20 yılı aşkın bir süredir, Ay’ın uzak tarafındaki Compton-Belkovich adlı bölgenin biraz tuhaf olduğunu biliyorduk. Öncelikle garip bir topografyası vardı ve toprağın üst katmanında çevresine göre daha fazla toryum bulunuyordu.
Nature dergisinde yayımlanan makaleye göre araştırmacılar, bunun bir granit tabakanın varlığını gösterdiğini söylüyor. Bu granit tabaka araştırmacılara, Ay’ın Dünya’ya her zaman arkası dönük kısmında yaklaşık 3.5 milyar yıl önce patlayan birkaç yanardağa ev sahipliği yaptığını düşündürtüyor.
Araştırmacılar Çin’in Chang’e 1 ve Chang’e 2 yörünge araçlarından elde edilen verileri kullanarak, Compton-Belkovich’te 50 kilometre genişliğinde ve birkaç kilometre kalınlığında şaşırtıcı derecede sıcak bir alan tespit etti. Ay’da tüm bu ısıyı üretmenin tek yolu, toryum ve uranyum gibi radyoaktif elementlerin bozunması. Bu elementlerin böyle bir yoğunluğu oluşturmasının en iyi yolu ise volkanizma yoluyla kayanın tekrar tekrar erimesi.
Southern Methodist Üniversitesi profesörü ve Gezegen Bilimi Enstitüsü araştırmacısı Matthew Siegler, “Dünya’da bulduğumuz büyük granit yapılar, eskiden büyük volkanları beslerdi” dedi. Siegler, batolit adı verilen soğuyan volkanların geride bıraktığı yeraltındaki magmatik kaya birikintilerinin ‘yüzeyde besledikleri volkanlardan çok daha büyük olduğunu’ söyledi. Örnek olarak da Sierra Nevada dağlarını göstererek, bunların ABD’nin batısında uzun zaman önce var olan volkan zincirinden geriye kalan batolit olduğunu belirtti.
Bilim insanları araştırma sırasında radyoaktif Ay tortusunun kimyasal yapısını belirlemek için bileşiğin jeotermal aktivitesini ölçmek niyetiyle mikrodalga frekanslarını kullandı. Verilerden tortunun yalnızca granite yorulabilecek bazı radyoaktif elementler içerdiği sonucuna vardılar.
Yeni keşfedilen granit parçası oldukça büyük, çapı da 30 milden fazla. Bilim insanları makalede, “Bu granitin büyüklüğü ve coğrafi olarak yayılımı, Ay ölçeğinde sandığımızdan çok daha büyük. Bu da Dünya benzeri, evrimleşmiş bir granit sistemi olduğu anlamına geliyor” dedi.
Elde ettikleri bulgulara rağmen bilim insanları cevaplardan çok sorularla karşı karşıya kaldı. Siegler, “Suyun olmadığı durumlarda granitin oluşması için ekstrem bir şeyin olması gerekiyor. Yani burada ne su var ne de levha tektoniği, halbuki granit mevcut. En azından bir noktada Ay’da su var mıydı? Yoksa sadece sıcağın mı etkisi oldu?” diye sorguluyor.