İran’ın yeni Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan göreve geldikten sonra düzenlediği ilk basın toplantısında Türkiye ile ilişkilerin güçlendirilmesine dair önemli açıklamalarda bulundu. Pezeşkiyan Ankara ile sadece dostane değil, kardeşlik bağlarına dayanan bir ilişki kurmak istediklerini vurguladı ve yakın gelecekte Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştireceğini duyurdu. Hem bölgesel işbirliği hem de küresel konular üzerine yaptığı dikkat çekici açıklamalarla, Pezeşkiyan’ın dış politikadaki yeni yaklaşımı tüm dikkatleri üzerine çekti.
‘Türkiye bizim kardeşimizdir’
Tahran’da düzenlenen basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Pezeşkiyan İran ve Türkiye’nin yalnızca komşu ülkeler olmadığını, tarihsel, kültürel ve dini bağlarla birbirine bağlı iki kardeş ülke olduğunu dile getirdi. Sınırların bu iki ülke arasındaki derin ilişkileri değiştiremeyeceğini belirten Pezeşkiyan şöyle dedi:
“Türkiye bizim dostumuz ve kardeşimizdir. Aramıza sınır çektiler ama sınırın bu tarafı da öbür tarafı da birdir. İnançlarımız, kültürlerimiz iç içedir ve bu bağlarımızı daha da güçlendirmeliyiz.”
Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan Türkiye ile ilişkileri yalnızca siyasi boyutta değil, ekonomik ve kültürel açıdan da geliştirmeyi hedeflediklerini söyledi. Türkiye’ye gerçekleştireceği ziyareti sabırsızlıkla beklediğini ekleyen Pezeşkiyan her iki ülkenin yatırımcıları, siyasetçileri ve akademisyenleri bir araya getirerek, ortak projelere imza atmak istediklerini açıkladı.
Pezeşkiyan yalnızca Türkiye ile değil, bölgedeki diğer ülkelerle de ilişkileri güçlendirmek istediklerini belirtti. Türkiye, Pakistan ve Afganistan gibi ülkelerle ortak projeler geliştirme arzusunu dile getiren Pezeşkiyan bölgesel yatırımların artırılması gerektiğini vurguladı. Özellikle ulaşım ve ticaret alanında yapılacak işbirliklerinin her iki ülke için de büyük fırsatlar sunacağını belirtti.
Türkiye ile İran arasındaki sınırların, ticaret ve seyahat anlamında bir engel olmaktan çıkması gerektiğini söyleyen Pezeşkiyan “Bizim rahatlıkla Türkiye’ye gelebileceğimiz, sizin de İran’a rahatlıkla gelip Türkmenistan, Pakistan ve Afganistan’a seyahat edebileceğiniz bir rota oluşturabiliriz” dedi.
‘Husilere füze göndermedik’
Pezeşkiyan Yemen’deki Husilere füze gönderildiği iddialarını kesin bir dille yalanladı. İran’ın Yemen’e silah yardımı yapmadığını belirten Cumhurbaşkanı Batı’nın özellikle İsrail’in güvenliği konusundaki çifte standardını eleştirdi. “İsrail dünyanın gözü önünde soykırım yapıyor ve kimse buna karşı çıkmıyor. Batı, İsrail’in güvenliğinden endişe ediyor da neden Gazze ve Filistin’den endişe duymuyor?” diyerek Batı’ya eleştirilerini sertleştirdi.
‘Amerikalılar bize düşman olmadıklarını göstermeliler’
Basın toplantısında Pezeşkiyan’a ABD ile olası bir görüşme konusunda da soru yöneltildi. ABD’nin İran’a yönelik ambargolarının kaldırılmasını gerektiğini belirten Pezeşkiyan, İran’ın düşmanlık politikası izlemediğini vurguladı. “Amerikalılar bize düşman olmadıklarını göstermeliler. Biz onların çevresine üs kurmadık veya onlara ambargo uygulamadık” diyen Cumhurbaşkanı İran’ın diyalog kapılarını açık tuttuğunu ancak ABD’nin tutumunda değişiklikler yapması gerektiğini söyledi.
Ahlak polislerinin tacizleri: Konuyu takip edeceğiz
Toplantıda dikkat çeken bir diğer konu ise İran’daki ahlak polisleri olarak bilinen İrşat devriyeleriydi. Bir kadın gazeteci toplantıya gelmeden önce ahlak polislerine yakalanmamak için çaba harcadığını belirtince Pezeşkiyan bu konuda da sert bir tutum takındı. “İrşat devriyesi yine sizi rahatsız mı ediyor? Bunu yapmamaları gerekiyordu. Artık kimseyi rahatsız etmesinler diye bu konuyu takip edeceğiz” diyerek bu tür uygulamaların sona erdirilmesi için adımlar atılacağını söyledi.
Türkiye ziyareti ve ileriye dönük umutlar
Cumhurbaşkanı Pezeşkiyan konuşmasının sonunda Türkiye’ye gerçekleştireceği ziyaretin önemine değinerek, bu ziyaretin yalnızca iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler için değil, aynı zamanda bölgedeki diğer ülkeler için de olumlu etkiler yaratacağını ifade etti. Pezeşkiyan Türkiye ile geliştirilecek güçlü bağların bölgesel barışa ve istikrara katkı sağlayacağına inandığını belirtti. “Türkiye ve İslam ülkeleriyle ilişkilerimizden çok umutluyuz” diyerek bu süreçte atılacak adımlara dair beklentilerini dile getirdi.
