Aldatmanın tanımı her zaman tartışılıyor. Bazı insanlar aldatmak için fiziksel bir ilişkinin olması gerektiğini savunurken, diğerleri duygusal aldatmanın fiziksel bir ilişki olmadan da gerçekleşebileceğini savunuyor. Şimdi de 'mikro', 'makro', 'mega' aldatmadan söz ediliyor.

Bu hafta Oksijen Gazetesinde sevgili Işıl Cinmen’in yazdığı ‘Mikro Aldatma’ yazısı beni şaşırttı. Anlaşılan günümüzde aldatmanın mikrosu, makrosu, megasından bahseder olduk. Anladığım kadarı ile mikro aldatma sosyal medyadan iletilen flört amacı taşıyan etkileşimler yani bu gönderilen ateş, kalp, öpücük, şeytan emojileri. Bu durumda makro herhalde o kişi ile gerçek dünyada buluşmak, mega da aynı yatakta yakalanmak olur diye düşünüyorum.Aldatmanın tanımı her zaman tartışılıyor. Bazı insanlar aldatmak için fiziksel bir ilişkinin olması gerektiğini savunurken, diğerleri duygusal aldatmanın fiziksel bir ilişki olmadan da gerçekleşebileceğini savunuyor. Ancak bu tanım esas sosyal medyadan sonra bu kadar farklılaştı. Ondan önce aldatmalar bildik usulde eş veya sevgili dışında başka bir üçüncü kişi ile ilişkiler olarak düşünülüyordu. Evet o zaman da Hülya Avşar ve Kaya Çilingiroğlu evliliğinde olduğu gibi “Acaba uzun süreli bir birlikteliği karşı tarafın tek gecelik bir ilişkisi nedeni ile bitirmeye değer mi” konusu çok tartışılıyordu ama en azından işin içinde emojiler, dm’den yürümeler yoktu. Yves Montand demişti ki: “Evli bir erkeğin iki, hadi bilemedin 3 ilişkisi olabilir. Ondan sonrası aldatma sayılır.” 🙂

Şimdi ise aldatma konseptinin içine dijital platformlar, epostalardan, sosyal medya dürtmelerine değişik yöntemler eklendi. Bu yöntemler o kadar yayıldı ki, Wired dergisi Maroon 5 solisti Adam Levine’in çapkın Instagram mesajlarının ekran görüntülerinin şakaları ile karşılaşmadan Instagram, TikTok veya Twitter’da gezinmenin imkansız olduğuna dair bir makale bile yayınladı. Seren Serengil, son ilişkisini bitirdiğini ve aldatıldığını Instagram’dan açtığı canlı yayında açıkladı. Yani aldatma açıklamalarının da sosyal medyadan yayınlanması artık olağan hale geldi.

Türkiye’de de ilişkiler bu yeni tanımlarla etkilenmeye devam ediyor. Araştırmalar Türkiye’de de çok yaygın bir şekilde kullanılan sosyal medyanın bağlantı kurmak istenilen kişiye kolay bir şekilde ulaşabilme gibi özellikleri nedeniyle çiftlerin yeni biriyle ya da eski sevgilisiyle tekrar bağlantı kurma riski yaratmasının eşler arasında kıskançlığa ve bunun sonucunda güven problemlerine, aldatmalara ve hatta ayrılıklara neden olduğunu ortaya koyuyor.

Aslına bakarsanız sanal ilişkilerin bu kadar popüler olma sebebi mutsuz eşlerin, kendini duygusal yönden yoksun, reddedilmiş, terk edilmiş hisseden yıpranmış ilişkilerin taraflarının bilinçli veya bilinçdışı kendilerine sanal bir kaçış alanı yaratması. Bozulan bir ilişkiyi tamir etmek güç olduğundan, bazen de nasıl tamir edeceğimizi bilmediğimizden, günlük yaşantımızın hem içinde olmayan hem de rahatlıkla içimizi dönebileceğimiz, flörtleşerek beğenilme duygularımızı tatmin edebileceğimiz bu yeni platform her kesim tarafından tercih ediliyor.

