Japonya’nın Fukui eyaletindeki Mihama isimli sahil kasabasında yunuslardan uzak durun uyarısı yapıldı. Üç yıldır yunus saldırılarının arttığı kasabada uzmanlar saldırılardan tek bir yunusun sorumlu olduğunu düşünüyor: Yalnız ve çiftleşemediği için öfkeli bir birey.
Yalnızca bu yaz 18 kişi yunus saldırısında yaralandı. Yaralılar arasında parmağına 20 dikiş atılan bir ortaokul öğrencisi de var. Yapılan uyarıda yunusun keskin dişleriyle ısırıp kanatabileceği ya da denizin derinliklerine sürükleyebileceği belirtiliyor.
Mie Üniversitesi’nden setoloji (yunus ve balinaları inceleyen bilim dalı) profesörü Tadamichi Morisaka, Tsuruga’daki (Mihama’nın yanındaki bir liman kenti) bir plajda birinin parmaklarını ısırırken görülen bir yunusun sırt yüzgecinin geçen yıl Fukui kıyılarında gözlemlenen 2,5 metre uzunluğundaki bir yunusun sırt yüzgeciyle aynı olduğunu söylüyor.
Sırt yüzgeçlerinin her biri belirgin çentiklere, çıkıntılara ve pigmentasyona sahip; bir nevi yunusların parmak izi gibi.
Japon televizyonu NHK’ya konuşan Prof. Morisaka aynı birey olduğunu varsaymanın makul olacağını ve normalde grup halinde hareket eden yunusların bu kadar uzun süre yalnız dolaşmasının çok nadir bir durum olduğunu anlattı. Erkek şişe burunlu yunusların oyun olarak ısırma yoluyla iletişim kurduğunu belirterek “İnsanlara zarar vermeye çalışmıyorlar, insanlarla yunusların iletişim kurma yolunu kullanarak etkileşime geçiyorlar” diyor.
Hormonal dalgalanmalar, cinsel hayal kırıklığı
Saldırıların arkasında neden aynı yunusun olabileceğine dair başka teoriler de var: Seks arzusu. Shark Bay Yunus Araştırma projesinin başındaki biyolog Dr Simon Allen şöyle anlatıyor: “Şişe burunlu yunuslar oldukça sosyal hayvanlar ve bu sosyallik çok fiziksel yollarla ifade edilebilir. İnsanlarda ve diğer sosyal hayvanlarda olduğu gibi hormonal dalgalanmalar, cinsel hayal kırıklığı veya dominat olma arzusu yunusu etkileşime girdiği insanlara zarar vermeye itebilir. Çok güçlü hayvanlar oldukları için bu insanlarda ciddi yaralanmalara yol açabilir.”
Dr. Allen yunusun ‘kendi komününden dışlanmış ve alternatif bir arkadaşlık arıyor olabileceğini’ de belirtiyor.
Singapur Ulusal Üniversitesi’nde deniz memelileri uzmanı olan Dr. Matthias Hoffmann-Kuhnt yunusun kendini savunma amacıyla hareket ediyor olma ihtimaline dikkat çekiyor. “Çoğu zaman, benim deneyimime göre, insanlar bu yunuslara çok yaklaştığında savunmacı hareket edebiliyor” diyen Dr. Hoffmann-Kuhnt insanların hayvanlara binmeye çalıştığı veya parmaklarını yunusların nefes deliklerine soktuğu yönündeki olaylara atıfta bulunuyor: “Bu nedenle hayvanların saldırganlaşması veya en azından suda insanlara karşı korumacı davranması şaşırtıcı değil. Daha önce kendilerine kötü davrananları hatırlayan filler gibi, iyi bir hafızaları var.”
Yunus saldırıları ölümcül olabiliyor. 1994’te Brezilya’da bir yunus üstüne binmeye çalışan iki erkek yüzücüye saldırmış, birini öldürmüştü. Tiao lakaplı yunusun daha önce en az 22 kişiyi yaraladığı tahmin ediliyordu.