İzlanda’da geçen yıldan bu yana üçüncü kez harekete geçen volkan havaya 80 metreye kadar çıkan lavlar püskürttü. Volkanın merkezi olan güneybatıdaki Reykjanes yarımadasında ise yaşam altüst olmuş halde.
Öncelikle belirtmek gerekiyor ki İzlanda’ya yaşanan doğal yanardağ patlaması değil, çünkü lavlar zemindeki çatlaklardan yukarı püskürüyor. Lavların ülkenin turistik kaplıcası Blue Lagoon’a ulaşıp ulaşmayacağı ilk iki patlamadan sonra merak konusuydu, bu üçüncü patlamada ise lavların Lagoon’un yakınında bir yola ulaştığı belirtildi.
Lavlar Reykjavik’in hemen güneyindeki bölgede termal bazlı su borularını da vurarak sıcak su hizmetinin aksamasına neden oldu. Volkan patlamadan önce bu sıcak sular 20 bin kişiye dağıtılıyordu. Sivil Koruma Ajansı alarm seviyesini acil duruma yükselterek hanelerden ve işyerlerinden elektrik kullanımında tasarrufa gitmelerini istedi.
2010’da gökyüzünü küllerin kapladığı, uçuş seferlerinin ertelenmesine neden olan yanardağ faciasını hatırlıyor musunuz? Yeni volkan patlamasında böyle bir tehlike görülmüyor çünkü yerden yükselen lavların büyük patlamalara ya da havaya yüksek miktarda kül yaymasına pek olası gözle bakılmıyor. Havaalanı işletmecisi Isavia çatlağın yaklaşık 20 kilometre kuzeybatısındaki havaalanının normal şekilde çalışmaya devam ettiğini söyledi.
Ama bilim insanlarını tedirgin eden şey patlamaların yıllarca devam etme ihtimali. Reykjanes yarımadası altı, İzlanda toplamda 30 aktif volkanik sisteme sahip ve yıllarca, hatta yüzyıllarca bu volkanlar belli aralıklarla patlayabilir. İzlanda’da zaten volkanik patlamalar nadir rastlanan bir şey değil. Ne var ki Reykjanes’deki volkanlar 2021 yılına kadar yaklaşık 800 sene uykudaydı.
Bölgede bir önceki patlama 14 Ocak’ta başlamış ve yaklaşık iki gün sürmüştü. Lav akıntıları, dört bin sakininin tahliye edildiği Grindavik balıkçı kasabasının eteklerine kadar ulaşmış, bazı evler yanmıştı. İzlandalı jeofizikçi Ari Trausti Gudmundsson, İngiliz haber ajansı Reuters’a dünkü patlamanın Grindavik’ten biraz uzakta meydana geldiğini ve kasabaya doğrudan tehdit oluşturmasının olası olmadığını söyledi.
Grindavik belediye başkanının sözcüsü Kristin Maria Birgisdottir NYT’ye “Yerin altında açık kalan su musluğu gibi. Yakında kapatılmazsa yarımada sürekli bu olayla karşı karşıya kalacağını” dedi. Bu arada Grindavik sakinleri ocak ayında kasabayı terk ettiklerinden beri ülkenin dört bir yanına dağılmış durumda. İzlanda Üniversitesi’nde volkanolog Thorvaldur Thordarson lavların en azından şimdilik çıkabileceği en büyük genişliğe ulaştığını ve patlamanın şiddetinin azaldığını söyledi.
İzlandalı yetkililer evleri ve altyapıyı lavlardan korumak için set çekmeye başladı. Tesadüf, pazartesi günü yayına aldığımız haberde de Antarktika’daki buzulların erimesinin önüne geçmek için sıcak suların buzullara çarpamaması amacıyla set çekmeyi düşünüyordu bilim insanları.
Lav akıntısı yarımadanın Svartsengi Jeotermal Enerji Santrali’ne sadece bir kilometre uzakta. Bu setleri inşa etmek İzlandalılar için bir bakıma bu yüzden de önemli, lavların enerji santraline ulaşması hiç istenmedik sonuçlar doğurabilir.
İzlanda Meteoroloji Ofisi 2021’den bu yana altıncı kez ortaya çıkan çatlakların yaklaşık üç kilometre uzunluğunda olduğunu söyledi. Patlamadan 30 dakika kadar önce volkanik faaliyetin habercisi olan deprem meydana geldi.
İzlanda Cumhurbaşkanı Gudni Johannesson sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda konutundan uzakta alevlerin ve dumanların görüldüğü bir görüntü paylaştı. Johannesson “Daha önce de yaptığımız gibi düşüncelerimiz güzelim kasabalarında yaşayamayan Grindavik halkıyla. Bu da geçecek” diye yazdı.