Ancak özellikle kadınlar toplumun oluşturduğu bu yeni aldatma kavramını kabullenip ilişkilerinde bir gardiyan rolü üstlenmeyi seviyor. Eşlerinin her hareketini kontrol altında tutarak kaybetme korkularını dizginlemeye çalışıyor. Tıpkı son zamanlarda gündem olan sevgilisinin sosyal medyada takip ettiği kişileri excel tablosu yapan kadın örneğinde olduğu gibi.

Oysa bir ilişkiyi ne kadar rahat bırakırsanız o kadar sağlıklı oluyor ve zaten karşı taraf niyetli ise tüm cezaevi duvarlarını aşıp özgürlüğüne firar ediyor. Bu açıdan baktığımızda gönderilen her emojinin hesabını sormak gereksiz bir çaba. Herkesin mahremiyete ihtiyacı olduğunu ve insanların kendilerine dair her şeyi eşleri ile paylaşmalarının gerekli olmadığını unutmamak önemli, özellikle de bir ilişkiyi devam ettirmeye eskilerin tabiri ile “niyetiniz” var ise. Mutluluğu ya da mevcut ilişkinizde eksik olduğunu düşündüğünüz şeyleri bulmak için internete başvurmak ve bir dedektif gibi aldatma mikro mu, makro mu, mega mı incelemek yerine eşinizle konuşun ve unutmayın: Her seçiş bir vazgeçiştir.

Ozempic’ten mektup var

Hatırlarsınız 10 Haber’deki köşemde 22 Ağustos ‘Hollywood yıldızları da Ayşe teyze de zayıflamak için onu kullanıyor: Ozempic’in yan etkilerini küçümsememeli’ başlıklı yazımda Ozempic’in genel sağlık açısından riskler barındırmakla kalmadığından, cinsel istek ve performansı da tehdit ettiğinden bahsetmiştim. New York Times’ta son çıkan haberde Ulusal Diyabet ve Sindirim ve Böbrek Hastalıkları Enstitüsü’nde obezite araştırmaları ofisinin eş direktörü olan Dr. Susan Yanovski, özellikle bilim insanları ilaçların neden işe yaradığını hala bilmedikleri için hastaların nadir görülen ancak ciddi yan etkilere karşı izlenmesi gerektiği konusunda uyarıyor.

Ozempic insülin gibi hormonları dengeleyerek diyabeti tedavi eden ilaç ‘Semaglutide’in marka adı. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) semaglutide’i 2021’de obezite tedavisi için onayladı ve bu da onu 2014’ten bu yana FDA onaylı ilk kilo kontrolü ilacı yaptı. Ozempic ve libido arasındaki ilişkiye dair kesin bir araştırma bulunmamakla birlikte, belli ki kullanıcıların yaşadığı yan etkiler bir soruna işaret ediyor şeklinde bir uyarı ve yorum getirmiştim.

Hatta daha sonra yine 10Haber’de bu popüler obezite ilacının arkasındaki Danimarkalı Novo Nordisk şirketinin tüm dünyadan gelen yoğun taleple ülke ekonomisinin büyüklüğünü aştığından bahsedildi.

Novo Nordis Marka Direktörü Aylin Karakoç benimle bağlantıya geçtiğinde hem sevindim hem de heyecanlandım. Özellikle cinsel istek ve performansı tehdit ettiği yönündeki yorumlarımla ilgili olarak bilimsel çalışmaların tarafıma iletileceği bildirildi. Ben de klinik çalışmaları okumayı ve değerlendirmeyi dört gözle bekliyordum. Oysa gelen cevap beklediğim bilimsel makaleler yerine “Yapılan çalışmalar doğrultusunda saptanan yan etkiler Sağlık Bakanlığına ruhsat başvurusunda bildirilmiş olup, ürünün Kısa Ürün Bilgisi (KÜB) dosyası altında dokümente edilmiştir” şeklinde oldu.

