ABD uzay ajansı NASA'nın uzayın derinliklerindeki asteroitten topladığı 4,6 milyar yıllık örnekler, Dünya'ya yumuşak iniş yaparak, ABD için tarihi bir ilke imza attı. Bu arada tüm bilim tutkunları bu bilim kurgudan çıkma gösteriyi nefesini tutmuş bir şekilde takip etti.

Utah Çölü’nün kurak arazisinde turuncu-beyaz paraşütüyle öylece duran Osiris-Rex kapsülünün durgunluğu, bilim insanlarının aceleci davranarak bir an önce kapsülün getirdiği 4,6 milyar yıllık uzay taşı parçalarını kurtarma çabasıyla tezatlık oluşturuyordu.

Bilim insanları, mühendisler ve askeri personeli taşıyan dört helikopter, Osiris-Rex’in iniş yaptığı yere doğru hızla ilerlerken, asteroid Bennu’dan alınan örnekler kontamine olmadan önce kapsülü kurtarmayı amaçlıyordu.

Osiris-Rex kapsülünün iniş yaptığı alan. Fotoğraf: NASA

Başlangıçta kapsüle doğru temkinli adımlarla ilerleyen bilim insanları, düzenekte herhangi bir sıkıntı olup olmadığını ve kapsülden gaz çıkışı durumunu kontrol edip her şeyin yolunda olduğunu gördükten sonra ortalığı bir şenlik havası kapladı.

Kapsülün kurtarılmasını İngiltere’den takip eden ve görevin mineraloloji ve petrolojiden sorunlu başkan yardımcısı olan Doğa Tarihi Müzesi profesörü Sara Russell The Guardian’a verdiği demeçte, “Şu anda kendimi oldukça duygusal ve ağlamaklı hissediyorum. Bu kayayı uzaydan başarıyla getiren ekipten inanılmaz ölçüde etkilendim. Bunu analiz edecek ekibin bir parçası olduğum için gerçekten heyecanlı ve ayrıcalıkklı hissediyorum” dedi.

Yedi yıllık görevin mutlu sonu

Bugüne kadar uzaydan elde edilen en büyük asteroit örneğinin başarıyla Dünya’ya dönmesi, 1 milyar dolara mal olan yedi yıllık yolculuğun mutlu sonu oldu. Yedi yıl önce Osiris-Rex uzay aracı, Bennu asteroidini keşfetmek, çakıl ve toz örnekleri toplamak ve örnekleri Dünya’ya getirmek üzere uzaya gönderilmişti. Bugünse toplanan örneklerin tutulduğu kapsül, Osiris-Rex’ten serbest bırakıldıktan sonra dün 2760 derece sıcaklığa maruz kalarak atmosfere giriş yaptı.

Ekip kapsülü steril bir odada teslim alırken. Fotoğraf: NASA

Kapsülü serbest bırakan Osiris-Rex ise 20 dakika sonra kendini başka bir uzay görevinin içinde buldu. Şimdi araç, Apophis denilen başka bir asteroidi keşfetmeye gidiyor. Kapsül ise tesisin içinde emniyete alındıktan sonra en geç yarın açılacak.

Bu arada numuneler farklı bilimsel kurumlar ve uzay ajanları arasında paylaştırılacak. NASA numunenin yüzde 70’ini alırken, yüzde 25’lik kısım 35 farklı tesiste 200’den fazla bilim insanı arasında paylaştırılacak. Yüzde 4’ü Kanada Uzay Ajansı’na verilirken, yüzde 0,5’i ise Japonya Havacılık ve Uzay Araştırmaları Ajansı’na (JAXA) teslim edilecek.

Asteroide ait taşları taşıyan kapsülün yere inişini dünyanın dört bir yanındaki bilim tutkunları nefesini tutarak takip etti. Kapsülün ana paraşütleri beklendiği gibi 5 bin fitte açılmak yerine 20 bin fitte açılsa da herhangi bir sorun yaşanmadı.

‘Peki neden bu kadar heyecan?’ diye soracak olursanız, Bennu asteroidini oluşturan kayalar yaklaşık 4,6 milyar yıllık. Dolayısıyla örnekler Güneş Sistemi’nin en eski materyallerinden bazılarını içeriyor. Dahası bu taşların karbon bazlı maddeler ve su içeren mineraller açısından zengin oldukları biliniyor.

Bilim insanları bu örneklerin, gezegenlerin oluşumunda kullanılan malzemeleri ve bu malzemelerin yaşama uygun ortamlar yaratmak için nasıl bir araya geldiğini anlamalarına yardımcı olacağını umuyor. Bu hedefi gerçekleştirmelerinin önündeki olası bir risk, taşların çevreyle kontamine olmasıydı. Ancak kapsül atmosferden geçerken kırılmadığı ve güvenli iniş yaptığı için şu anda bilimsel analiz için ‘mükemmel durumda’ olduğu söylenebilir. Yani önümüzdeki günlerde bizi ilginç haberler bekliyor.

James Webb Güneş Sistemi’nin dışındaki asteroit kuşağında aradığından fazlasını buldu