Gazze’de 32 binden fazla kişinin ölümüne, iki milyondan fazla kişinin evini terk etmesine neden olan koşulları aylardır konuşuyoruz. Bu savaşın en çok sivilleri, özellikle de kadın ve çocukları etkilediğini sıkça dile getiriyoruz. İsrail’in vurduğu yerler arasında sadece özel konutlar yok. Netanyahu hükümetinin yürüttüğü politikalar nedeniyle Gazze’ye giden elektriğin kesilmesi sonucu en az 22 hastane hizmet dışı kaldı. Daha birkaç gün öncesine kadar İsrail ordusu Gazze’nin en büyük hastanesi olan Şifa’yı abluka altına almış, hastanede kalan az sayıda hasta ve sağlık çalışanını zor duruma sokmuştu.
Halbuki Gazze’de şu an en çok ihtiyaç duyulan şeylerin başında hastaneler ve sağlık çalışanları geliyor. Şimdi sizi Gazze’nin en genç sağlık çalışanıyla tanıştıracağız. Adı Zekeriya es-Sersek ve 12 yaşında. Doktorların her çeşit yardıma ihtiyaç duyduğu Aksa Şehitleri Hastanesi’nde gönüllü olarak çalışıyor.
Katar merkezli El Cezire’ye konuşan Zekeriya “Her şeyi doktorlardan öğrendim, ihtiyaç duyulan her eylemi ve neyin nerede olduğunu ezberledim. Damar yolu takıyorum, hastalara serum veriyorum ve gerektiğinde damar yolunu çıkarıyorum” diye anlatıyor.
Hastanenin başhekimi Dr. İyad Ebu Zahir “Hastalarla ilgilenen hemşirelere tarama cihazlarını ve tıbbi malzemeleri getirerek bizlere yardımcı oluyor. Sağlık personelleri 170 günü aşkın bir süredir hiç durmadan çalışıyor, Gazze Şeridi’ndeki kayıpların büyüklüğü nedeniyle çok çalışıyorlar” diyor.
Zekeriya evini terk etmek zorunda kalmış Filistinlilerden. Dr. Zahir “Zekeriya hastaneye geldiğinde doktorların ve diğer sağlık çalışanlarının gecesini gündüzüne katmadan çalıştığını gördü. Doğrusu çok asil ruhlu bir çocuk” diye devam ediyor sözlerine. Dr. Zahir ellerini tuttuğu Zekeriya’ya “Sen bir kahramansın. Senin bize verdiğin gönüllü yardımı bazı ülkeler hiç yapmıyor” diyor.
Savaşın başından bu yana İsrail’in öldürdüğü sağlık çalışanı sayısı 364’ü aştı. Biraz önce de belirttiğimiz gibi sağlık tesislerini hedef almaya devam ediyor. 14 gün boyunca Şifa’yı abluka altında tutan İsrail hastaneden çıktığında geriye en az 300 ceset bıraktı. Hastaneye düzenlenen baskında 900 kişi gözaltına alındı. İsrail’in iddiasına göre gözaltına alınanlardan en az 500’ü Hamas ya da İslami Cihad üyesiydi.
Savaş döneminde hastanelere saldırmak hukuka aykırı bir durum olsa da İsrail Hamas’ı bahane ederek saldırılarını haklı çıkarmaya çalışıyor. İsrail’in iddiasına göre Hamas hastane gibi yerlerde saklanarak sivilleri kendine kalkan yapıyor. Rusya’nın Ukrayna’ya en ufak bir saldırısında bile yeri göğü inleten Batı ise İsrail’in bu savunmasını kabul ediyor olacak ki şimdiye kadar Rusya’ya uygulanan yaptırımların 10’da biri bile İsrail’e uygulanmadı. Aksine hem ABD’nin hem de Batı’nın İsrail’e silah sevkiyatları olduğu gibi devam ediyor. Hatta Biden yönetimi İsrail’e F-15 uçakları dahil 18 milyar dolarlık silah paketini onaylatmak için kongre üzerinde baskı kuruyor.
Zekeriya “Büyüdüğümde doktor olacağım. Savaş bittiğinde inşallah. Çocuklar için endişeliyiz. Onların bombalar yüzünden korkudan titrediğini görmek üzücü. Allah’ın izniyle evlerimize sağ salim döneriz umarım” diyor. Kendisi de 12 yaşında bir çocuk olmasına rağmen diğer çocuklar için endişeleniyor.
