Sırbistan ziyaretinin ardından uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ortadoğu'daki duruma değindi. Erdoğan Suriye'de PKK'yı destekleyenlerin ABD, İngiltere ve Almanya olduğunu söyleyerek Rusya, İran ve Suriye'yi uyardı.

Arnavutluk ve Sırbistan ziyaretlerinin ardından uçakta gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki saldırıları, Suriye’deki gelişmeler, Yunanistan ile normalleşme süreci ve Balkanlarda Türkiye’nin üstlenebileceği roller hakkında konuştu. Erdoğan, 7 Ekim’in birinci yıl dönümü dolayısıyla paylaştığı video ile ilgili olarak da “Millete seslenişte yaptığımız bazı başlıklar hemen İsrail basınında yer aldı. Rahatsız olmuşlar. Benimle ilgili gazetelerde manşetler atmışlar. Biz onlardan izin alacak değiliz” dedi.

‘İsrail karşısında eli kolu bağlı durmuyoruz’

Erdoğan’ın ele aldığı konu başlıklarının başında Türkiye’yi hedef alan tehditler geldi. Bir gazetecinin “İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarıyla eş zamanlı olarak Türkiye’de toplumsal fay hatlarına saldırılar düzenleniyor mu? İstihbarat birimlerinizin bu konuda tespitleri var mı?” sorusunu yanıtlayan Erdoğan, İsrail’in Türkiye’ye yönelik attığı veya atabileceği her adımın kontrol altında tutulduğunu belirtti. İsrail’in sadece Filistin ve Lübnan’ı hedef almadığını söyleyen Erdoğan, bölgedeki istikrarı bozarak daha geniş çapta bir etki yaratmaya çalıştığını vurguladı. “Biz tüm bu gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve eli kolu bağlı durmuyoruz” diyen Erdoğan, hükümetin bu tür tehditleri tespit ve bertaraf etmek için gerekli adımları attığını söyledi.

Erdoğan, provokasyon ve kaos yaratma peşinde olanların her zaman karşılarında hükümeti bulacaklarını ifade ederek, “Yalanı yok etmenin yolu, doğruları sürekli tekrarlamaktır. Ne yazık ki bazı siyasetçiler, politik çıkarlar uğruna bu algı operasyonlarına katılıyor. Ancak hangi yolu denerlerse denesinler, karşılarında istihbarat birimlerimizi ve hükümetimizi bulacaklar” dedi. Ayrıca vatandaşların sosyal medya gibi platformlardaki organize yalanlara karşı dikkatli olmaları gerektiğini vurgulayan Erdoğan, resmi açıklamalara odaklanmalarının önemine değindi. İç cepheyi sağlam tutmanın kritik olduğunu belirten Cumhurbaşkanı, Türkiye’nin birliğini hedef alan her türlü girişime karşı kararlı olduklarını söyledi ve sokakları karıştırmaya çalışanlara ağır bedeller ödetileceğini söyledi.

‘Rusya, İran ve Suriye’nin daha önemli adılar atması gerek’

Erdoğan, İsrail’in bölgesel ve küresel barış için en büyük tehditlerden biri olduğunu vurgulayarak, “Bu tehdidi dünya barışını koruma sorumluluğunu taşıyanlar sonlandırmalı ve barışı muhafaza etmelidir” dedi.

Suriye’deki gelişmeler hakkında da konuşan Erdoğan, “Suriye’deki iç savaşın başından beri Rusya’nın adımlarını dikkatle izliyoruz, çünkü Rusya, Suriye ile birlikte hareket ediyor” diye konuştu. Erdoğan, İran, Rusya ve Suriye’nin bir üçlü mekanizma içinde işbirliği yaptığını belirterek, karşı tarafta ise Amerika, İngiltere ve Almanya’dan oluşan koalisyon güçlerinin bulunduğunu söyledi. Bu koalisyon güçlerinin PKK/YPG terör örgütünü desteklediğini söyleyen Erdoğan, “Suriye’nin toprak bütünlüğüne en büyük tehdit bu durumdur. Rusya, İran ve Suriye’nin daha etkili adımlar atması elzemdir” dedi. Aynı sorunların Irak’ta da görüldüğünü belirten Erdoğan, “Bir yanda İsrail’in savaşı tüm bölgeye yayma çabaları, diğer yanda terör örgütlerinin bölücü faaliyetleri ortadayken, küçük çıkar hesaplarını bir kenara bırakarak bölgeyi dayanışma içinde kurtarmamız gerekiyor. Yükümüz ağır, işimiz çok” diye devam etti.

