Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Kasım başında tarihinin en karmaşık seçimlerinden birine gidecek. ABD Başkanı Biden ve eski başkan Donald Trump’ın aday olarak öne çıktığı seçimler zaten Trump’ın ikinci dönemi kazanma şansı yüzünden yeterince endişe yaratırken şimdi de Biden’ın bilişsel sağlığı ABD Demokratlarında anksiyete yaratıyor.
Haziran ayı sonunda CNN ekranlarında rakibi Trump ile kozlarını paylaşmak için ekrana çıkan Biden, düşük performansıyla alternatif aday arayışını tetiklemişti. En basit konularda dahi kendini savunamayan, sesi kısık çıkan Biden’ı “soğuk algınlığıyla” savunan yönetimi NATO’nun 75’inci yılı için Washington’da düzenlenen etkinlikteki gafları ardından nasıl bir savunma yolu izleyecek merak konusu.
Harris ile Trump’ı karıştırdı, Zelenski’ye ‘Putin’ dedi
Trump’ın karşısında CNN ekranlarında hezimete uğrayan Biden için herkesin gözü Washington’da düzenlenen NATO Zirvesi’ndeydi. Çünkü yönetiminin söylediği soğuk algınlığının geçmiş, uzun yolculuklardan kalma yorgunluğunun da bitmiş olması gerekiyordu. Ama görünen o ki Biden’ın sıkıntısı ne soğuk algınlığı ne de yorgunluk. Kendisi her ne kadar ilerleyen yaşının ona “bilgelik kattığını” ifade etse de, Biden demans iddialarından kurtulamayacak gibi görünüyor.
NATO’nun 75’inci yılı için Washington’da düzenlenen zirve de bunun kanıtı oldu. Son güne kadar “gafsız atlatacak galiba” denilen zirvede Biden son gün kendisine gol atmış oldu. Kendi yardımcısı Kamala Harris’i rakibi Trump ile karıştırdı yetmedi; Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi ezeli düşmanı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in adıyla sahneye çağırdı.
Kendi partisinden Biden’a karşı çatlak sesler haziran sonundaki münazaradan beri yükseliyordu. En son Demokrat ünlü aktör George Clooney de bu seslere katıldı. The New York Times’da konuk yazar olarak kaleme aldığı yazısında Clooney, “Biden’ı seviyorum ama başka bir adaya ihtiyacımız var. Sen 4 yıl boyunca birçok savaşı kazandın ancak zamana karşı olan savaştan galip çıkamazsın” demişti.
Clooney tek de değil. Artık Biden’ın arkasında sapa sağlam duran isimlerin dahi kuşkuları dile gelmeye başladı. Demokratların eski Temsilciler Meclisi Başkanı namı diğer ‘Kriz kadın’ Nancy Pelosi bile “Bir daha düşün” dedi.
Peki Biden neden koltuğu bırakmamakta ısrarcı, gelin birlikte bakalım.
‘Yüce Tanrı isterse çekilirim’
Biden’ın 27 Donald Trump’la yaptığı münazaradan kısa bir süre sonra, 2024 ABD başkanlık yarışından çekilmesi kaçınılmaz görünüyordu. Bağışçıları canlı yayını “bir felaket” olarak nitelendirdi, köşe yazarları adaylıktan çekilmesini talep etti. Bazı Demokrat milletvekilleri açıkça parti liderlerinin kenara çekilmesi gerektiğini söyledi. Ancak iki hafta sonra, Biden kendisinin ancak “Yüce Tanrı isterse görevden ayrılacağını” dile getirdi.
Biden, 81 yaşında ve artık genç bir adam olmadığını kabul ediyor. Ama münazara performansını buna değil, yorgunluğuna bağlayıp “sadece kötü bir geceydi; fazlası değil” olarak nitelendirmişti. Bu açıklaması tabii ki endişeleri bastıramadı.
Önümüzdeki günlerde daha fazla Demokratın Biden’dan yarışı bırakmasını istemesi bekleniyor. Şimdilik Beyaz Saray, bazı kamuoyu yoklamalarının Trump’ın liderliğinin daha da kesinleştiğini ve kararsız seçmenlerin Cumhuriyetçilere meylettiğini göstermesine rağmen, başkanı savunmaya devam ediyor.
Biden neden Demokratların endişelerini görmezden geliyor ve 5 Kasım’daki seçimlerde 78 yaşındaki Trump’ı yeneceği konusunda ısrar ediyor? Daha fazla Demokrat yetkili, yardımcı, stratejist ve bağışçıyla yapılan röportajlar, nedenlerin kişisel mevzulardan başlayıp parti politikalarına kadar uzandığını gösteriyor.
Biden, Trump’a karşı en iyi aday olduğuna inanıyor
Yetkililer ve müttefikleri o dönemde Reuters’a yaptıkları açıklamada, Biden’ın yaşına rağmen yeniden aday olma kararının, Trump’ı yenebilecek en iyi Demokrat aday olduğuna dair inancından kaynaklandığını belirtmişlerdi. Bu kaynaklara göre Biden, Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in ve diğer öne çıkan isimlerin, özellikle kritik eyaletlerde kararsız seçmenleri ikna edebileceğine yönelik kuşkular taşıyor.
