562 milyar dolar değerindeki sigorta şirketi UnitedHealthCare'in CEO'su geçen hafta New York'ta güpegündüz öldürüldü. Katilini arama çalışmaları bir haftadır sürüyordu. "Halkın kahramanı" olarak anılan bu kişi yakalandı ve profili çok dikkat çekici.

Yaklaşık bir haftadır Amerika’daki gündemi dünyanın en büyük şirketlerinden biri olan UnitedHealthCare’in CEO’su Brian Thompson’un öldürülmesi oluşturuyor. Thompson New York’ta güpegündüz öldürüldü. Bu hedefli bir saldırıydı, katil ondan başkasını hedef almamış, cinayetten sonra da bisikletine atlayıp uzaklaşmıştı. Kimliğine dair bilinen tek şey, bir kadınla flörtleştiği sırada maskesini indirdiği andı. Neredeyse her köşesinde kameralarla izlenen New York’ta katil bir türlü yakalanamadı. Cinayetin üstünden bir hafta geçmesine iki gün kala polisin aramaları sonuç buldu, Luigi Mangione adında bir genç Thompson’u öldürme suçundan tutuklandı. Mangione’in profiliyse epey dikkat çekici…

Polisler Mangione’yi pazartesi günü Pensilvanya’nın merkezindeki bir McDonalds’ta yakaladı. Gencin bulunduğu yer Greyhound otobüs terminaline yakındı. Onu ele veren kişi fast food dükkanının çalışanı oldu. 26 yaşındaki Mangione’yi gözü bir yerlerden ısırır gibi olmuştu, polisi arayarak durumu haber etmişti. Sonunda maskesi indirilen, kapüşonu da çıkan Mangione’nin kim olduğunu öğrenebilecektik.

Aslında Mangione Amerika’da kimileri tarafından halk kahramanı ilan edildi. Çünkü UnitedHealthCare bir sigorta şirketi ve Mangione’nin kullandığı silahın kovanında İngilizce “depose,” “deny” ve “delay” yazıyordu. Bu kelimeler, sağlık sigortası şirketlerinin sigortalıya parasını ödememek için en çok kullandığı kelimeler. Ya sigortayı inkar ediyorlar, ya o hastalık veya işlemi listelerinden çıkarıyorlar ya da ödemeyi mümkün olduğunca geciktiriyorlar.

Fotoğraf. Facebook

Amerika’da her yıl yüzbinlerce kişi sağlık borçlarını ödeyemediği için iflas ediyor. Çoğu bu sebeple evlerini, diğer birikimlerini kaybediyor. Çünkü sağlık sigortası şirketleri her seferinde tedavinin bedelini ödememenin bir yolunu buluyor veya az önce dediğimiz gibi ödemeyi o kadar geciktiriyor ki, alacakları bireyler o arada iflas etmiş, varını yoğunu kaybetmiş oluyor. İşte böylelikle Mangione sağlık sigortası şirketlerine kin besleyenlerin kahramanı haline geldi.

Ivy League mezunu ve şiddete meyilli

Mangione’nin kapüşonu indi, maskesi çıkarıldı ve bundan çok daha ilginç bir kişilik çıktı ortaya: Bir kere seçkin üniversitelerin oluşturduğu Ivy League mezunuydu, varlıklıydı ama kapitalizm karşıtıydı. Neler okuduğuna bakıldığında da aktivizmle ilgili düşüncelerinin bir noktada şiddete kaydığı görülüyordu. Mesela ocak ayında kitap sitesi Goodreads’te Theodore Kaczynski’nin “Unabomber Manifestosu” olarak da bilinen “Endüstriyel Toplum ve Geleceği” adlı kitabıyla ilgili inceleme yazısı kaleme almış, kitaba da beş üstünden dört puan vermişti.

Gencin incelemesinde “İnternette bulduğum ve ilginç olduğunu düşündüğüm bir yorum: Barışçıl protestoların bizi hiçbir yere götürmediğini anlayacak kadar cesur ve günün sonunda muhtemelen haklı da… Diğer tüm iletişim biçimleri başarısız olduğunda hayatta kalmak için şiddet gerekiyor. Yöntemlerini sevmeyebilirsiniz ama onun perspektifinden bakarsanız şiddet terörizm değil, savaşmak ve devrim yapmaktır” diye yazmıştı.