Erdoğan’ın bu denklemde İngiltere ve Almanya vurgusu önemli. Çünkü son dönemde Türkiye bu ülkelerden EuroFighter almaya çalışıyor. EuroFighter’ı yapan Avrupa ülkelerinin neredeyse tamamı bu satışa olumlu yaklaşsa da Almanya ayak sürüyor. Ne var ki iki ülke arasında son zamanlarda Türkiye’den sığınma başvurusu yapıp kabul edilmeyenlerin gönderilmesi üstüne bir anlaşmaya varıldı. Önümüzdeki günlerde Almanya Şansölyesi Olaf Scholz Türkiye’yi ziyaret edecek ve şu anda Almanya’dan teknik heyetler bu uçak satışını görüşmek için Türkiye’de. Hal böyleyken Rusya, İran ve Suriye cephesinin Amerika, İngiltere ve Almanya’ya karşı daha etkili önlemler alınmasının istenmesi iki ülke arası soğuk sular estirebilir. Kaldı ki Almanya’nın Türkiye’ye EuroFighter satılmasını istememesinin başında Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde yürüttüğü operasyonlar geliyor.

‘Kimsenin toprağında gözümüz yok’

Cumhurbaşkanı, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in Türkiye ile deniz yetki alanlarının belirlenmesi konusunda fırsat doğduğunu söylemesi üzerine, iki ülke arasındaki mevcut sorunların çözümüne yönelik olumlu adımlar atıldığını belirtti. Erdoğan, Yunanistan ile Türkiye arasında nitelikli müzakere yoluyla sorunları çözme konusunda 2023 seçimlerinden sonra bir anlayış geliştiğini söyledi ve bu sürece hem kendisinin hem de Miçotakis’in siyasi destek verdiğini ifade etti. Bu doğrultuda Dışişleri Bakanlığı’nın kapsamlı bir çalışma başlattığını belirten Erdoğan, iki tarafın da sorunları çözme iradesine sahip olmasının önemli olduğunu vurguladı.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Yunanistan’a giderek bu konularda görüşmeler yapacağını açıklayan Erdoğan, Ege Denizi’ndeki sorunları bütüncül bir yaklaşımla ele alacaklarını söyledi. Türkiye’nin deniz ve hava sahası yetki alanlarının uluslararası hukuka uygun olarak belirlenmesini öteden beri savunduğunu hatırlatan Erdoğan, iki ülkenin iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde daha güzel günlere doğru ilerlediğine inandığını belirtti. Çözüm odaklı bir yaklaşımla sorunları geride bırakabileceklerini ifade eden Erdoğan, “Kimsenin toprağında gözümüz yok, ancak hakkımızı sonuna kadar koruma kararlılığımız da tamdır” dedi. Güvenlik ve istikrarı artırmanın yolunun diyalog ve iş birliğinden geçtiğini sözlerine ekledi.

Gazeteciler Balkanları sordu

Erdoğan, Balkanlar’daki etnik gerilimlerle ilgili Türkiye’nin rolüne dair sorulan bir soruya yanıt verdi. Kosova’daki gerilim ve Sırbistan’ın bölgedeki etkisi üzerine konuşan Erdoğan, Türkiye’nin Balkanlar’da her zaman aktif bir rol üstlendiğini belirtti. Bosna-Hersek’teki Sırp Cumhuriyeti’nin zaman zaman ayrılıkçı söylemleriyle bölgedeki tansiyonu yükselttiğine dikkat çekerek, Türkiye’nin bu coğrafyada barışın korunmasında önemli bir aktör olduğunu vurguladı.

Erdoğan, Balkanlar’daki etnik gerilimlerin tarihsel ve siyasi dinamikler açısından oldukça karmaşık olduğunu belirtti ve Türkiye’nin, bu karmaşıklık içinde barışı koruma ve istikrarı sağlama görevine sahip olduğunu söyledi. Türkiye’nin Balkan ülkeleriyle derin tarihsel, kültürel ve siyasi bağları olduğunu ifade eden Erdoğan, bu bağların Türkiye’yi bölgede daha aktif bir rol üstlenmeye zorladığını söyledi. Ayrıca, Balkanlar’da yeni bir Ortadoğu senaryosunun yaşanmaması için Türkiye’nin gerekli adımları atmaya hazır olduğunu belirterek, bu konudaki kararlılığını bir kez daha dile getirdi.

Erdoğan Arnavutluk’tan sonra Sırbistan’da: İlişkilerde ‘altın dönem’