Uzun süredir gündemimizde yapay zekâ ve uğradığı yasaklarla beraber konuşulma tonu git gide artan TikTok var. İkisini bir araya getiren bir akım, alternatif tarih yazımıyla sosyal medyayı yavaştan ele geçirmeye hazırlanıyor. Stable Diffusion ve Midjourney gibi görsel oluşturucu yapay zekâ programlarıyla görselleri yaratıp, alternatif tarih tasarlıyorlar. Rest of World’deki yazı, Somali Avrupa’yı fethetseydi ne olurdu gibi sorular kullanılarak yaratılan tarih yazımının TikTok’tan yayılmasını anlatıyor. Uzmanlara göre yapay zekâ artık hayal gücümüzdeki boşluğu da dolduruyor. Şu TikTok videosu yazıdaki örnek.
Yapay zekânın gelişimini büyülenmiş şekilde izlerken kafamızda aynı soru var: Benim işimi ne zaman elimden alacak? Bunun bazı sektörler için yarın olabilecek kadar yakın, bazı sektörler içinse hiç olmayacak kadar uzak durumda olduğunu görüyoruz. Fakat durum umduğumuz kadar kritik olmayabilir. The Economist makalesinden öğreniyoruz, yapay zekâ şirketlerinin hisseleri, küresel ortalamadan daha kötü bir performans sergilemiş. Faiz oranlarının da beklenen noktaya gelmemesi de bir başka gösterge olmuş. Hukuk hizmetleri, muhasebec ve seyahat acenteleri geleceği tehlikede meslekler olsa da korkulan seviyede bir yıkım ufukta görünmüyor. Çünkü yapay zeka nedeniyle risk altında olan işlerin çoğu, ağır bir şekilde düzenlenmiş sektörlerde yer alıyor. Okunmaya değer bir yazı.
New York Times’tan harika bir yazı. Konu, ABD’de yaşayan Çinliler arasında, yer aldıkları topluma daha kolay entegre olmak için kullandıkları yeni isimleri arasındaki Connie fenomeni. Asyalılar arasında Connie adının yaygınlığının bir sebebi de CBS kanalında çok izlenen haber programının sunucusu Constance Yu-Hwa Chung yani Connie Chung kaynaklı. Ülkelerindeki kurulu düzenlerini bozup ABD’de yeni bir hayat kurma peşindeki insanlara, güvenilir bir yeni isim sunan Connie adı ya da başka bir deyişle Connie Kuşağı üzerine bu şahane yazıyı okumanızı öneriyorum.
https://twitter.com/ajplus/status/1659167197455892480
Nutraloaf olarak anılan bir tür somun ekmek -ama ne ekmek ama- hakkındaki AJ+ haberi insanın kötülükte birbiriyle nasıl yarıştığını güzel gösteriyor. Bu ekmeğin olayı şu: Hem size almanız gereken besin zenginliğini sağlıyor -iddiaya ve verilere göre- hem de tadının berbatlığı sayesinde sizi cezalandırma görevi görüyor. O kadar ki uzun süredir polemik konusu olan bu ekmek, ABD’de çoğu hapishanede yasaklanmış durumda. Bu ekmek nasıl yapılıyor, neye benziyor, ilgi çekici bir videoyla anlatıyorlar.
Az sonra aktaracağım yazılardaki gibi zengin dünyasının ne demek olduğunu anladığımız içerikleri ben çok seviyorum. Gerçekten bazı mesleklerin varlığı ve bu işleri yaparak dünyada bazı insanların para kazanıyor olmaları bana ilginç geliyor. Hazır mısınız sıradaki mesleği duymaya: Yat ismi danışmanı. Viyanalı kreatif direktör Brandon Walder bu konunun zirvelerindenmiş. Her yıl birkaç müşterisi oluyormuş. “Biz yatlara isim vermiyoruz. Sahibinin yatına karşı hissettiği duyguyu isimlendiriyoruz. Denizde olduğu gibi duygularda da çok korkunç ve güçlü dalgalar olabileceği gibi duygular süper sessiz ve huzurlu da olabilir. Bu yelpazede, müşterimizin neyin peşinde olduğunu bulmaya çalışıyoruz.” Bazı insanlar sırf bu özgüvenleriyle dünyadaki tüm parayı hak ediyorlar. Yine de ilgi çekici bir yazı, çünkü bir sürü tekne adı ve anlamını öğreniyorsunuz. Okumanızı öneririm.
