İsrail’in günlerce elektriksiz ve internetsiz bırakması nedeniyle karanlıkta kalan Gazze’nin kuzeyi bugün ağır ölüm haberleriyle sarsıldı. İsrail’in Beyt Lahiya bölgesinde bir konuta düzenlediği saldırıda Gazze Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasına göre 25’i çocuk en az 93 kişi hayatını kaybetti. El Cezire’ye konuşan sağlık çalışanları ölü sayısının 109’a çıktığını açıkladı. Bu arada Gazze’deki savaşın bitmesi için Katar’ın başkenti Doha’da diplomatik mesai harcayan yetkililer sonuç alamadı.
İsrail güçleri Hamas’ın kendini toplamasını engellemeye çalıştıklarını söyleyerek bu ay Gazze’nin kuzeyini yeniden ablukaya aldı. İsrail her ne kadar Hamas’ın yeniden güç kazanmamasını gerekçe gösterse de bu abluka sivillerin hayatını kaybettiği büyük bir katliama dönüştü.
Filistin Yönetimi’nin haber ajansı Wafa’ya göre vurulan beş katlı binada yaklaşık 150 kişi barınıyordu. İsrail ordusu saldırıyla ilgili haberleri incelediğini söyledi. Gazze’de ayakta kalmayı başaran az sayıdaki binalarda giderek daha çok insan barınmaya başlamıştı.
İsrail güçleri Hamas’ın bu bölgede yeniden güç kazandığını söylüyor. Bunu gerekçe göstererek Beyt Lahiya’yı defalarca bombaladılar. Gazze’deki sağlık yetkilileri 20 Ekim’de bir konuta düzenlenen saldırıda 87 kişinin öldüğünü açıkladı. Ancak İsrail ordusu sayıya itiraz etti ve kendi değerlendirmelerinin farklı olduğunu söyledi.
Wafa’ya göre son saldırıda yaralananlardan bazıları Beyt Lahiya’daki Kemal Advan Hastanesi’ne kaldırıldı. Ancak burada da Filistinlilere rahat yoktu. Çünkü İsrail askerleri bu kez de hastaneye pazartesi günü sona eren üç günlük bir baskın düzenledi. Filistinli yetkililere göre askerler tesisteki sağlık çalışanlarının neredeyse tamamını gözaltına aldı. Oysa Kemal Advan bölgede faaliyet gösteren son hastanelerden.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres Gazze’nin kuzeyindeki ölüm, yaralanma ve yıkım haberleri karşısında şok olduğunu söyledi.
Duyamıyorsunuz, çünkü gazetecileri de öldürüyor
İşleri daha da kötüleştiren şey bölgede sürekli elektrik ve internet kesintilerinin görülmesi. En son geçen perşembe Cibaliye’de internet yeniden geldiğinde El Cezire muhabiri Anas El Şerif sosyal medya hesaplarındaki paylaşımlarla yıkımın büyüklüğünü gözler önüne serdi. Şerif’in gösterdiği örnek El Havaca mahallesiydi ve sokaktaki bazı evler vurulmuştu. Tahminen 150 kişinin öldüğü ya da yaralandığı düşünülüyordu ama enkazlar bu sayıyı teyit etmeyi zorlaştırıyordu.
İsrail ordusunun uyguladığı abluka dışarıdan yardımların gelmesini zorlaştırıyordu. Şerif yakınlarda yaşamasa da saldırının olduğu yere gelecek muhabir bile yoktu. Sessiz sokakta çektiği videoda “STK’lar yok, haber yok, ölüm ve yıkımdan başka hiçbir şey yok. Kimse onları kurtarmaya gelmiyor” dedi.
El Havaca’da olanlar için hâlâ resmi bir açıklama yapılmadı. Zaten hesap soran da çıkmadı. Çünkü Refah’ta ya da Han Yunus’ta olanları az buçuk internette görebilen uluslararası toplum, Gazze’nin kuzeyindeki kesintiler bölgeden dışarı haber ulaştırılmasını zorlaştırıyor. STK’lar, İsrail güçleri yardım ekiplerine saldırıp da bölgedeki son itfaiye aracını imha edince geçen çarşamba faaliyetlerini askıya aldı.
Kuzeyde tutunmaya çalışan yaklaşık 400 bin kişi var ve bu kişiler bu zamana kadar açlıkla da sınandı. Ama şu anda başlarına gelen şeylerin her zamankinden daha kötü olduğunu söylüyorlar. İsrail hastanelere, sığınaklara saldırıyor, yardım sevkiyatı ablukada. Özellikle Cibaliye, Beyt Lahiya ve Beyt Hanun’da yoğunlaşan baskılar nedeniyle yiyecek ve su da hızla tükeniyor. Burada yaşayanların anlattıklarına göre temiz su zaten bir haftayı aşkın süre önce bitmiş. İnsanlar hayatta kalmak için atık su içmek zorunda kaldıklarını söylüyor.
Tüm bu zorluklar yetmezmiş gibi bölgede olanları bizlere aktaran muhabirlerin beşi hafta sonu düzenlenen saldırılarda İsrail tarafından öldürüldü. Gazetecileri hedef alma durumu da hâlâ sürüyor. Şerif dahil altı gazeteci, Hamas ya da İslami Cihad’a üye oldukları iddiasıyla hedef haline geldi. Filistin İnsan Hakları Merkezi’nin yeni raporuna göre İsrail bugüne kadar Gazze’de en az 170 gazeteciyi öldürdü, 86 haber ofisini de tahrip etti.
Ateşkes ne oldu?
Yine bir hafta sonu Katar’ın Doha kentinde toplanan İsrail, ABD, Katar, Mısır ve Hamas heyetleri hiçbir sonuca varamadan dağıldı. Aslında Mısır hafta sonu görüşmelerde Gazze’de 48 saatlik ateşkes önermişti ancak bu öneri reddedildi. Oysa o ateşkes sürecinde dört İsrailli rehineye karşılık birkaç Filistinli mahkumun serbest bırakılması planlanıyordu. Ne var ki analistler İsrail’in ABD seçimlerine bu kadar az vakit kalmışken müzakere masasında olumlu ya da olumsuz karar vermeyi reddettiğini söylüyor.
Bazı analistlere göre Trump yeniden seçilirse Gazze’nin bir kısmının İsrail kontrolünde kalmasını ve İsrail’in hem Lübnan hem de İran’a daha büyük askeri operasyonlar düzenlemesini Harris’e kıyasla daha kolay kabul edebileceğini düşünüyor. Bununla birlikte Harris seçilirse ABD’nin bunca zamandır İsrail’e verdiği mali ve askeri desteğin azalması beklenmiyor. Yine de Harris’in İsrail’i Lübnan ve Gazze’de ateşkese zorlama ihtimali var.