Mangione’in sosyal medyada Hintli bir filozofun şu sözlerini paylaştığı da görülüyor: “Son derece hasta bir topluma uyum sağlayabilmiş olmak bir sağlık ölçütü değildir.” X’te takip ettiği hesaplar arasında bilgisayar bilimci Edward Snowden, yapay zeka destekli sohbet robotu ChatGPT’yi geliştiren OpenAI’ın CEO’su Sam Altman, komedyen Joe Rogan ve Demokrat Temsilci Alexandria Ocasio-Cortez var.

Sırt ağrısı hayatını etkileyecek boyutlara gelmiş

Sosyal medya hesaplarıysa son aylarda arkadaşlarından ve ailesinden uzaklaştığını gösteriyor. X hesabındaki kapak fotoğrafında spinal füzyon ameliyatı geçirmiş gibi görünen bir kişinin sırt röntgeni görülüyor. Goodreads hesabına bakıldığında da son dönemde sırt ağrısıyla ilgili kitaplar okuduğu anlaşılıyor. Mangione’nin iki yıl önce Hawaii’de yaşadığı konuttan bir kişi gencin kronik sırt ağrısı çektiğini ve bunun hayatının neredeyse her alanını etkilediğini söylüyor. Bu kişiye göre Mangione yaklaşık altı ay önce mesajlarına cevap vermeyi kesip “ortadan kaybolmuş.”

Polisler pazartesi günü Mangione’nin üstünde el yapımı “hayalet silah” (3D baskılı siyah bir tabanca), 3D baskılı susturucu, sahte bir New Jersey kimliği ve üç sayfalık bir mektup buldu. O mektupta ne yazdığı bilinmiyor ama yetkililer onun “Amerika’nın kurumsal yapılarına karşı kötü niyet besleyen biri” olduğunu söylüyor.

Zengin bir ailenin çocuğu

Biraz daha geriye gidelim. Mangione Baltimore’da yıllığı 38 bin dolar olan Gilman Okulu’ndan mezundu. Tamamı erkeklerden oluşan okul, geleceğin senatörlerini ve valilerini yetiştirmesiyle övünüp duruyor. Okuldan arkadaşları onu “sevimli, atletik, çalışkan, sessiz, teknoloji ve robotiğe ilgi duyan biri” olarak hatırlıyor. Hatta çoğu bunun bir şaka olduğunu bile düşünmüş.

Fotoğraf: NYPD

Mangione Gilman’dan sonra Pensilvanya Üniversitesi’ne (UPenn) başladı. Burada bilgisayar bilimleri alanında uzmanlaşarak yüksek lisans yaptı. Hatta dört yıl önce elektrik ve bilgisayar mühendisliği alanındaki en iyi öğrencilerin kabul edildiği akademik onur topluluğuna dahil edildi.

Wall Street Journal’a göre Mangione ailesi Maryland’de tanınmış İtalyan-Amerikan bir aileydi. Yaşlı bakım şirketi Lorien Healthcare’i 1977 yılında kurmuşlardı. Maryland’de bir de spa ve konferans merkezi olarak kullanan Turf Valley Resort ile Baltimore’daki Hayfields Country Club’ı kurmuşlardı. Mangione’in kuzeni Nino Mangione, eyalet delegeleri meclisinin Cumhuriyetçi üyelerinden. Ailesi son olaylarla ilgili olarak “Ne yazık ki Luigi Mangione ile ilgili haberler hakkında yorum yapamıyoruz. Biz de medyada okuduğumuz kadarıyla durumdan haberdarız. Ailecek Luigi’nin tutuklanmasına şok olmuş ve yıkılmış durumdayız” dedi.

Amerikalıların bir bölümüne göre bu katil bir halk kahramanı

562 milyar dolarlık şirketin CEO’su New York’ta güpegündüz öldürüldü