Zengin dünyası demişken Succession‘a uğrayacağız tabii ki. Dizinin finali yaklaşıyor. Ve finaline dair ihtimaller tartışılıyor. Vanity Fair’den ise ilginç bir pas geliyor. Dizinin her sezonunun finalinin başlığı, Pulitzer ödüllü şair John Berryman’ın Dream Song 29 şiirinden geliyor. Dergi, bu şiirin bir analizini yaparak final alternatiflerini tartışıyor. Kendi spoilerının peşinde koşmak isteyenler için paylaşayım. Ben izleyip öğrenmekten yanayım. Akıl yürüterek büyüsünü bozma girişimlerinde bulunmayacağım. Yine de son bölümü 1.5 saatlik bir şölen olacak dizinin, tüm sezon finallerinin adlarını paylaşayım. GQ’daki yazıyı da pas geçmeyin diyeyim.
- Nobody Is Ever Missing
- This Is Not For Tears
- All the Bells Say
- With Open Eyes
iPhone kullananların kendi aralarında konuştuğu bir konu bu: Teknoloji hızla değişiyor ama bu telefonlar teknolojinin hızından daha hızlı şekilde eskiyor. Bu fikrin peşinden giden Fransızlar, Apple firmasının planlı eskitme uyguladığını ortaya koyup bununla yasal yollar üzerinden mücadele ediyor. Şanlı dergimiz Wired, Fransızların bu çabasını inceliyor. O sırada Apple, iPhone’ların tamirini giderek zorlaştırıyor ve pahalı hale getirmeyi sürdürüyor tabii ki.
Eski ABD Başkanı Barack Obama, prodüksiyon işini sevdi ve Netflix’teki yeni yapımıyla tekrar karşımızda. Konu güzel: Çalışma hayatı. 2020 yılında Oscar kazanan American Factory’nin de yapımcılarından olan Obama, Studs Terkel’in 1974 yılında yayınlanan aynı adlı kitabından esinlenerek, bütün gün ne iş yaptığımızı sorguluyor, anlatıyor. Obama gibi güçlü bir karakter tabii ki belgeselden pay çalıyor ama izlediğinizde cebinize çok şey koyarak ayrılacaksınız.
Elektrikli araçların yaygınlaşmasının böyle bir tehlikeyi oluşturacağını ancak birileri işaret ederse fark ediyor insan. ABD’deki gündem, bu arabaların internet radyosunu yaygınlaştırarak, A. M. radyo yayının bitirmesi. Bu konuda bir kanun önerisi geldi ve elektrikli araba üreticilerine A. M. radyoyu korumaları zorunluluğu getirilmesi hedefleniyor. Teknik olarak elektromanyetik parazitler nedeniyle araç üreticileri bundan vazgeçiyorlar ama kaza anında araçların internet erişimini olmayabileceğini öne sürenler bu yayını kanunla koruma altına almayı hedefliyor.
Why did street lights become so boring? pic.twitter.com/7umBDNWwAU
— The Cultural Tutor (@culturaltutor) May 19, 2023
The Cultural Tutor, Twitter’da geçirdiğiniz vaktin hakkını veren hesaplar arasında. Bazı konulara eğilip, sonu gelmeyen ‘Bilgisel’le o konuya sizi doyuruyorlar. Geçen hafta, sokak lambalarının neden tarih içerisinde bu kadar tekdüze hale geldiğini inceledikleri seri çok hoşuma gitti. Paylaşmak istedim.
Haftanın şarkısı da bonus olsun. Bu akım, genelde kedilerin çıkardıkları sesler üzerine yapılan bestelerle ilerliyordu. Bir bebeğin başrolde olanını yeni gördüm. İyi ki görmüşüm. Sanırım bu videonun izlenme sayısının 1 milyonu benden gelmiştir. Pazar neşesi olarak dikkatinize sunayım.
@atilakw_oficial Watch this adorable baby’s mouth sounds turn into a modern waltz! 🎶👶💃 #BabyMusic #TikTokMusic #BabySounds #CreativeMusic #BabiesOfTikTok #MusicFromEverywhere #TikTokTrending #MusicProduction #MusicalBaby
Haftaya, yeni bir sandık heyecanıyla buluşacağız. O zamana kadar burak.kuru@10haber.net‘e beklerim. İyi pazarlar.