5 milyon 600 bin nüfuslu Finlandiya’da 200 sandalyeli parlamentonun üyelerinin belirlenmesi için 4 milyon 546 bin seçmenin yüzde 71.9’u sandığa gitti. Bu seçim hem Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ortaya çıkan güvenlik sorunu hem de ülke ekonomisinde istenen toparlanma için kritik bir önem taşıyor.
Kesin sonuçların 5 Nisan Çarşamba günü açıklanması beklenen seçimde şimdiye kadar yüzde 99.8’i açılan sandıklarda sayılan oylara göre, Muhafazakar Ulusal Koalisyon Partisi yüzde 20,8 ile seçimleri önde tamamlarken, Gerçek Finler Partisi yüzde 20 ve mevcut Başbakan Sanna Marin’in Sosyal Demokrat Parti yüzde 19,9 oy aldı. Kesin olmayan sonuçlar, mevcut kabinenin vekil sayısının 100’ü geçemediğini gösteriyor. Bu noktada yeni bir koalisyonun oluşması öngörülüyor.
Finlandiya’da seçimleri lider tamamlayan parti, hükümeti kurma avantajına sahip oluyor. Ülkeyi yönetmek için 200 sandalyeli parlamentoda 100’den fazla vekilin koalisyon oluşturması gerekiyor.
NATO üyeliğine başvuru süreci ve Başbakan Sanna Marin’in popülerliğiyle gündeme gelen Finlandiya’da halk, genel seçimler için sandık başına gidecek. Grafik: AA
Sanna Marin’in çalkantılarla geçen başbakanlık dönemi
37 yaşındaki Marin, 2019 yılında Finlandiya’da başbakanlık yarışını kazanarak, dünyanın en genç başbakanı oldu. Başbakanlığı sürecinde Covid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi iki büyük krizle karşı karşıya kalan Marin, bu süreci çok büyük bir hasar almadan yürütmeyi başardı.
Başbakanlık görevi boyunca sosyal yaşantısından taviz vermeyen Marin, bundan dolayı da sık sık manşetlerde adından söz ettirdi. Arkadaşlarıyla içki içip dans ettiği bir partide çekilen fotoğraf ve videolarının ortaya çıkmasının ardından Marin, özür dilemek ve uyuşturucu testi yaptırmak zorunda kaldı.
Bunlara rağmen yılmayan Marin, başbakan da olsa eğlenmeye hakkı olduğunu savundu. Eleştirmenler Marin’in davranışlarını zaman zaman makamına uygun bulmasa da aralık ayında Gelsingin Sanomat gazetesi için yapılan bir kamuoyu araştırmasına katılanların yüzde 64’ü, genç başbakanın ‘çok iyi’ ya da ‘yeterli’ ölçüde başarılı bir iş çıkardığını düşünüyor.
Ancak resesyon beklentisi, enflasyonun yükselmesi ve muhalefet liderlerinin hükümetin aşırı borçlandığı ve kamu harcamalarının şişirildiği yönündeki suçlamaları Marin’in önünde bir engel oluşturuyor.