Halk oyunu oynayan kadınlar, geleneksel savaşçı kıyafetleri içinde kartal taşıyan kişiler, müzisyenler… Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve beraberindekiler dün akşam saatlerinde Kırgızistan’da mevkidaşı Sadır Caparov ve eşi Aygül Caparov tarafından görkemli şekilde karşılandı. Erdoğan’ın ziyaretinin sebebi Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Devlet Başkanları Konseyi’nin 11’inci zirvesine katılmaktı. Erdoğan “ata yurdu” dediği Kırgızistan’a geldiği için mutlu olduğunu söyleyerek “fevkalade” olduğunu söylediği bu karşılama için Caparov’a teşekkür etti.
Bu karşılama sonrasında iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler stratejik ortaklıktan kapsamlı stratejik ortaklığa yükseltildi. Ayrıca Türkiye, Kırgızistan’ın borçlarını sildi.
Türk Devletleri Teşkilatı Başkanlar Zirvesi için Kırgızistan’a giden Sn. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a törelere uygun yapılan karşılama merasiminde Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sn.Sadır Cabbarov tuz ekmek ikram etti. Türk kültüründe “tuz ekmek hakkı” anlamına gelen bu gelenek… pic.twitter.com/570bOC3iQh
— 🇹🇷Prof. Dr. Ruhi ERSOY (@ersoyruhi) November 5, 2024
Caparov ise Erdoğan’ın ziyaretini “çok beklediklerini” söyleyerek bunu “Kırgızistan ile Türkiye’nin işbirliği yılı” olarak değerlendirdi. Erdoğan’a birinci derece Manas Nişanı da takdim edildi.
Erdoğan epey kalabalık bir heyet götürdü. Eşi Emine Erdoğan’ın yanı sıra Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, MİT Başkanı İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik ve TDT Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım da yanındaydı.
Tam 19 anlaşma
TDT zirvesi bugün Bişkek’te başladı, liderler yarın yuvarlak masada bir araya gelecek. Zirve öncesi Anadolu Ajansı’na konuşan TDT Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev zirvenin dört temel alana odaklanacağını söylemişti: Ekonomik entegrasyon, sürdürülebilir kalkınma, dijital dönüşüm ve güvenlik. Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın tam üye, Macaristan ve Türkmenistan’ın ise gözlemci olarak yer aldığı bir güç birliği olan TDT kuruluşundan beri bölgesel işbirliğinin geliştirilmesinde etkili oldu. Bu açıdan ticaret, siyaset, kültür ve güvenlik dahil, çeşitli sektörlerde işbirliğini geliştirme konusunda önemli adımlar atıldı.
Zirveden önce Türkiye ve Kırgızistan arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nde Türk ve Kırgız delegeler bir araya geldi. Bu zirvede öne çıkan konular TDT’de konuşulacak konularla aynıydı: Ekonomi, işbirliği, terörle mücadele ve Gazze sorunu.
Türkiye’nin Kırgızistan’ın en büyük yatırımcıları arasında olduğuna dikkat çeken Erdoğan 1992’den beri Kırgızistan’da faaliyet gösteren Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın (TİKA) bugüne kadar binin üstünde projeyi hayata geçirdiğini söyledi. Örnek olarak da bugün açılışı yapılacak Türk-Kırgız Dostluk Devlet Hastanesi’ni gösterdi. İki ülke arasındaki ticaret hacminin beş milyar dolara çıkarılması konusunda da mutabık kaldılar. Zaten görüşme sonrası iki ülke arasında 19 anlaşma imzalandı. Erdoğan bunu “çok zengin bir toplantı” olarak değerlendirdi.
