Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz New York’taki Türkevi’nde yan yana geldiğinde masaya yatırılan en kritik konunun EuroFighter Typhoon’ların Türkiye’ye satışı olduğuna şüphe yok. Ama o masada bir konunun daha ele alındığı düşünülüyor: Sığınmacıları sınırdışı etme meselesi.
Geçen ay Solingen’deki bıçaklı saldırıda üç kişinin ölümünden sorumlu saldırganın sığınma başvurusu reddedilen ama buna rağmen Almanya’da kalma hakkına sahip olan bir IŞİD teröristi olduğu ortaya çıkınca Scholz hükümeti kolları sıvadı. Özellikle medya ve aşırı sağcı partiler hükümetin sığınma talebi reddedilen kişilerin peşine düşerek sınırdışı etmesi gerektiği konusunda bastırdı. İşte bunun sonucunda Almanya diğer Avrupa ülkeleriyle paylaştığı kara sınırlarında denetim noktaları kurarak geçişleri sıkılaştırmaya başladı. Tabii bu durum Türkiye’den iltica talebinde bulunan kişileri de etkiliyordu.
Dolayısıyla Erdoğan ve Scholz masasında bu konunun gündeme gelip gelmediği merak konusuydu. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli bu iddiaları reddetti. Hatta daha da ileri giderek Alman medyasında yer alan “Almanya’da kalmak için yasal izni olmayan Türk vatandaşlarının Türkiye’ye gönderileceği” haberlerini de yalanladı. Keçeli sosyal medya hesabından “Vatandaşlarımızın toplu olarak sınır dışı edilmesine ilişkin hiçbir uygulamaya onay verilmemiştir” dedi. Ama Alman basını Ankara ve Berlin arasında bir iade anlaşması yapıldığında ısrarını sürdürüyor.
FAZ: Ankara haftada 500 vatandaşını geri almayı kabul etti
Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine Zeitung’a (FAZ) göre Almanya “müzakerelerin ardından” Türkiye’ye sınırdışı etme işlemlerine başladı bile. Bu iddiaya göre Almanya’da kalmaya hakkı olmayan 200 Türk Türkiye’ye gönderilecek. Geri gönderme işlemleri tarifeli uçuşlarla kademeli olarak gerçekleştirilecek. FAZ’a göre Ankara haftada 500 vatandaşını geri almayı kabul etti. Handelsblatt’ın haberine göre Almanya’dan gönderilecek Türk vatandaşlarının çoğuna geçerli belgeleri olmasa da geçici koruma statüsüne sahipti. Ama Alman hükümetine göre Ankara artık işbirliği yapmaya hazır olduğunun sinyalini verdi.
Bu iddiayı güçlendirecek bir şekilde Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser gazetecilere “Artık Türkiye’ye iadelerin daha hızlı ve etkin bir şekilde gerçekleştirilebilmesini sağladık. Almanya’da kalmasına izin verilmeyen vatandaşlarının Türkiye’ye iade edilmesini sağladık” dedi. Faeser bunu “ileri doğru atılmış büyük bir adım” ve “düzensiz göçün sınırlandırılması için yeni bir yapıtaşı” olarak değerlendiriyor.
17 bini aşkının iadesi bekleniyor
Alman Federal Suç Dairesi’nin insan kaçakçılığıyla ilgili raporuna göre geçen yıl Türkiye’den Almanya’ya 35 binden fazla yasadışı sınır geçişi kaydedilmiş. Aynı dönemde Almanya’da yaklaşık 61 bin Türk sığınma başvurusu yapmış. Bu yılın ilk sekiz ayında sığınma başvurularının 20 binin üstünde olduğu belirtiliyor. Türkiye AB’nin güvenli olarak gördüğü üçüncü taraf ülkelerden biri. Bu nedenle sığınma başvurularının kabul edilme oranı düşük kalıyor.
Geçen yıl korunma talebi kabul edilenlerin oranı yüzde 13’ken, bu yılın ilk sekiz ayında oran yüzde 9,6’ya düştü. Alman gazetesi Zeit’in 9 Eylül’deki haberine göre tahmini olarak 17 binden fazla yeni gelen göçmenin Türkiye’ye gönderilmesi bekleniyor. Fransız haber ajansı AfD’ye göre Alman hükümeti geçen yıl yaklaşık 1300 Türk vatandaşını sınırdışı ettiğini açıkladı.
Ankara ve Berlin arasında yapıldığı iddia edilen bu anlaşmanın birtakım tavizler içerip içermediği belirsiz. İki ülke arasında halihazırda vize sorunu var. Halk vize başvurularının reddedilmesinden yakınırken konsolosluk yetkilileri vize başvurusu sayısı artsa da kalitenin düştüğünü iddia ediyor. Bu da bazılarının Almanya’ya yasadışı yollarla girmeyi tek seçenek olarak görmesine neden oluyor.
Öte yandan mülteci hakları örgütü Pro Asyl Alman hükümetinin göç konusundaki tutumunu eleştiriyor. İki ülke arasındaki sözde anlaşmanın “sorumsuzluk” olduğunu söyleyen örgüt Almanya’ya sığınma başvurusu yapanların çoğunun Kürtler olduğunu söylüyor. Bu arada İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya da temmuz ayındaki açıklamasında FETÖ’nün firari üyelerinin yaklaşık yüzde 23’ünün Almanya’da olduğunu söylemişti.