Dışişleri Bakanı Fidan, Azerbaycan'ın Şuşa kentinde bir araya geldi. İkilinin gündeminde Ermenistan'la ilişkilerin seyri vardı.

Azerbaycan Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamaya göre, Azerbaycan’ın Şuşa şehrinde bir araya gelen Aliyev ve Fidan, Kazakistan’ın başkenti Astana’da gerçekleştirilen Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Devlet Başkanları Konseyi toplantısı vesilesiyle Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan liderlerinin yaptığı üçlü zirveyi hatırlatarak, bu üçlü işbirliği sürecinin gelecekteki toplantılarla devam edeceğini belirtti.

Açıklamada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Türkiye-Hollanda maçını izlemek üzere Almanya’ya gitmek üzere anlaşmaya vardığı ve Şuşa’da düzenlenecek Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Gayriresmi Zirvesi’nde Türkiye’yi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın temsil edeceği bildirildi.

Açıklamada ayrıca, Azerbaycan ile Türkiye arasında imzalanan Şuşa Beyannamesinin ve Türk dünyasındaki birlik ve dayanışmanın önemine vurgu yapıldığı, Aliyev ve Fidan’ın Azerbaycan-Türkiye ve Türkiye-Ermenistan ilişkilerini ele aldığı ifade edildi.

Fidan, zirve öncesinde TDT Dışişleri Bakanları Konseyi’ne katılacak ve zirvede Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’a eşlik edecek.

Ermenistan-Türkiye ilişkilerinin seyri

Son yıllarda Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerde dikkat çekici gelişmeler yaşandı. İki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler, tarihsel ve siyasi gerilimler nedeniyle uzun yıllar boyunca donuk kalmıştı. Ancak son dönemlerde bu ilişkilere yönelik adımların atıldığı gözlemleniyor.

2018 yılında Ermenistan’da gerçekleşen ‘Kadife Devrim’ sonrası Başbakan Nikol Paşinyan liderliğinde yeni bir hükümet kurulmuş ve bu hükümet, Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik olumlu sinyaller vermişti. Aynı dönemde Türkiye de ilişkilerin iyileştirilmesine yönelik istekli bir tavır sergiledi.

2021 yılına gelindiğinde Türkiye ve Ermenistan diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesi amacıyla karşılıklı olarak özel temsilciler atadı. Bu adım, iki ülkenin ilişkilerinde önemli bir dönüm noktası olarak değerlendirildi. Temsilciler arasında yapılan görüşmelerde sınırların açılması, ticaretin geliştirilmesi ve doğrudan uçuşların yeniden başlaması gibi konular ele alındı.

2022 yılında Ermenistan ve Türkiye arasında karşılıklı ticaretin yeniden başlamasıyla birlikte, ekonomik ilişkilerde de iyileşme sinyalleri görülmeye başlandı. Özellikle inşaat malzemeleri, gıda ve tekstil gibi sektörlerde ticaret hacmi artış gösterdi. Ayrıca, iki ülke arasındaki doğrudan uçuşların yeniden başlaması, turizm ve iş seyahatlerinde de hareketlilik yarattı.

Ancak iki ülke arasındaki ilişkiler tamamen sorunsuz değil. 2020 yılında Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan Dağlık Karabağ Savaşı sonrasında Türkiye’nin Azerbaycan’a verdiği güçlü destek Ermenistan’da rahatsızlık yarattı. Bu durum ilişkilerin tam anlamıyla normalleşmesi önünde engel teşkil etmeye devam ediyor.

Sonuç olarak Ermenistan ile Türkiye arasındaki ilişkilerde son yıllarda önemli adımlar atılmış olsa da, tarihi ve siyasi gerilimlerin tamamen aşılması için daha fazla çabaya ihtiyaç duyuluyor. İki ülke arasındaki diplomatik girişimlerin ve diyalogların devam etmesi ilişkilerin geleceği açısından kritik önem taşıyor.

İkinci Karabağ Savaşı: Bölgesel dengeyi değiştiren çatışma

İkinci Karabağ Savaşı, 27 Eylül 2020 tarihinde Azerbaycan ve Ermenistan arasında Dağlık Karabağ bölgesinde patlak verdi. Çatışmalar, 1994 yılında sona eren Birinci Karabağ Savaşı’ndan bu yana bölgedeki en yoğun ve kanlı çatışmalardan biri olarak kayda geçti.

Savaş, Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ ve çevresindeki Ermeni işgali altındaki toprakları geri almak için geniş çaplı bir askeri harekât başlatmasıyla başladı. Azerbaycan ordusu, modern silahlar ve insansız hava araçları (İHA) kullanarak hızla ilerleme kaydetti. Ermenistan ise bölgedeki savunmasını güçlendirmek ve karşı saldırılar düzenlemek için yoğun çaba sarf etti.

undefined

Harita: Wikipedia

Çatışmaların başlamasıyla birlikte, uluslararası toplumda büyük bir endişe oluştu. Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB) ve diğer uluslararası kuruluşlar, her iki tarafı da ateşkese çağırdı. Türkiye, Azerbaycan’a verdiği güçlü destekle dikkat çekerken, Rusya da Ermenistan ile olan tarihî bağları nedeniyle dikkatle izlediği çatışmalara diplomatik müdahalede bulundu.

Yaklaşık altı hafta süren çatışmalar 9 Kasım 2020 tarihinde Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya arasında imzalanan bir ateşkes anlaşması ile sona erdi. Bu anlaşma ile Azerbaycan, Dağlık Karabağ ve çevresindeki önemli stratejik bölgeleri kontrol altına aldı. Anlaşma, Ermenistan’ın geri çekilmesini ve Rus barış gücünün bölgede konuşlanmasını öngördü.

İkinci Karabağ Savaşı Kafkasya bölgesinde yeni bir denge oluşturdu. Azerbaycan, topraklarının büyük bir bölümünü geri alarak zaferini ilan ederken, Ermenistan’da ise büyük bir siyasi ve toplumsal kriz yaşandı. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, ateşkes anlaşması sonrası yoğun eleştirilerle karşı karşıya kaldı ve ülkede hükümet karşıtı protestolar patlak verdi.

Rusya’nın barış gücü olarak bölgeye yerleşmesi Moskova’nın Kafkasya’daki nüfuzunu pekiştirdi. Türkiye ise Azerbaycan ile olan stratejik iş birliğini güçlendirdi ve bölgedeki etkisini artırdı.

İkinci Karabağ Savaşı Kafkasya’da uzun vadeli barış ve istikrar arayışlarını yeniden gündeme getirdi. Bölgedeki tansiyonun düşürülmesi ve kalıcı barışın sağlanması için diplomatik çabaların sürdürülmesi gerekiyor. Ancak savaşın bıraktığı derin izler ve etnik gerilimler, barış sürecinin önündeki en büyük engeller arasında yer almakta.

Fransız Caesar topları Erivan yolunda: Azerbaycan sert tepki gösterdi, Erdoğan Paşinyan’la görüştü

Ermenistan Filistin’i resmen tanıdı

Ermenistan cephesinden Bakü-Erivan barış görüşmeleri: Bıçak sırtı