Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin üçüncü yılı yaklaşırken bir kez daha BRICS ülkeleri toplanıyor. Ama bu BRICS’i daha da önemli kılan şey büyümüş, daha da büyümeye de devam edecek bir birlik olarak yükselmesi. Üstelik bu yılki toplantı Rusya’da, güneybatıdaki özerk Tataristan Cumhuriyeti’nin başkenti Kazan’da düzenleniyor. Bu, savaş başladığından beri Rusya’da düzenlenecek en büyük uluslararası etkinlik. Batı, Rusya’yı savaş nedeniyle izole etmeye çalışırken Rusya, son üç yıldır izole olmadığı gibi onlarca ülkeyi de üç gün sürecek BRICS zirvesinde ağırlayacak. Putin geçen yıl Güney Afrika’da düzenlenen BRICS toplantısına, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin hakkında çıkardığı tutuklama kararı nedeniyle katılamamıştı. Zirvede Türkiye de, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından temsil edilecek. Türkiye BRICS’e aday üye.
Zirveye katılan isimlere bakıldığında Amerika ve Batı hakimiyetindeki dünya ekonomik düzenine alternatif bir yapı arayışındaki ülkeleri görmek mümkün. BRICS’e üye olan Çin lideri Şi Cinping, Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan zaten zirvede hazır olacak. Bunlar arasında bir tek Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva programını iptal etmek zorunda kaldı. Onun da katılamama sebebi evinde düşmesi sonucu “küçük bir beyin kanaması” geçirmesi.
Bu yılın başında İran’la birlikte resmen birliğe üye olan Mısır, Etiyopya ve Birleşik Arap Emirlikleri de yine Rusya’da olacak. Bunun dışında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da bugün Rusya’da olacak, Rus mevkidaşı Vladimir Putin ile görüşecek. Türkiye bu yıl BRICS’e katılmak için başvuru yaparak Batı’yı diken üstünde bırakmıştı. Çünkü bu oluşuma başvuru yapan ilk NATO ülkesi Türkiye. BRICS her ne kadar ekonomi odaklı bir oluşum olsa da Batı’dan kopuşu temsil eden bir birlik.
Bugün BRICS’in elinde tuttuğu ekonomik güç, dünya ekonomisinin yüzde 35’ine denk geliyor. BRICS şimdilik bir ekonomik güç birliği olarak öne çıkıyor ama birliğin yakın zamanda siyasi hedeflerinin de açıklanmaya başlaması sürpriz olmaz.
ABD öncülüğündeki uluslararası düzene alternatif
Putin ve Şi’nin önümüzdeki günlerde vereceği mesajda da yüksek ihtimal bu vurgulanacak: “Yaptırımları ve müttefikleriyle dünyada yalnız kalan Batı’yken, pek çok ülke Amerika’nın küresel liderliğine meydan okumaya hazır.” Yine de şu sıralar verilen mesajlar o kadar da sert sayılmaz. Cuma günü gazetecilere konuşan Putin, BRICS ülkelerinin artan ekonomik ve siyasi gücünün “inkar edilemez bir gerçek” olduğunu vurguladı. Yine de grubun “Batı karşıtı bir ittifak” olduğunu reddetti.
Berlin’deki Carnegie Rusya Avrasya Merkezi Başkanı Aleksandır Gabuyev, CNN International’a “Bu BRICS gerçekten Putin’e bir hediye. Mesajı da şu olacak: Tüm bu liderler Kazan’a gelirken Rusya’nın dünyadan izolasyonundan nasıl söz edebilirsiniz ki?” diyor. Gabuyev’e göre burada amaç BRICS’i “öncü, küresel bir topluluk olarak herkesi daha adil bir düzene taşıyacak yeni bir örgüt” olarak göstermek.
Guterres iki yıl sonra ilk kez Rusya’da
Putin’ın dış politika danışmanı Yuri Uşakov, 36 ülkenin katılacağını teyit ettiğini, 20’den fazla ülkenin devlet başkanının da Rusya’da olacağını söyledi. Putin’in en az 20 liderle görüşmesi bekleniyor. Bunlar arasında kuşkusuz en önemlisi BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yapacağı olacak. Rusya’nın Ukrayna’daki faaliyetlerini her fırsatta eleştiren Guterres, iki yıl sonra ilk kez Rusya’yı ziyaret ediyor.
Bu toplantıyı daha da özel kılan şey ABD seçimlerinden sadece iki hafta önce düzenleniyor olması. Eğer seçimleri Cumhuriyetçilerin adayı Donald Trump kazanırsa savaşı bitirme sözü veriyor. Verdiği bu söz, Ukrayna’dan ziyade Rusya’nın işine yarıyor çünkü Ukrayna kaybettiği toprakları geri almak istiyor. Oysa Rusya bu toprakları vermeye hiç mi hiç razı değil. Trump savaşı, Ukrayna’nın talepleri doğrultusunda bitmeyecek şekilde sonlandırmak istiyor. İşte bu kritik ortamda nasıl mesajlar verileceği merak konusu.