Biden, geçen hafta ABC News’ten George Stephanopoulos’a verdiği demeçte de bunu ima etmişti.: “Onu (Trump’ı) yenebilecek en nitelikli kişi benim.”
‘Pes etmek affedilmez’
Bazı uzmanlar da onun kişisel hayatının ve uzun siyasi kariyerinin belirleyicilerinden birinin ailesi olduğunu düşünüyor. Çünkü Biden daha önce defalarca azmetmeyi ailesinden öğrendiğini, pes etmenin asla kabul edilemez olduğunu söylemişti.
2008 Demokratik Ulusal Kongresi’nde Barack Obama’nın aday adaylığını kabul ederken, “Zor zamanlar geçiren babam bana her zaman ‘Şampiyon, yere düştüğünde ayağa kalk’ derdi. Ayağa kalk,” demişti. Annesinin de ona şöyle öğrettiğini dile getiriyordu, “Hayatınızın bir noktasında başarısızlık kaçınılmazdır ama pes etmek affedilemez.”
Üst düzey yardımcıları onun gerçeği görmesinde engel
Biden’a yakın kaynaklara göre, Biden’ın üst düzey yardımcılarından oluşan yakın çevresi, onun göreve devam etme kararlılığını gerçeği kabul etmesini engelleyerek pekiştiriyor. Biden on yıllardır etrafını, daha önceki krizlerde kendisini yönlendiren ve devam etmesi için teşvik eden siyasi danışman Mike Donilon, danışman Steve Ricchetti ve özel kalem müdür yardımcısı Bruce Reed gibi üst düzey yardımcılardan oluşan küçük bir kadroyla çevreledi.
Beyaz Saray’la bağlantısı olan Biden’ın eski yardımcılarından biri Reuters’a, “Steve, Bruce ve Mike ondan daha kararlı. Kök salmışlar ve hareket etmiyorlar” dedi. Trump münazarasından sonra da Biden’ın eski ekibinden mevcut ekibine istifa çağrıları yükselmişti.
Kıdemli danışman Anita Dunn da dahil olmak üzere birçok yardımcısı, Biden’ın etrafındaki kararlılık duygusunu güçlendiriyor; onun medya tarafından haksız muamele gördüğünü, 2020’de Trump’ı devirmek için hak ettiği krediyi almadığını ve daha önce hafife alındığını ifade ederek Trump’ı yine yeneceğini söylüyor. Bir Beyaz Saray yetkilisi, Biden’ın yörüngesindeki pek çok kişinin bu şekilde hissettiğini söyledi.
Perşembe günü Biden’ın kampanya başkanı Jen O’Malley Dillon ve yöneticisi Julie Chavez Rodriguez tarafından dağıtılan bir notta, Biden’a daha iyi bir alternatif olmadığı belirtildi:
“Anketler herhangi bir Demokrat adayın karşılaşacağı olumsuzlukları hesaba katmıyor. Bunun hesaba katıldığı tek Demokrat aday Başkan Biden’dır.”
Demokratlar içinde Harris’e güven az
Uzmanlar, Biden’ın aday olmaktaki ısrarını bir yandan da Harris’e olan güvensizliğe bağlıyor. Çünkü birçok Demokrat Biden’ın sağlığından endişe ettiğini söylese de Kamala Harris’in de Trump karşısında bir şansı olduğunu pek düşünmüyor.
Biden’ın istifa etmesi halinde partinin, Beyaz Saray’ı kazanmak için gereken koalisyonu riske atmadan, ülkenin ilk Siyah başkan yardımcısı ve ilk kadın başkan yardımcısı olan Harris’i atlayamayacağına inanıyorlar. Pennsylvania’daki kıdemli bir Demokrat, “Harris olmak zorunda ve bunun bizi kazanmak için aksak Biden’dan daha iyi bir konuma getireceğini sanmıyorum” dedi.
Öte yandan bazı Demokratlar da tam aksine Harris’in partiye yeni bir heyecan getirebileceğini ve gençlerle Siyah seçmenlere yeniden enerji verebileceğini söylüyor.
Destek açıklamaları, eleştirilerin önünü kesiyor
Biden’ın Trump ile münazarasından sonra gelen destek açıklamalarının eleştirilerin önünü kestiği yönünde de birçok görüş var. Reuters’a göre hem Kongre Siyahlar Grubu hem de Kongre Hispanik Grubu liderleri Biden’a destek açıklamaları yayınlayarak eleştiri dalgasını yavaşlattı.
Onların desteği nedeniyle de Demokratlar Biden’dan desteklerini açıkça çekme konusunda zorluk yaşadılar. Perşembe günü itibariyle Temsilciler Meclisi’ndeki 213 Demokrat’tan sadece 11’i ve Senato’daki 51 Demokrat’tan yalnızca biri Başkan’a yarıştan çekilmesi için çağrıda bulundu.
Ancak çok sayıda Temsilciler Meclisi üyesi daha fazlasının geleceğine inandıklarını söyleyerek Demokrat Azınlık Lideri Hakeem Jeffries’in parti içinden gelen eleştirileri Biden’a iletmesini beklediklerini kaydetti. Biden’a kampanyasını sonlandırması çağrısında bulunan Temsilciler Meclisi üyelerinden biri olan Demokrat Temsilci Seth Moulton, “Keşke daha fazla insan daha az korksaydı” diye sitem etti.