Her şey Lübnan’da 17 Eylül’de meydana gelen bir dizi patlamayla başladı. Hizbullah üyeleri tarafından kullanılan çağrı cihazları eş zamanlı olarak patlatıldı ve bu olay bölgede büyük bir kaos yarattı. Patlamalar sonucu iki çocuk da dahil olmak üzere 12 kişi hayatını kaybetti, binlerce kişi ise yaralandı. Henüz bu olayın şoku atlatılamamışken, bir gün sonra 18 Eylül’de, yine Hizbullah mensuplarına ait birçok telsiz patlatıldı. Bu saldırılar 25 kişinin ölümüne ve yüzlerce insanın yaralanmasına yol açtı.
Lübnan hükümeti ve Hizbullah bu patlamalardan doğrudan İsrail’i sorumlu tuttu. Ancak İsrail bu iddialar karşısında sessizliğini koruyor ve konuyla ilgili resmi bir açıklama yapmıyor. İsrail-Lübnan sınırında 8 Ekim 2023’ten bu yana zaten devam eden çatışmalar bu olaylarla birlikte daha da şiddetlendi. Her iki taraf da birbirine karşı sert söylemler kullanıyor ve silahlı çatışmalar aralıklarla sürüyor.
Erteleme olaylarla bağlantılı
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in, gerilimi görüşmek ve bölgedeki durumu değerlendirmek için İsrail’e yapacağı ziyaretin ertelenmesi de bu olaylarla doğrudan bağlantılı. İsrail’deki bir yetkilinin açıklamasına göre çağrı cihazları ve telsizlerin patlatılması, İsrail-Hizbullah gerilimini daha da tırmandırdı ve Austin’in bu hassas ortamda ziyaretinin ileri bir tarihe ertelenmesine karar verildi. İsrailli yetkililer patlamalar sonrası ABD’nin daha temkinli bir tutum sergilediğini belirtiyor.
ABD’nin bölgede artan tansiyonu düşürmek için diplomatik adımlar atacağı ancak şu anki kriz ortamında doğrudan müdahaleye çekimser kaldığı ifade ediliyor. Austin’in bu erteleme kararı ABD’nin durumu yakından izlediğinin ve İsrail ile Hizbullah arasındaki gelişmelerin dikkatle takip edildiğinin bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Ortadoğu’da gergin bekleyiş
Ortadoğu’da yaşanan bu gelişmeler, bölgede tansiyonun ne kadar kırılgan olduğunu bir kez daha gösterdi. Lübnan’daki saldırılar, İsrail-Hizbullah ilişkilerindeki mevcut gerilimi daha da derinleştirirken, suskunluğunu devam ettiren ABD’nin bu süreçte nasıl bir rol oynayacağı merak konusu.
Austin’in ertelenen ziyareti ABD’nin bölge politikalarını yeniden gözden geçireceğine dair ipuçları veriyor. Ancak tüm gözler şimdilik hem İsrail’in hem de Hizbullah’ın atacağı adımlarda.
Pentagon İsrail sorusunu es geçti
Pentagon Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh günlük basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Lübnan’da çağrı cihazları ve telsizlerin patlatılmasıyla ilgili sorulara ilişkin Singh, ABD’nin bu saldırılarla hiçbir ilgisi olmadığını tekrarlayarak “Bölgede gerginliğin yüksek olduğunu biliyoruz ve bu tırmanıştan endişe duyuyoruz” dedi.
Singh bir gazetecinin “Lübnan’daki saldırıların bölgede tansiyonu nasıl etkilediği” yönündeki sorusuna “Bölgedeki gerginliği tırmandıracak herhangi bir saldırının, gerginliğin azaltılmasına veya nihai olarak istediğimiz ateşkes anlaşmasının gerçekleşmesine yardımcı olmayacağını söyleyebilirim” cevabını verdi.
“İsrail bölgede ne yaparsa yapsın ABD’nin yine de destek verip vermeyeceği” şeklindeki soruya ise Singh, İsrail’e açık şekilde kendisini savunması için destek olmak ve aynı zamanda ABD güçlerini korumak amacıyla bölgede olduklarını söylemekle yetindi.
