Salı gününden beri devam eden NATO zirvesinin oyunbozanı toplantı öncesindeki sürpriz programıyla Macaristan Başbakanı Viktor Orban oldu. Zirve öncesi sırasıyla Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile görüşen ve bunu “barış misyonu” olarak deklare Orban zirvede de durmadı; başkanlık seçimlerini kazanırsa NATO’ya kök söktürmesi beklenen ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmek üzere eski başkanın Florida’daki malikanesi Mar-a-Lago’ya doğru yola çıktı.
Biden’dan da köşe bucak kaçtı
Orban’a yakın bir kaynağın İngiliz gazetesi The Guardian’a yaptığı açıklamaya göre Orban bugün Trump ile görüşmeyi planlıyor. Üstelik zirve hazırlıklarından haberdar üç kaynağa göre Orban bu haftaki görüşmelerde ABD Başkanı Joe Biden’dan olabildiğince kaçtı, başkan ile ikili bir görüşme talep etmedi.
Macar lider Trump’ın yeniden seçilme ihtimalini hesaba katarak Ukrayna savaşında arabulucu olmak amacıyla sessiz olduğunu düşündüğü, ama ses getiren müzakereler yürütüyor. Bu müzakerelerin ilk adımı Kiev’di. Bugüne kadar Avrupa Birliği’nin (AB) Ukrayna’ya verdiği desteği her fırsatta sertçe eleştiren Orban, Zelenski ile görüşmesinde ateşkes çağrısı yaptı. Orban’ın ikinci durağı çok daha ses getirdi. Zira durağı Moskova’ydı.
Bu ziyareti AB Konseyi dönem başkanlığını üstlendikten sonra yaptığı için AB’li yetkililer Orban’a ateş püskürdü. Ziyaretin kesinlikle AB temsiliyeti taşımadığının altını çizen yetkililer çarşamba günü Orban’ın dönem başkanlığını tartıştı. Politico’ya konuşan yetkililere göre hepsi eteğindeki taşları döktü, Orban’ın hareketlerinden duydukları öfkeyi anlattı, ancak hiçbiri dönem başkanlığını iptal etme meselesini gündeme getirmedi.
Orban’ın bu görüşmelerde amacı Putin ve Zelenski’yi aynı masaya oturtabilmekti. Zelenski önceki arabuluculuk girişimlerinde bu öneriyi reddetmiş, masaya ancak Rusya’nın kontrolü ele geçirdiği toprakların iade edilmesiyle oturabileceğini söylemişti. Taraflar arası diyalog yolu kapalı olduğu için Ukrayna’nın düzenlediği barış görüşmeleri için Rusya’ya davet de gitmiyor. Bununla birlikte İspanyol gazetesi El Pais’in haberine göre Orban AB’ye yaptığı bilgilendirmede hem Putin’in hem de Şi’nin bu yılın sonuna kadar Rusya ve Ukrayna arasında barış görüşmelerinin yeniden başlamasını umduğunu söylediği belirtiliyor.
Trump ile görüşmek Biden’dan daha stratejik
Bloomberg News’in haberine göre Orban, Trump ile görüşmesinde Putin ve Zelenski ile yaptığı son görüşmelerden bahsedecek. Orban çarşamba günü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde Türkiye’nin “Rusya-Ukrayna savaşında başarılı arabuluculuk yapan tek ülke” olduğunu söylerken Biden ile yalnızca tokalaşmakla yetindi.
Gözlemciler de Biden’ın Orban ile ikili bir görüşme gerçekleştirmesini beklemiyordu. German Marshall Fund adındaki düşünce kuruluşunda kıdemli araştırmacı olan Daniel Hegedüs “Biden Orban’ın Moskova ve Beijing’deki performansından sonra Orban’ı ödüllendirmek istemeyebilir. Uzun vadeli düşünen Orban için Trump ile görüşmek, Biden ile görüşmekten kesinlikle daha stratejik bir seçim. Geziyle ilgili asıl soru, Trump’ın Orban’ı kabul edip etmeyeceği ve Orban’ın bu görüşmeyi Macaristan’ın devam eden AB Konseyi dönem başkanlığıyla ilişkilendirip ilişkilendirmeyeceği” dedi.
Trump’ın planlarını bilen bir kişi, Trump’ın cuma gününe kadar Florida’da kalmayı planladığını ama sonra miting için Philadelphia’ya uçacağını ve sonrasında Orban ile görüşmek için “varsayabileceği bile bir zaman olmayacağını” söyledi. Bu nedenle Orban’ın Trump ile görüşebileceği tek tarih bugün. Söz konusu kişiye göre Trump, Orban’ın kendisini ‘Avrupa’nın güç simsarı” olarak konumlandırmaya çalışmasına da dikkat edecek. Zaten bu görüşmenin Trump tarafından talep edilmediğinin de altı çiziliyor.
Dört yıldır bir kez bile Biden ile görüşmedi
Orban son dört yıldır Biden ile bir kez bile resmi olarak görüşmedi. Ancak bu yılın mart ayında Trump ile yine Mar-a-Lago’da bir araya geldi. Son sekiz yılda Trump’ın destekçisi olarak öne çıkan Orban, sus payı davasında 34 suçtan kabahatli bulunan Trump için “onurlu bir adım” olarak nitelemişti.
Budapeşte’de pazartesi günü düzenlenen basın toplantısı sırasında Orban’ın özel kalem müdürü Gergely Gulyás, Trump ve Orban’ın görüşüp görüşmeyeceği konusunda “Barışla ilgilenen insanlarla görüşmeye değer” demişti. Orban’ın partisi Fidesz, yaklaşan ABD seçimlerinde Trump’ı destekleyeceklerini açık açık belirtti. Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, Reuters’e verdiği demeçte “Başkan Trump kazanırsa barış için bir şans görürüz. Macaristan ve ABD ilişkilerinin iyileşmesi konusunda da bir şans görürüz” dedi.
Avrupa’ya mektup: Zaman Ukrayna’dan yana değil
Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’e bir mektup yazan Orban, “Zaman Ukrayna’dan yana değil, Rus güçlerinden yana” demiş, Rusya’nın Batılı ülkelerce yalnızlığa terk edilmesine tepki olarak “Diplomatik kanalların tıkalı olması ve barış koşullarının yaratılmasında öncü rol oynaması gereken tarafların doğrudan diyalog kuramaması barış şansını azaltıyor. ABD’nin liderliği devam eden seçim kampanyaları nedeniyle sınırlı. Bu nedenle önümüzdeki aylarda ABD’nin böyle bir girişimde bulunmasını bekleyemeyiz” diyen Orban, önümüzdeki haftalarda barış fırsatları için görüşmelerine devam edeceğini belirtti.
Bununla birlikte NATO’nun sonuç bildirgesinde Ukrayna’nın NATO üyeliğinin “geri dönülemez” bir noktada olduğu belirtildi. Bu ibarenin sonuç bildirgesinde yer almasını yakında koltuğunu eski Hollanda Başbakanı Mark Rutte’ye teslim edecek NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg tarafından önerilmişti.