Avrupa Birliği’nin Copernicus İklim Değişikliği Servisi’nin verilerine göre haziran, temmuz ve ağustos ayları, hava sıcaklıklarının kaydının tutulmaya başladığı 1940 yılından bu yana gezegenin en sıcak dönemi oldu.
Copernicus’a göre bu yaz dünya genelinde ortalama sıcaklık 16,77 derece oldu. 1990-2020 ortalamasının 0,66 derece üzerinde olan bu değer, Ağustos 2019’da kırılan bir önceki rekoru yaklaşık 0,3 derece geride bıraktı. Tüm dünyadaki ortalama hava sıcaklığını takip eden bu sıcaklık rekorları genellikle bir derecenin yüzde biri oranında kırılıyordu.
Bu sıcaklıklardaki anormallik tüm dünyada somut bir şekilde hissedildi. Bu sıcak hava dalgaları sebebiyle Hindistan’da onlarca kişi ölürken, başta ABD’nin Hawaii eyaletindeki orman yangınları olmak üzere İtalya, Yunanistan, İspanya ve Kanada gibi ülkelerde büyük orman yangınları yaşandı.
Copernicus’un yeni verileri, ağustos ayının temmuz ayından sonra en sıcak geçen ay olduğunu bildirdi. Ağustosun dünya genelindeki ortalama sıcaklığının 16,82 derece olduğu bildirildi. Ağustos 2016’da kaydedilen sıcaklık rekorundan 0,31 derece daha sıcak bir ağustos geçirdiğimizi gösteriyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Copernicus verileriyle ilgili yaptığı açıklamada, “Yazlar artık sadece havlamakla kalmıyor, ısırıyor da. Bilim insanları fosil yakıt bağımlılığımızın nelere yol açacağı konusunda uzun zamandır uyarıda bulunuyor. İklimimiz gezegenin her köşesini vuran aşırı hava olaylarıyla başa çıkabileceğimizden çok daha hızlı bir şekilde çöküyor” dedi.
Hem temmuz hem de ağustos aylarının sanayi öncesi sıcaklık seviyelerinden 1.5 derece daha sıcak geçtiği tahmin ediliyor. Bilim insanları ve çevreci gruplar, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerinden kaçınabilmek için dünyanın küresel sıcaklık artışlarında 1,5 derecenin altında kalması gerektiğini sık sık dile getiriyor. Bilim insanları daha uzun vadeli küresel sıcaklık artışlarına odaklansa da bu geçici sıcaklık artışları, dünyanın 1,5 dereceyi geçtiğinde nasıl görüneceğinin de bir fragmanı.
Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Petteri Taalas, “Kuzey Yarımküre, yıkıcı orman yangınlarını körükleyen, sağlığa zarar veren, günlük yaşamı aksatan ve çevre üzerinde kalıcı bir tahribata yol açan sıcak hava dalgalarıyla sıra dışı bir yaz geçirdi” dedi. Güney Yarımküre de çok farklı sayılmazdı. Avustralya, bazı Güney Amerika ülkeleri ve Antarktika’da da ortalamanın çok üzerinde sıcaklıklar kaydedildi.
Copernicus’a göre temmuz sonundan ağustos sonuna kadar her gün okyanus sıcaklıkları 2016’da kırılan bir önceki rekoru geçti. Bu yılın kayıtlara geçen en sıcak yıl olup olmayacağı henüz belli değil ancak yıl rekoru kırılmasa bile sıralamada üstlerde yer alacağından kuşku duyulmuyor. Copernicus’a göre yılın bitmesine dört ay kalmışken 2023, kayıtlardaki en sıcak ikinci yıl olarak yerini aldı. En sıcak yıl olan 2016 ile arasında sadece 0,01 derece fark var.
Öte yandan bilim insanları deniz yüzeyi sıcaklıklarını ortalamanın üzerine çıkaran ve hava durumunu etkileyen doğal hava dalgası El Nino’nun gelişi sebebiyle gelecek yılın çok daha sıcak geçeceği konusunda uyarıyor. Ayrıca bu El Nino daha önceki El Nino’lardan daha sıcak bir okyanusta gerçekleşiyor. Dolayısıyla etkilerinin çok daha yüksek olacağı tahmin ediliyor.