Avrupa Birliği (AB) Kızıldeniz’de ticari gemileri Yemen’deki İran destekli Husilerin saldırılarından korumak üzere özel bir askeri deniz misyonunu resmen başlattı. Yunanca kalkan anlamına gelen ‘Aspides’ misyonu Husilerin dron ve roket saldırılarıyla gemileri hedef almaya başladığı Ekim ayından bu yana istikrarsızlığın hüküm sürdüğü Kızıldeniz ve Aden Körfezi’nde seyrüsefer özgürlüğünü korumayı amaçlıyor.
Yemen’in bir bölümünü kontrol eden isyancı grup saldırılarının İsrail’in Gazze’de şimdiye kadar yaklaşık 29 binden Filistinlinin hayatına mal olan savaşına misilleme olduğunu söylüyor.
🇪🇺EU launches mission Aspides to protect Red Sea vessels from Iran-backed Houthi attacks.
With 12% of global trade passing through the vital waterway, Houthi strikes have threatened to severely disrupt trade flows into Europe. 👇https://t.co/umhkVhM6ok
— euronews (@euronews) February 19, 2024
Küresel ticaretin yüzde 12’si ve küresel konteyner trafiğinin yüzde 30’u bu hayati su yolundan geçtiğinden saldırılar Avrupa’ya ticaret akışını ciddi şekilde sekteye uğratma tehdidi oluşturuyor.
Fransa, Almanya, İtalya ve Belçika şu ana kadar AB misyonuna savaş gemisi katkısı yapmayı planladığını teyit etti. Yunanistan operasyonel karargah için komutan, İtalya kuvvet komutanı ve Fransa da kuvvet komutan yardımcısı verecek.
Birliğin en üst düzey diplomatı Josep Borrell ise misyonu “AB’nin ve uluslararası toplumun ticari ve güvenlik çıkarlarını korumak için cesur bir eylem” olarak tanımladı.
Kararı memnuniyetle karşıladığını söyleyen Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen de sosyal medya platformu X’ten “Bu krize müdahalenin ötesinde çıkarlarımızı korumak için denizde daha güçlü bir Avrupa varlığına doğru atılmış bir adımdır. Avrupa uluslararası ortaklarımızla birlikte çalışarak Kızıldeniz’de seyrüsefer özgürlüğünü güvence altına alacak” dedi.
I welcome today’s decision to launch the EU Naval Force Operation Aspides.
Europe will ensure freedom of navigation in the Red Sea, working alongside our international partners.
Beyond crisis response, it’s a step towards a stronger European presence at sea to protect our…
— Ursula von der Leyen (@vonderleyen) February 19, 2024
‘Görev kesinlikle meşru müdafaadır’
AB ülkeleri ABD öncülüğünde aralık ayında başlatılan askeri misyon Refahı Koruma Operasyonu’nu (Operation Prosperity Guardian – OPG) Ortadoğu’yu saran çatışmanın tırmanmasına katkıda bulunacakları endişesiyle desteklemekte isteksiz davranmıştı.
OPG başlangıçta altı AB üyesi ülkenin desteğini almış, ancak bu ülkelerden üçü daha sonra misyondan uzaklaşmıştı. ABD ve İngiltere ise o zamandan bu yana Yemen topraklarındaki Husi hedeflerine karşı misilleme saldırıları düzenlerken Avrupa Birliği bu tür askeri eylemlerden uzak durdu.
İkinci bir üst düzey AB diplomatı “Karadaki bir tehdidi saldırgan bir şekilde etkisiz hale getirmeyeceğiz. Operasyon kuralları kesinlikle meşru müdafaadır” dedi.
Danimarka ve Hollanda gibi bazı AB üyesi ülkeler Yemen’de ABD ve İngiltere öncülüğünde karadan yürütülen askeri harekata katkı vermiş ve Avrupa’nın güvenlik ve çıkarlarını korumak için AB’nin bölgeye daha fazla angaje olmasını desteklemişti.
AB misyonunun başlatılması Husilerin bu yıl ocak ayında zirveye ulaşan ve Tahran’ın gerilimin tırmandığının işareti olarak kendi firkateynini Kızıldeniz sularına taşıdığı saldırılarında bir duraklamanın ardından geldi.