Anlaşmalardan biri de borçları silme
19 anlaşmadan biri de Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Kırgızistan Maliye Bakanı Almaz Baketayev arasında imzalanan “Borç Silme Anlaşması”ydı. Ne kadar borcun silineceği net değil ancak Kırgızistan’ın özel haber ajansı 24.kg’nin Kırgızistan Cumhurbaşkanlığı Basın Ofisi’ne göre yeşil ekonomi projeleri karşılığında silinecek borçların miktarı 58,9 milyon dolar. Caparov “Kırgızistan’ın borcunu silme kararı için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a minnetlerimi sunarım” dedi.
İmzalanan diğer anlaşmalar da şöyle:
- Türkiye Cumhuriyeti ile Kırgız Cumhuriyeti Arasındaki Stratejik Ortaklık İlişkilerinin Kapsamlı Stratejik Ortaklık Düzeyine Çıkarılmasına İlişkin Ortak Bildiri
- Hayvan Sağlığı, Hayvan ve Hayvansal Ürünlerin Ticaretine Dair İşbirliği Anlaşması
- Göç Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
- Savunma Sanayii Alanında İşbirliğine İlişkin Anlaşma
- Enerji, Enerji Verimliliği ve Enerji Tasarrufu Alanlarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
- Görsel-İşitsel Hizmetler Ortak Yapım Anlaşması
- Organ Nakli Alanında İşbirliğine İlişkin Protokol
- Ürün Güvenliği ve Piyasa Denetimi Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı
- Türkiye Cumhuriyeti Milli Güvenlik Kurulu ile Kırgız Cumhuriyeti Güvenlik Konseyi arasında Mutabakat Muhtırası
- Türkiye İnsan Kaynakları Ofisi ile Kırgızistan Devlet Kamu Hizmeti ve Yerel Öz-Yönetim İşleri Ajansı arasında İşbirliği Mutabakat Zaptı
- Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı ile Kırgız Cumhuriyeti Dijital Kalkınma Bakanlığı Arasında İşbirliği Protokolü
- Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Finans Ofisi Başkanlığı ile Kırgız Cumhuriyeti Ulusal Bankası Arasında Mutabakat Zaptı
- Kinoloji Faaliyetlerinde Personelin Eğitimi ve İleri Eğitimi Alanında İşbirliğine İlişkin Protokolü
- İkili işbirliğine ilişkin Mutabakat Zaptı
- Türkiye-Kırgızistan arasında Hidroelektrik Santrallerin İnşası ve İşletilmesi Projesinin Uygulanmasına ilişkin Çerçeve Anlaşma
Kırgızistan’daki FETÖ tehlikesi
Erdoğan’ın gündeminde FETÖ de vardı, konseydeki konuşmasında “FETÖ başta olmak üzere terörün her türlüsüne karşı mücadelemizin kesintisiz süreceğine inanıyorum. Bugün imzalayacağımız güvenlik işbirliği anlaşması suretiyle işbirliğimizi daha güçlendirmek arzusundayız” dedi.
FETÖ özellikle 90’lı yıllarda Kırgızistan’da “Sebat Eğitim Kurumları” adı altında birçok okul açtı. Bu okullar yıllarca “kaliteli eğitim veren kurumlar” olarak bilindi. Ancak bu okullarda ayrıca FETÖ’nün ideolojisine uygun bireyler yetiştirmek amaçlandı. 15 Temmuz darbesinin ardından Türkiye, Kırgızistan’dan FETÖ’yle bağlantılı bu eğitim kurumlarını kapatma çağrısı yaptı, ancak Kırgızistan uzun süre buna direndi. Ancak son yıllarda Kırgızistan attığı adımlarda değişikliğe giderek FETÖ okullarını Maarif Vakfı gibi Türk hükümetince desteklenen kuruluşlara devretme konusunu değerlendirmeye başladı.
Darbeden sonra örgütle bağlantısı nedeniyle kayyım atanan Kaynak Holding’in Kırgızistan’daki varlıklarının Kırgız mahkemesince Türkiye Cumhuriyeti Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na devredilmesi de olumlu bir gelişme olarak görüldü.