Sudan’da devam eden çatışmada Amerikan diplomatik konvoyuna ateş açılması, Sudan’daki AB Büyükelçisinin konutunda saldırıya uğraması ve 185 kişinin ölümünden sonra 24 saatlik ateşkes kabul edildi.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın saldırının kabul edilemez olduğunu taraflara iletmesinin ardından yaptığı teklife olumlu yanıt veren orduyla çatışan çatışan Hızlı Destek Kuvvetleri’nin komutanı Muhammed Hamdan Dagalu, Twitter üzerinden bir açıklama yaparak 24 saatlik ateşkes önerisini kabul ettiklerini açıkladı.
Dagalu, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile yapılan görüşmenin ve diğer dost ülkelerin benzer şekilde geçici ateşkes çağrısı yapmasının ardından, HDK, sivillerin güvenli geçişi ve yaralıların tahliyesini sağlamak için 24 saatlik ateşkesi onayladığını yeniden teyit ediyor” derken, Sudan Silahlı Kuvvetlerinin ateşkes çağrısına uymadığını iddia etti.
Sudan’da ordudan yapılan açıklamadaysa, “Arabulucular ve uluslararası toplumla bir ateşkes konusunda herhangi bir koordinasyondan haberdar değiliz. İsyancıların 24 saatlik ateşkes ilan etmesi, saatler içerisinde alacağı ezici yenilgiyi örtmeyi amaçlıyor” denildi.
ABD Dışişleri Bakanlığı, Blinken’in Sudan Silahlı Kuvvetleri Komutanı General Abdulfettah el-Burhan ve Hızlı Destek Kuvvetleri Komutanı General Muhammed Hamdan Dagalu ile ayrı ayrı görüştüğünü duyurarak, ateşkesin aciliyetinin vurgulandığını açıklamıştı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de bir yazılı açıklama yaparak, çatışmanın sadece kişisel çıkarlardan kaynaklandığını belirterek, “Yalnızca birkaç hafta önce Sudan, sivil yönetimi yeniden tesis edecek bir anlaşma için doğru yolda ilerliyor gibi görünüyordu. Ülkede sağduyu galip gelmeli ve tüm taraflar gerilimi azaltmak için harekete geçmeli. Sudan halkının ortak çıkarları her şeyden önce gelmeli” değerlendirmesinde bulundu.
Türk vatandaşları zor durumda: Yarın mı öleceğiz, bugün mü öleceğiz
Sudan’da, ülkeye çalışmak üzere gitmiş, çoğunluğu başkent Hartum’da olan 2 binden fazla Türk yaşarken, BBC Türkçe’den Aylin Yazan’a konuşan bir Türk işçi durumun vahametini şöyle anlatıyor: “İç savaş çok şiddetli bir şekilde devam ediyor. Durum sanıldığından da kötü. Çok kötü şeyler yaşıyoruz buradaki bine yakın Türk aile olarak. Elektriğimiz yok, suyumuz yok. Yiyeceğimiz yok, sokaklara kesinlikle çıkamıyoruz, pencerelere yaklaşamıyoruz. Evlere havan topları, roketler, mermiler isabet ediyor. Rastgele sağa sola sıkıyorlar. Birbirlerini yok etmeye çalışırken bizler arada kaynıyoruz. Gerçekten çok kötü durumdayız, sesimizi duyan yok.”
Sudan Cumhuriyeti’ndeki Gelişmeler Hk. https://t.co/MOjs8hCrFs pic.twitter.com/m7acWSjdkC
— T.C. Dışişleri Bakanlığı (@TC_Disisleri) April 18, 2023
2001’den beri Sudan’da iş yapan İbrahim Açıkgöz de, mahsur kaldıklarını belirterek, “Çok zor durumdayız, durumun nereye gittiğini de bilmiyoruz. Yarın mı öleceğiz, bugün mü öleceğiz, bir şey olmayacak mı, normale mi döneceğiz, hiçbir şey bilmiyoruz” diyor.