Ekte bu cevabın tamamını yayınlıyorum. Özellikle bu ilacın doğru hasta profilinde ve önerildiği şekilde kullanımı, ayrıca metabolik açıdan göze çarpmayan ve henüz araştırması yapılmamış olası yan etkileri üzerine kamuoyunda bir fark yaratabildiysem ne mutlu. En kısa zamanda bu çok önemli klinik çalışmaların da tamamlanmasını diliyorum.

Novo Nordisk Türkiye’den Cevap ve Düzeltme Metni

Sayın İrem Hattat,
10haber.net’te 21 Ağustos 2023 tarihinde ‘Hollywood yıldızları da Ayşe teyze de zayıflamak için onu kullanıyor: Ozempic’in yan etkilerini küçümsememeli’ başlığıyla sizin tarafınızdan kaleme alınan, etken maddesi semaglutid olan Tip 2 diyabet tedavisi için geliştirilen Ozempic adlı ilacın yan etkileri ile ilgili olarak yazılan habere istinaden Novo Nordisk Türkiye Medikal Birim’den gelen cevap ve düzeltme metnini aşağıda bilgilerinize sunarız.

10haber.net’te yer alan yazınızı incelendiğimizde Ozempic adlı ilacın cinsel istek ve performansı tehdit ettiği yönündeki yorumlarla ilgili olarak semaglutidin yapılan klinik araştırmalarında bu yönde bildirilmiş yan etkileri bulunmamaktadır. Yapılan çalışmalar doğrultusunda saptanan yan etkiler Sağlık Bakanlığına ruhsat başvurusunda bildirilmiş olup, ürünün Kısa Ürün Bilgisi (KÜB) dosyası altında dokümente edilmiştir.
Novo Nordisk, hastalardan gelen yan etki bildirimlerini yüksek bir ciddiyet ile kayıt altına almaktadır ve oluşan sinyalleri takip etmektedir. Bu doğrultuda cinsel sağlık problemleri açısından bir sinyal bildirimi yapılmamıştır.
Ozempic kullanan hastaların tiroid kanseri veya pankreatit gibi daha ciddi yan etkileri görme riski nedeni ile yaşanan stresin veya bu sorunları meydana getiren hormonsal değişikliklerin cinsel fonksiyonları etkilemesiyle ilgili yan etkilerle ilgili nedensellik bağı gösteren bir bildirim henüz yapılmamıştır.
Obezitenin en sık sebep olduğu hastalıkların başında hipertansiyon ve diyabet gelmektedir. Kontrol altında olmayan diyabet hastalığının sinir sisteminde hasar ile ilerleyen süreçlere sebep olduğu bilinmektedir. Bu sinir hasarının bazı hastalarda cinsel sağlıklarının bozulmasına sebep olduğu da bilinmektedir. Obezite ve diyabet sebebiyle (özellikle tip 2 diyabet endikasyonlu Ozempic ile tip 2 diyabet tedavisi alan hastalarda) tedavi alan hastalarda cinsel sağlık ile ilgili ortaya çıkabilecek yan etkiler tedaviden ziyade hastalığın doğası sebebiyle ortaya çıkabilir.
Bununla birlikte anoreksiya nervoza hastalığı olma olasılığı olan bir kişi ile ürün eşleştirilmeye çalışılmış ve düzensiz kullanım ile bağımlılık ilişkilendirilmeye çalışılmıştır. Yapılan çalışmalarda semaglutidetolerans ve bağımlılık geliştirildiği bildirilmemiştir.
Özetle, Novo Nordisk için hasta güvenliği son derece önemlidir. Hastaların bu ilaçları onaylanmış endikasyonları için ve bir sağlık uzmanının gözetimi altında almalarını öneriyoruz. Ürünlerimizin güvenlik profilini sürekli olarak izliyor ve yetkililerle yakın iş birliği içinde çalışıyoruz.
Konuyla ilgili açıklamalarımızı bilgilerinize sunarız.
Saygılarımızla,
Novo Nordisk Türkiye