ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in 7 Ekim’den bu yana en sık ziyaret düzenlediği yerlerin başını İsrail çekiyor. Savaşın başından bu yana yedi kez Ortadoğu’ya giden Blinken’in sekizinci ziyaretinin sebebi tarafların ateşkesi kabul etmesi için baskı yapmak. Bu yüzden rotasında sadece İsrail değil, sekiz aydır müzakerelerin bir kısmına sahne olan Mısır’a da uğradı. Öte yandan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 15 üyesi ABD’nin sunduğu ateşkes önerisini oylayarak kabul etti.
Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile görüşen Blinken, Kahire’den ayrılmadan önce “Bölgedeki hükümetlere mesajım şu: Ateşkes istiyorsanız Hamas’a evet demesi için baskı yapın” dedi. Blinken, Tel Aviv’e gitmeden önce gazetecilere Mısırlı muhataplarının “Hamas ile temas halinde olduğunu” söyledi ve, “Mısır, ABD ve diğer ülkeler Hamas’ın ateşkesi kabul edeceğine inanıyoruz. Nihayetinde ne ben ne de hiçbirimiz kendimizi Hamas ya da liderlerinin yerine koyabiliriz. Dolayısıyla cevabın ne olacağını bilmiyoruz. Bu konuda fazla bilgiye sahip değilim” dedi.
Ancak buradaki tek sorun Hamas’ın ateşkesi kabul edip etmeyeceği değil. Hamas önceki ateşkesi de öyle ya da böyle kabul etti. Sonuç olarak İsrail askerleri, Biden yönetiminin “kırmızı çizgim” iddiasında bulunduğu Refah’a tanklarla girdi, tahliye emri verilmeyen bölgedeki Birleşmiş Milletler (BM) çadırlarını vurarak 45’ten fazla kişiyi öldürdü, Gazze’nin orta kesiminde yeni bir saldırı başlatarak önce BM okulunu vurarak 45 kişinin canını aldı, sonra da Nuseyrat’ta dört rehineyi kurtarmak için 274 Filistinlinin ölümüne sebep oldu.
Savaş kabinesinden istifa eden Gantz ile görüştü
Hamas ateşkes anlaşmasında özellikle saldırıların sona ermesini, İsrail askerlerinin Gazze Şeridi’nden çekilmesini istiyor. Ancak Netanyahu hükümeti bunlara yanaşmadığı gibi savaş sonrası Gazze planı yapmaya yanaşmadığı için savaş kabinesi bakanı Benny Gantz istifasını verdi. Zaten Blinken bu sekizinci ziyaretinde Gantz ile bir görüşme gerçekleştirdi.
Dün İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant ile bir araya gelen Blinken bugün erken saatlerde Cumhurbaşkanı Isaac Herzog ile de görüşmüştü. Blinken, ayrıca İsrail’in başkenti Tel Aviv’de Ulusal Birlik Partisi lideri Benny Gantz ve eski Başbakan ve ana muhalefet lideri Yair Lapid ile de görüşmeler gerçekleştirmişti.
Blinken Batı Kudüs’te dün yaptığı toplantıda Başbakan Netanyahu’nun Gazze’de ateşkes teklifine “bağlılığını yeniden vurguladığını” belirtti. Bakan Blinken ayrıca Hamas’ın da ABD tarafından hazırlanan ateşkes teklifine ilişkin BMGK’daki oylamayı memnuniyetle karşılamasının “ümit verici bir gelişme” olduğunu ifade etti.
Bu ziyaretinde özellikle savaş sonrası Gazze’de neler yapılacağı konusuna odaklanacağını söyleyen Blinken “Gazze’nin güvenliği, yönetimi yeniden inşası söz konusu olduğunda önceden hazırladığımız bir planın olması büyük önem taşıyor. Bu plana sahip olmazsa üç ihtimal var: Ya İsrail bölgede kalmak zorunda kalacak ki biz bunu yapmasına sıcak bakmıyoruz. Böyle bir durumda Gazze’de eli kolu bağlı kalacak ve önümüzdeki yıllarda büyük isyanlarla karşı karşıya kalacak. İkinci ihtimalde Hamas yüzünü tekrar gösterir. Üçüncü seçenek ise Gazze’de boşluk oluşması ve kaos, kanunsuzluk, suç, cihatçı grupların ortaya çıkması söz konusu olur. Dolayısıyla bir plan yapılması şart” dedi.