ABD ordusunun Husiler tarafından konuşlandırılan insansız bir sualtı aracını vurduğunu açıklamasından saatler sonra Belize bandıralı bir geminin saldırıya uğramasıyla son günlerde Husilerin faaliyetlerinde artış olduğuna dair işaretler görüldü.
Örgüt başlangıçta saldırılarının İsrail’e ait gemileri hedef aldığını iddia etse de son dört ay içinde Avrupa’da işletilen birçok gemi ateş altında kaldı. Bu durum pek çok büyük nakliye firmasının bölgeden kaçınmasına, Ümit Burnu çevresindeki alternatif dolambaçlı yolu tercih etmesine ve yolculuk süresini bir ay kadar uzatmasına yol açtı.
Bu durum gecikme ve ek maliyetlerin Avrupa ekonomisinde zincirleme etki yaratabileceği korkusuna yol açtı ve Avrupa Komisyonu’nun Ekonomiden Sorumlu Üyesi Paolo Gentiloni ocak ayında nakliye firmalarına savunma güvencesi verilmediği takdirde Avrupa’da enerji fiyatlarında potansiyel bir artış yaşanabileceği uyarısı yaptı.
Üst düzey bir AB diplomatı AB üyesi ülkeleri arasında Ortadoğu’daki çatışma konusundaki anlaşmazlıklara rağmen birliğin ticaret akışına olan tehdidi ele almak için hızlı şekilde anlaşmaya varabildiğini ve misyonu başlatabildiğini savundu.
Husiler: Kızıldeniz’de İngiliz gemisini hedef aldık, Hudeyde’de ABD İHA’sı düşürdük
Husilerin Askeri Sözcüsü Yahya Seri de “Kızıldeniz’de çok sayıda deniz füzesiyle İngiliz kargo gemisi RUBYMAR’ı vurduklarını” duyurdu. Seri hedef alınan İngiliz gemisinin ciddi şekilde isabet aldığını, zarar gördüğünü ve tamamen durduğunu aktardı.
Yemen’s Houthi rebels claim the British-registered Rubymar cargo ship they struck in the Gulf of Aden is at risk of sinking ⬇️https://t.co/4WhSK7hKn3
— The Times and The Sunday Times (@thetimes) February 19, 2024
Geminin aldığı büyük hasar sonucunda Aden Körfezi’nde batma riski bulunduğunu kaydeden sözcü saldırı sırasında gemi mürettebatının güvenli şekilde çıkmasını sağladıklarını aktardı. Seri “Yemen hava sahasında Siyonist oluşum adına ülkeye karşı düşmanca faaliyet yürüttüğü tespit edilen ABD’ye ait MQ9 tipi insansız hava aracının uygun füzelerle düşürüldüğünü” söyledi.
Saldırının “Filistin halkına destek amacıyla yapıldığına” işaret eden Seri Filistin halkına saldırılar durdurulup abluka kaldırılıncaya kadar İsrail gemilerine ve işgal altındaki Filistin limanlarına giden gemilere saldırmaya devam edeceğini kaydetti.
İsrail alternatif rota oluşturdu
İsrail Ulaştırma Bakanı Miri Regev Kızıldeniz’deki İran destekli Husilerin saldırıları nedeniyle mevcut rotayı kullanamayan gemilerinin taşıdığı kargolar için Hindistan’ın en büyük limanlarından Mundra üstünden alternatif rota oluşturduklarını açıkladı.
Regev sosyal medya platformu X’te alternatif rotadan bahsettiği videoyu paylaşarak “Savaş zorluklara neden oldu. En büyük zorluk İsrail devletine nasıl ürün ulaşacağı konusu. İsrail devleti bir ada gibi ve tüm ürünler deniz yoluyla ulaşıyor” dedi.
Gazeteye konuşan İsrail merkezli Mentfield Logistics firmasının yöneticisi Omer Izhari Çin ve Hindistan’dan gelen gemilerin yüklerini Bahreyn ve Dubai limanlarına boşalttığını, bunların Ürdün’e ait tırlara yüklendiğini aktardı. Izhari tırlara yüklenen kargoların Ürdün sınırını geçerek kara yoluyla İsrail’e taşındığını aktardı.