Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, erken seçim talebinde bulunan Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı ve Maliye Bakanı Christian Lindner’i görevden aldı. FDP, tüm bakanlarını çekerek hükümetten ayrılma kararı verdi. Scholz, 15 Ocak’ta Mecliste güven oylaması talep edecek. Güvenoyu alamazsa Almanya erken seçime gidecek. Ülkeyi 2021’den beri yöneten “Trafik Işığı” koalisyonu böylece dağılma sürecine girmiş durumda.
Hür Demokrat Parti (FDP) lideri ve Maliye Bakanı Christian Lindner, Başbakan Olaf Scholz ile yaptığı görüşmede erken seçim çağrısında bulundu. Ancak Scholz, bu öneriyi kabul etmeyerek Lindner’i Maliye Bakanlığı görevinden aldı. Koalisyon hükümeti, özellikle 2025 bütçesi ve ekonomik konularda uzun süredir anlaşmazlıklar yaşıyordu.
Erken Seçim Gündemde
Başbakan Scholz, bu kararı ülkenin zarar görmemesi için aldığını belirtti. Almanya’nın güçlü bir hükümete ihtiyaç duyduğunu ifade eden Scholz, 15 Ocak’ta güven oylaması yapılacağını ve Mart ayında erken seçime gidileceğini açıkladı. Scholz, Budapeşte’deki zirvede Avrupalı liderlere güven vermeye çalışacağını da ekledi.
Scholz, güven oyu alamazsa, Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’den Almanya’yı erken seçime götürmesini talep edecek. Bu durumda ülke 60 gün içinde seçime gitmek zorunda kalacak. Başbakan, dün gece yaptığı açıklamada, kamuoyu yoklamalarında önde olan muhalefet lideri Friedrich Merz’den ekonomi ve savunmaya ilişkin kritik yasa tasarıları konusunda destek isteyeceğini belirtti. Üçlü koalisyonun dağılması, ekonomide daralma beklentileri yaşanan Almanya için zor bir dönemde gerçekleşti.
FDP Federal Meclis Grup Başkanı Christian Dürr, Berlin’de yaptığı açıklamada, FDP lideri ve Maliye Bakanı Christian Lindner’in görevden alınmasının ardından tüm FDP’li bakanların hükümetten ayrılma kararı aldığını duyurdu. Dürr, FDP’li bakanların istifalarını Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’e sunacaklarını belirtti. Böylece FDP, Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller ile olan koalisyon ortaklığını sonlandırdı.
Başbakan Scholz’u suçladı
Görevden alınan Maliye Bakanı ve FDP Genel Başkanı Christian Lindner, Federal Meclis’te yaptığı açıklamada, Başbakan Scholz’un anayasadaki borç frenini askıya alma talebini reddettiği için işbirliğinin sona erdiğini ifade etti. Lindner, “Başbakan, borç frenini askıya almamı istedi ancak bu, görev yeminimi ihlal etmek olurdu. Bu yüzden Şansölye, koalisyon toplantısında FDP ile işbirliğini sonlandırdı” dedi.
Lindner, erken seçim önerisinin Başbakan Scholz tarafından sert bir şekilde reddedildiğini belirtti. FDP olarak üç yıldır koalisyon sorumluluğunu taşıdıklarını vurgulayan Lindner, “Net ilkelerimiz var ve Almanya’nın yeni bir yön arayışına ihtiyacı var. Büyüme, refah ve inovasyon dönemine geçmemiz gerekiyor. Hür Demokratlar, ülkemizin geleceği için sorumluluk almaya ve başka bir hükümette de mücadeleye hazırdır” ifadelerini kullandı. Lindner, Başbakan Scholz’u, Almanya’yı yeni bir başlangıca taşıyacak vizyon ve güçten yoksun olmakla eleştirdi.
Konuşması Kılıçdaroğlu’nu hatırlattı
Almanya’da Yeşiller Partili Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Robert Habeck, başbakan adaylığını mutfakta oturduğu sırada çektiği bir video mesajıyla duyurdu. Videoyu paylaştığı X platformundaki profil fotoğrafında ise gömleğinin kollarını sıvayan bir görüntü dikkat çekti. Haftalık Der Spiegel dergisi, Habeck’in “Almanya’daki insanlar için adaylık başvurum” başlıklı videosunda, Yeşiller Partisi’nden başbakan adaylığını resmen açıkladığını belirtti. Ancak Habeck, videoda doğrudan “başbakan adayı” ifadesini kullanmayarak, “Yeşiller’in adayı olarak başvuru yapıyorum – Almanya’daki insanlar için” şeklinde konuştu.
Videoda, mutfak masasında arkadaşlarıyla kahve içerken ve haberleri okurken insanların günlük yaşamına dair bazı anekdotlar paylaşan Habeck, dünyadaki krizlerin ve enflasyonun insanların hayatını zorlaştırdığını söyledi. ABD başkanlık seçimleri ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi gelişmeleri bu şekilde öğrendiğini aktaran Habeck, Almanya’daki siyasi olayların halkı nasıl etkilediğine dikkat çekti.
Eski CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da genel seçimlere giderken benzer mutfak temasını kullanarak Türkiye’deki ekonomik zorlukları vurgulamıştı; özellikle artan gıda fiyatları ve hayat pahalılığı gibi sorunları halkın gözünden anlatmaya çalıştı. İki siyasetçinin ekonomik kriz vurgusunu evlerinin mutfaklarından, gerçek yaşama ilişkin alıntılardan yapması ise dikkatlerden kaçmadı.