İsrail’in anlaşmayı Hamas’a sunmasının üzerinden iki haftayı aşkın süre geçti ama Netanyahu hükümeti de anlaşmayı resmen kabul etmiş sayılmaz. Hükümetin aşırı sağcı üyeleri, Netanyahu’nun anlaşmayı kabul etmemesi için baskı uyguluyor; savaş devam etmezse hükümetten desteklerini çekeceklerini söylüyor.
BMGK ateşkes önerisini kabul etti
Blinken sahadan baskı yaparken BMGK da şimdiye kadar bir işe yaramasa da masa başından baskı uygulamaya çalıştı. Konsey, ABD’nin hazırladığı ateşkes anlaşmasını kabul etti. Kararın geçmesi için en az dokuz lehte oya ihtiyaç vardı, bir de tabii daimi üyelerin hiçbirinin veto etmemesi. Çin öneriyi engellemek için herhangi bir girişimde bulunmadı ama Rusya çekimser kaldı.
ABD’nin BM misyonunun sözcüsü Nate Evans, “İsrail bu öneriyi kabul etti. Güvenlik Konseyi’nin tek ses olup Hamas’ı da aynı şeyi yapmaya çağırma fırsatı var” dedi. Halbuki İsrail şimdiye kadar anlaşmayı kabul ettiğine dair hiçbir açıklama yapmadı. Hatta yazının başında da belirttiğimiz gibi Gazze’deki saldırılarını artırarak Hamas’ın söylemlerinin daha da sertleşmesine neden oldu. Nuseyrat saldırısından sonra El Kassam Tugayları’nın sözcüsü Ebu Ubeyde, bundan sonra rehinelerin hayatta kalma koşullarının daha da zorlaşacağını vurguladı.
ABD’nin ateşkes önerisinin savaşı tamamen sonlandıracak kalıcı bir ateşkese götürmesi bekleniyor. Ancak Netanyahu hükümeti kalıcı ateşkese “Hamas’ı yok edene kadar” yanaşmayacağının altını sürekli çiziyor.
Hamas: İşbirliğine hazırız
Hamas’tan yapılan açıklamada, “BMGK kararında yer alan kalıcı ateşkes, Gazze’den tamamen çekilme, esir değişimi, Gazze Şeridi’nin yeniden inşası ve yerinden edilenlerin geri dönüşü maddelerinin memnuniyetle karşılandığı” belirtildi.
Açıklamada, Hamas’ın, Filistin halkı ve direnişinin talepleriyle uyumlu olan bu ilkelerin uygulanmasına yönelik dolaylı müzakerelere girmek için aracılarla işbirliğine hazır olduğu bildirildi.
Açıklamada ayrıca Hamas’ın, başta İsrail’in yenilgiye uğratılması, Filistinlilerin yurtlarına geri dönüşü ve kendi kaderini tayin hakkı olan tam egemenlik ile başkenti Kudüs olan bağımsız bir Filistin devletinin kurulması dahil, ulusal haklarını elde etmek için halkın tümüyle birlikte verdiği mücadeleye devam edeceği vurgulandı.
Türkiye Dışişleri: Önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz
BMGK’da kabul edilen karar tasarısına ilişkin Dışişleri Bakanlığı’nın yazılı açıklamasında kararın önemli bir gelişme olduğuna dikkat çekilerek “10 Haziran’da BM Güvenlik Konseyinde kabul edilen ve Gazze’de ateşkes sağlanmasını amaçlayan 2735 sayılı karar, Gazze’deki katliamın sona erdirilmesi açısından önemli bir adım olarak değerlendirilmiştir” ifadelerine yer verildi.
Hamas’ın ateşkes planına “yapıcı ve olumlu” yaklaşımının memnuniyetle karşılandığı belirtilen açıklamada şöyle dendi:
“İsrail’in, kalıcı ateşkese uymayı taahhüt etmesi ve bu kararın tüm unsurlarını eksiksiz şekilde yerine getirmesi gerekmektedir. Türkiye, savaşın kalıcı şekilde sona ermesini, İsrail’in Gazze’nin tamamından çekilmesini, rehinelerin ve tutukluların karşılıklı serbest bırakılmasını, yerinden edilen Filistinlilerin Gazze’ye geri dönmesini, insani yardımların kesintisiz ve yeterli düzeyde ulaştırılmasını ve Gazze’nin yeniden imarını sağlayacak adımlara destek vermeye devam edecektir.”