Herhalde üç ay önce Hindistan, Ay’a 2040 yılına kadar astronot göndermeyi hedefliyor desek, ‘Hadi canım’ diyenleriniz çıkardı. Ancak Hindistan Uzay Ajansı, ağustos ayında öylesine büyük bir başarıya imza attı ki hiçbir şeyin imkansız olmadığını göstermiş oldu.
Hindistan Başbakanı Narendra Modi, salı günü uzay hedeflerini açıkladı ve bu planlar arasında 2035 yılına kadar bir uzay istasyonu kurmak var. En önemlisiyse 2040 yılına kadar Ay’a astronot göndermek istiyorlar. Modi bilim insanlarından Venüs ve Mars’ı baz alan görevler üzerinde çalışmalarını da istedi.
Ülke bu hedeflerini gerçekleştirebilir mi tartışılır. Zira NASA bile 1969’daki Ay yürüyüşünden bu yana daha yeni yeni ilerleme kaydetmeye başladı. Mürettebatsız Artemis 1 görevini geçen yıl başarıyla Ay yörüngesinde dolaştırmaya başlayan ajans, şimdi de bir kadın, bir siyahi, bir Kanadalı ve bir beyaz ABD’li dört kişilik mürettebatı önümüzdeki yıl kasım ayında Ay yörüngesinde bir tur attırıp Dünya’ya getirmeyi planlıyor. Görevin ilerleyen aşamalarında mürettebatı Ay’ın güney kutbuna yumuşak bir şekilde indirmek var. NASA’nın varmak istediği son nokta ise 2030’a kadar Ay’da koloni kurmak.
Tabii bunları yapabilmesi için önce Artemis 2 görevinin tamamlanması gerekiyor ki bunun için de mürettebatı taşıyacak Starship başarılı bir uçuş gerçekleştirmeli. Ne var ki SpaceX’e ait bu roket, ilk test uçuşunda sınıfta kaldı. Şimdi yeni uçuşun yapılması bekleniyor ama çevreci gruplar, bu testlerin bölgeye çok büyük zararlar verdiğini söyleyerek uçuşa karşı çıkıyor. Dolayısıyla belirlenen tarihlerin ileriye doğru sarkacağı yönünde bir hava var.
ABD’de durum böyle olunca Hindistan için pek umut yokmuş gibi görünüyor ama hiç de öyle olmayabilir. Ağustosta ‘uzay aracı’ anlamına gelen Chandrayaan 3 uzay aracı, Ay’ın keşfedilmemiş güney kutbu yakınlarına yumuşak iniş gerçekleştiren ilk ülke oldu. Üstelik bu başarısını Rusya’nın Luna 25 uzay aracına karşı kazandı. Malum aynı dönemde Rusya da böyle bir işin altına girdi ancak acele işe şeytan karışır derler ya Rusya için de aynı durum söz konusu oldu.
Chandrayaan 3’ten sonra fırlatılan Luna 25, Hindistan’ın aracından önce Ay’ın güney kutbuna ineyim derken çakılıverdi. Ancak sonraları uzay aracının enkazına dair görüntüleri görebildik. Halbuki Chandrayaan temkinli davranarak fırlatılışından yaklaşık bir ay sonra Ay’a inebildi. O zaman Hintli mühendisler çok alkışlanmıştı çünkü uzay aracının maliyeti Gravity filminin maliyetinden çok daha az tutmuştu.
Bu iniş uzay alanında pek büyük başarısı olmayan ülkeler için de umut verici olmuştu. Sovyetler gibi uzay alanında çığır açıcı başarılar elde etmiş bir devletin devamı olan Rusya’ya karşı daha önce hiçbir başarısı olmayan Hindistan başarı kazanabiliyorsa, isteyince her ülke başarılı olabilir demiştik. Chandrayaan 3’ün ömrü uzun olmadı tabii. 74 milyon dolarlık bütçeyle yapılan araç, Ay’ın soğuk gecesine dayanamayarak infilak etti. Ancak bundan önce Ay’ın güney kutbuyla ilgili bize ilginç bilgiler vermeyi de ihmal etmedi.
Chandrayaan 3 Küresel Güney için Ay yolculuğunun başlangıç noktasıydı. Hindistan 2040’ta Ay’a astronot gönderir mi bilinmez ama böyle hedefler koyulması bile heyecanlandırıyor insanı.