Cumhurbaşkanı Erdoğan: Fabrika ayarlarına dönmek diye bir kavram var ya. Milletimizin gündemindeki asıl meseleyi görmezden gelmiyoruz. Milletimizin gündeminde diğer hususlarla birlikte, hatta onlardan önce ekonomi vardır, ekonomik sıkıntılar vardır.
Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin il başkanlarına hitap etti. Suriye’den teröre, iç politikadan ekonomiye pek çok konuya değinen Erdoğan “Fabrika ayarlarına dönmek diye bir kavram var ya. İşte AK Parti’nin fabrika ayarları bunlardır. Milletimizin gündemindeki asıl meseleyi görmezden gelmiyoruz. Milletimizin gündeminde diğer hususlarla birlikte hatta onlardan önce ekonomi vardır, ekonomik sıkıntılar vardır” dedi.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından önemli satırbaşları:
Bugünkü toplantımızı bölgemizde tarihi diyebileceğimiz nitelikte gelişmelerin yaşandığı bir dönemde gerçekleştiriyoruz. Suriye halkı on yıllardır süren bir zulüm düzenini yıkarak özgürlüğüne, hakkına, hukukuna, geleceğine sahip çıktığı asil bir kıyamı elhamdülillah zaferle taçlandırmıştır.
İnancımız ve duamız odur ki, son 13 yılı tam anlamıyla zifiri karanlık olan 61 yıllık Baas diktatörlüğü sonrasında Suriye kardan aydınlık günlere kavuşmuştur. Zalim Esed’in baskı, zulüm ve katliamlarla yıllardır ayakta tutmaya çalıştığı azınlık rejimi 8 Aralık’ta Şam’ın kurtuluşuyla artık çökmüştür. Suriye’nin ve Suriye halkının önünde müreffeh ve mutlu geleceğe giden bir kapı açılmıştır.
İnşallah ülkenin diğer kısımlarındaki DEAŞ, PKK/PYD gibi terör örgütlerinin de en kısa sürede başı ezilecektir. Böylece Suriye’nin toprak bütünlüğü ve egemenliği ülkenin her tarafında güçlendirilecektir. Suriye halkının bütünlüğünü yeniden tesis etmeye yaklaştığı bu dönemde akıl sahibi hiçbir gücün terör örgütleriyle işbirliği yapacağını düşünmüyoruz.
Suriye tüm inanç grupları ve etnik kesimleriyle Suriyelilerindir. Geçmişte yaşanan acıların, gelecekte güçlü Suriye yolunu aydınlatmasını temenni ediyoruz. Suriye topraklarına gözünü diken herkese şu hatırlatmayı yapmakta fayda görüyorum.
Türkiye tarihi mücadelesinde Suriye halkının hep yanında olacaktır. Türkiye olarak Suriye’nin bugünkü seviyesine gelmesi noktasında çok büyük fedakarlıklarda bulunduk. Suriye halkını koruduk, kolladık. Bunu şikayet ederek değil memnuniyetle yerine getirdik.
Bu saatten sonra Suriye’nin bir kez daha bölünmesine izin veremeyiz. Ülke topraklarının yeniden bir çatışma alanı haline gelmesine asla rıza gösteremeyiz. Evlerine yeniden dönmelerine yönelik hiçbir kışkırtmayı kabul edemeyiz. Birilerinin sırtlarını dayadıkları güçlerden aldıkları cesaretleriyle bölgeyi ateşe bulamasına seyirci kalmayacağız.
Ülkemizdeki Suriyeli muhacirlerden evlerine dönme hazırlıkları yapanların, tıpkı burada olduğu gibi, gittikleri yerlerde de hep yanlarında olacağız. Gönüllü, güvenli, onurlu, düzenli geri dönüşler için gereken kolaylığı sağlarken, CHP’nin sebebini bildiğimiz kışkırtmalarına eyvallah etmeyeceğiz. Kimse kusura bakmasın Türkiye’nin ve Türk milletinin insanlığa örnek misafirperverliğine karşı olan 3-5 vicdan yoksunu faşistin gölge düşürmesine müsaade etmeyiz.
Maalesef son dönemde teşkilatımızın milletin farklı kesimleriyle yeteri kadar yakın, etkin ve hasbi ilişki kurmakta zorlandığına ilişkin bazı şikâyetler duyuyoruz. Son mahalli seçimlerde kazanamadığımız yerlere baktığımızda bu tespitin doğru olduğunu kabul etmeliyiz. Milletimiz bunca hizmetin ardından bize sandıkta teveccühü göstermemişse sebebini dışarıda değil içerde arayacağız. Kongre süreçlerimizi yeni yönetimlerin oluşması yanında, bu samimi özeleştiri yapılacağı hale getirmeliyiz. Siyaset kuşkusuz çok yüksek motivasyon gerektiren bir uğraştır ama kendi kendini kandırmak değildir. Bunun için biz asla kendi kendimizi kandırmayacağız. Eksiklerimizi, hatalarımızı, zayıf noktalarımızı doğru şekilde tespit edeceğiz. Ardından bunların çözüm yoluna giderek milletimizin gönlünde tahkime gideceğiz.
Fabrika ayarlarına dönmek diye bir kavram var ya. İşte AK Parti’nin fabrika ayarları bunlardır. Milletimizin gündemindeki asıl meseleyi görmezden gelmiyoruz. Milletimizin gündeminde diğer hususlarla birlikte hatta onlardan önce ekonomi vardır, ekonomik sıkıntılar vardır. Türk ekonomisinin daha öncesinden itibaren kaldığı gizli saldırılar 2018’den itibaren aleniyet kazanmıştır. FETÖ’nün ihaneti, PKK’nın eylemleri, güneyimizde oynanan kanlı olaylar hep bu süreçle bağlantılıdır. Uluslararası siyasette bizi esir alamayanlar ekonomimizi sabote ederek ülkemizi köşeye sıkıştırma politikasına yöneldiler.
Hiç şüphesiz aynı dönemde bizim de bazı eksiklerimiz olabiliyor. Ama bunların ortaya çıkan sonuçlarla orantılı olmadığı ortadadır. Her ne kadar enflasyonu arzu ettiğimiz seviyeye düşüremedikse bu doğrultuda devam ediyoruz.
Önümüzde asgari ücret, memur ve emekli maaşları gibi kritik kararlar var. Meyvelerini toplamaya başladığımız ekonomi programını bozmayacak şekilde sabit gelirlilerin durumlarını mümkün olan en iyi seviyeye çıkarmayı arzu ediyoruz.
Son yıllarda temel ihtiyaç maddelerinde yaşanan fahiş fiyat artışlarından en olumsuz etkilenen kesim sabit gelirlilerdir. Milyonlarca insanımızın refah kaybını telafi edecek anlayışla hareket etmek mecburiyetindeyiz.
Gelir dağılımındaki bozulmayı tersine çevirecek politikalar uygulayacağız. Fahiş fiyat artışlarına karşı daha etkin, daha caydırıcı tedbirler alacağız. Vatandaşımızı, gözünü para hırsı bürümüş muhterislerin insafına terk etmeyeceğiz.
Türkiye’yi bugünkü seviyesine nasıl AK Parti olarak biz getirdiysek, inşallah mevcut sorunların çözümünü de biz sağlayacak, ülkemizi mutlaka hedeflerine ulaştıracağız.