Ukrayna savaşına şimdi de Gazze savaşı eklendi
BRICS biraz önce de dediğimiz gibi ekonomiyi önceleyen bir birlik. Ancak geçen seneki toplantı Ukrayna savaşının gölgesinde gerçekleştiği için bunun zirveye ve daha geniş ölçüde dünyaya yansımaları oldu. Şimdi ona bir de İran’ın dahil olmaya çok yakın olduğu Gazze savaşının da eklenmesiyle iki büyük savaşın gölgesinde geçecek bu görüşmeler. Putin geçen hafta Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ın da etkinliğe katılacağını doğruladı. Gözlemcilere göre Rus lider, Küresel Güney’in ABD’nin İsrail’e verdiği desteğe öfkesini, ABD’nin dümende olmayacağı yeni bir dünya düzeni savını güçlendirmek için kullanacak.
Çin ve Rusya, Gazze savaşı başladığından beri ateşkes çağrısı yapıp İsrail’in eylemlerini eleştirirken, ABD İsrail’in hem Gazze hem de Lübnan’daki bombardımanlarına arka çıktı.
Öte yandan Çin ve Brezilya, BRICS’i Ukrayna savaşını sonlandırmayı hedefleyen altı maddelik planlarını daha çok dillendirebilecekleri bir platform olarak kullanabilir. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski tüm o çabaların Moskova’ya yardımcı olacağını söylemiş ve Çin ile Brezilya’yı “Kendi gücünüzü artırmak için Ukrayna’yı kullanmayın” diye uyarmıştı.
Batı’nın ekonomi sisteminden kopuş arayışı
Gelelim toplantıların belki de en önemli tarafına. Evet, siyasi mesajlar verilecek ama en önemlisi de liderler bu toplantılarda BRICS para birimleri ve bankacılık ağlarını kullanarak ABD dolarından nasıl kopabileceklerini tartışacaklar. Bunun için Dünya Bankası’na benzer şekilde önceki yıllarda kendi Yeni Kalkınma Bankası’nı kurdular. Ancak kendi sistemlerini henüz oturtabilmiş sayılmazlar. Bu sistemi oturtup yaygınlaştırabilirlerse hem ekonomik fayda elde edebilirler hem de Batı’nın hoşuna gitmeyen şekilde davranan ülkelere dayattığı yaptırımlardan kaçmanın bir yolunu bulabilirler.
Ne var ki BRICS’in üyelerinin birbirine karşı tamamen canciğer kuzu sarması olduğunu da söyleyemeyiz. Siyasi ve ekonomik konularda derin farklılıklar ve sürtüşmeler yaşayan bazı üyeler var. Mesela Hindistan ve Çin arasında uzun zamandır sınır anlaşmazlığı var. Yine de her ikisi de birliğin kurucu ülkelerinden. Ancak her şeye rağmen bu anlaşmazlık derinleşmeye devam ediyor. Çin ve ABD arasındaki tansiyonun yüksek seyrettiği bu dönemde Hindistan ve ABD arasında yakın ortaklıklar kuruldu.
Gözlemcilere göre BRICS, Kremlin’in iddiasına göre birliğe katılmaya istekli 30’dan fazla ülkeyi bünyesine alırsa, bu jeopolitik gerginlik daha da körüklenebilir. Ancak AP’ye konuşan Gabuyev’e göre BRICS’in en güzel taraflarından biri ülkelere çok fazla sorumluluk yüklemesi. BRICS üyesi olmak için yerine getirilmesi gereken çok fazla koşul yok.
Türkiye için dengeleyici unsur
Hindistan’ın BRICS’te olmasının, Türkiye’nin de bu birliğe katılmak istemesinin nedeni esasında aynı: Batı ile doğu arasındaki dengeyi sağlayabilmek. Avrupa, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılım müzakerelerini 2016 yılında hem Kıbrıs konusundaki anlaşmazlıklar hem de ülkedeki insan hakları ihlalleri endişesiyle durdurmuştu. Yayınlanan yeni anketler bu düğümün yakın zamanda çözülmeyeceğini gösteriyor.
Türkiye’nin Batı’yla yaşadığı sorunlardan biri de Amerika’nın F35 programından çıkarılması. ABD Patriot hava savunma sistemlerini vermeye reddedince Türkiye yüzünü Rusya’nın S-400’lerine dikmişti ve bunun sonucunda üretici konumunda da olduğu F-35 programından çıkarılmıştı. Türkiye hâlâ bu zamana kadar yaptığı harcamaların karşılığını alabilmiş değil, üstüne üstlük Erdoğan, ABD ve diğer Batı ülkelerine Gazze savaşında etkisiz kalışları nedeniyle tepkili.
İki savaşın sürdüğü bu dönemde Türkiye’nin BRICS’e üye olması, Batı ile ilişkilerin çok da güçlü olmadığı bugünlerde olası yeni yaptırımlara karşı alınan bir tedbir olarak düşünülebilir. Cumhurbaşkanı Erdoğan daha dün, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda “Türkiye olarak BRICS ile iş birliğimizi samimi bir şekilde geliştirmek istiyoruz. İnşallah Kazan Zirvesi’nin buna vesile olacağına inanıyorum” dedi.