İsrail ve Hamas arasında esir takası müzakerelerinde yer alan ABD’li müzakereciler önümüzdeki iki hafta içinde taraflar arasında bir anlaşma imzalanabileceğini söylüyor. Bu anlaşmaya göre Filistinli direniş güçlerinin elindeki 100’den fazla rehinenin serbest bırakılması karşılığında Gazze’deki savaş iki aylığına askıya alınabilir.
Müzakereciler son 10 günde Hamas ve İsrail tarafından sunulan önerileri bugün Paris’teki görüşmelerin esas konusu olacak temel bir çerçevede birleştirdikleri yazılı anlaşma taslağı oluşturdu. İsmini açıklamayan ABD’li yetkililerin Amerikan haber ajansı AP’ye yaptığı açıklamaya göre taraflar arasında hâlâ çözülmesi gereken anlaşmazlıklar olsa da müzakereciler nihai bir anlaşmanın yakın olduğu konusunda iyimserliğini koruyor.
ABD Başkanı Joe Biden cuma günü Mısır ve Katar liderleriyle ayrı ayrı telefonda görüştü. Bu görüşmelerin amacı İsrail ve Hamas’ın anlaşma şartları arasındaki farklılığı bir nebze olsun gidermekti. Amerikan istihbaratı CIA’nin direktörü William J. Burns ise İsrail’in dış istihbarat teşkilatı Mossad’ın şefi David Barnea, Katar Şeyhi El Sani ve Mısır’ın istihbarat şefi Abbas Kamel ile Paris’te görüştü. Paris’teki görüşmelerde yeterli ilerleme kaydedilirse Biden Washington’a yeni dönen Ortadoğu Koordinatörü Brett McGurk’ü anlaşmanın neticeye vardırılmasına yardımcı olması için tekrar bölgeye gönderebilir.
Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada Paris’teki görüşmelerin “yapıcı” geçtiği ancak kritik görüş ayrılıklarının devam ettiği belirtildi. Bununla birlikte görüşmelerin bu hafta devam edeceği belirtildi. Son toplantılar Paris’te düzenlediği için Hamas’ı temsil eden müzakereciler görüşmelere katılamıyor. Paris’te bir ilerleme kaydedilebilmesi için örgütün Doha’daki siyasi kanadının, Gazze’de savaşa devam eden askeri kanadı ve yine Gazze’de bulunan en üst düzey Hamas lideri Yahya Sinvar’ı anlaşmaya ikna etmesi gerekecek.
Hafta sonu diplomasi trafiği
Biden ve Katar Şeyhi Muhammed bin Abdurrahman el Sani arasındaki görüşmeyi aktaran Beyaz Saray’ın yazılı açıklamasında “Her iki lider de çatışmalara uzun süreli insani ara verilmesi ve Gazze’de yardıma muhtaç sivillere daha fazla insani yardımın ulaştırılması için rehine anlaşmasının yapılmasının şart olduğunu teyit etti. Durumun aciliyetinin altını çizen liderler, görüşmelerde ilerleme kaydedilmesi için müzakereci ekipler arasında yakın işbirliği yapılmasında mutabık kaldılar” dendi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise cumartesi günü geçen kasım ayındaki bir haftalık ateşkes anlaşmasının parçası olarak serbest bırakılmayan rehinelerin sağ salim evlerini dönmesi konusunda kararlı olduğunu söyleyerek “Şimdiye kadar 110 rehineyi ailelerine teslim ettik. Diğerlerinin de evlerine dönmesini mümkün kılmaya kararlıyız” dedi.
Başta Hamas olmak üzere Filistinli direniş güçlerinin 7 Ekim’deki saldırı sırasında rehin aldığı İsrailli esirlerin sayısı 240’tan fazla. Geçen kasım ayında Katar arabuluculuğunda 100’den fazla rehinenin serbest bırakılması karşılığında yaklaşık 240 Filistinli mahkumun serbest bırakılacağı yedi günlük ateşkes sağlanmıştı. Ancak sonrasında İsrail masadan kalkarak Gazze’deki saldırıyı şiddetini artırarak devam etti. Şu an Gazze’de tutulan 136 rehineden haber alınamıyor. Ancak esirlerden yaklaşık 24’ünün öldüğü tahmin ediliyor. İsrailli askerler çatışmalar sırasında beyaz bayrak taşıyan ve silahları olmadığını göstermek için çıplak şekilde binadan çıkan üç İsrailli rehineyi bizzat kendisi öldürmüştü.
Öne sürülen anlaşmanın detayları ne?
Yetkililer şu anda taraflara imzalatmaya çalıştıkları anlaşmanın öncekinden daha geniş kapsamlı olacağını söylüyor. Buna göre anlaşmanın ilk aşamasında kadınlar, yaşlılar ve yaralıların serbest bırakılacağı 30 günlük bir ateşkes sağlanacak. Bu süre zarfında taraflar esir askerlerin ve erkek sivillerin serbest bırakılması karşılığında ateşkesin bir 30 gün daha askıya alınacağı ikinci aşamanın ayrıntıları üzerinde çalışacak. İsrail hapishanelerinde tutulan Filistinlilerin ne kadarının serebst bırakılacağı müzakere edilmeye devam ediyor ama New York Times’a göre müzakereciler bunu “çözülebilir bir sorun” olarak görüyor. Anlaşmanın maddeleri arasında Gazze’ye daha fazla insani yardımın girmesine izin verilmesi de var.
Hamas, tüm rehinelerin serbest bırakılma karlığında kalıcı ateşkes talep ediyor. Dolayısıyla bu anlaşma Hamas’ın taleplerine tam olarak karşılık vermiyor, görüşmelere aşina kaynaklar ise İsrail’in savaşı iki aylığına durdurmasının ardından bölgedeki faaliyetlerine aynı şiddette devam etmeyeceğine inanıyor. Aynı kaynaklara göre böyle bir ateşkes çatışmanın daha geniş kapsamlı bir şekilde çözüme kavuşturulmasını sağlayacak diplomasinin kapılarını da aralayabilir.
Ateşkes sağlanırsa ne olur?
İki aylık bir ateşkes İsrail’in Gazze’deki saldırısına destek verdiği için hem partisi içinden hem de seçmenlerinden büyük tepki alan Biden’in rahat nefes almasını sağlayabilir. Savaşın başından bu yana Ortadoğu’da baş gösteren istikrarsızlık da bir nebze yatışabilir. Yedi günlük ateşkes döneminde hem İsrail ve Lübnan Hizbullahı arasındaki çatışmalar yatışmış hem de Husiler Kızıldeniz’de ticari gemilere saldırma girişimlerine ara vermişti.
Netanyahu ise bir yandan Gazze’deki saldırıların şiddetinin ağır olması nedeniyle uluslararası toplumdan hem de rehinelerin güvenliğini tehlikeye attığı için rehinelerin ailelerinin baskısı altında. Buna rağmen İsrailli lider cumartesi günkü açıklamasında “Hamas’ı ortadan kaldırma görevini tamamlamaya kararlıyız. Zaman alsa bile bu işten vazgeçmeyeceğiz” diyerek savaşın devamı yönündeki kararlılığını gösterdi.