İşgal altındaki Batı Şeria’da İsrail askerleri tarafından öldürülen Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi’nin ailesi ABD’den bağımsız soruşturma talep etti. Arkadaşlarının anlattığı Eygi, aynı zamanda dünyayı kasıp kavuran üniversite protestolarının Washington ayağını da organize etmiş.
Batı Şeria’da İsrail askerlerince öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi’nin ailesi, ABD Başkanı Joe Biden ve Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a bağımsız soruşturma yürütülmesi çağrısında bulundu. Aile, Beyaz Saray tarafından yapılan taziye mesajlarını memnuniyetle karşıladıklarını ancak bunun yeterli olmadığını söyledi. Aile tarafından yapılan açıklamada, “Başkan Biden, Başkan Yardımcısı (Kamala) Harris ve Dışişleri Bakanı Blinken’ı bir ABD vatandaşının hukuksuz şekilde öldürülmesine ilişkin bağımsız soruşturma başlatmaya ve suçluların hesap vermesini sağlamaya çağırıyoruz” denildi.
‘Ayşenur acımasızca öldürüldü’
Olaya dair görüntülerde Eygi’nin İsrail ordusuna ait nişancının ateşlediği kurşunla öldürüldüğünün görüldüğü bildirilen açıklamada, “Ne olursa olsun, o mesafeden ne Ayşenur ne de bir başkası herhangi bir tehdit olarak algılanabilirdi. Ayşenur, acımasızca öldürüldü” ifadeleri kullanıldı. Eygi’nin merhametli, cesur ve son derece tutkulu insan hakları aktivisti olduğu vurgulanan açıklamada, üniversitelerdeki Filistin’e destek gösterileri sırasında Filistinlilere yönelik şiddete son verilmesi çağrısında bulunduğu belirtildi. Açıklamada, çok sevilen kız, kardeş, eş ve teyze olan Eygi’nin hayatının İsrail ordusu tarafından “gereksiz, hukuksuz ve şiddetli şekilde alındığı” kaydedildi.
‘Çok kez Filistin için maddi yardımda bulunmuştu’
Washington Üniversitesinde hem psikoloji hem de Ortadoğu dillerinde çift dal yapan, İsrail askerleri tarafından öldürülen Eygi’nin arkadaşları Nilan Aydın ve Saif Sharabati, Anadolu Ajansı’na konuştu. Aydın, arkadaşı Eygi’nin yürekli bir insan olduğunu vurguladı. Gazze’de olaylar başladığı zaman bu konu hakkında birbirlerine endişelerini dile getirdiklerini aktaran Aydın, “Ona ne kadar üzüldüğümden bahsettim ve o da bana ne kadar üzgün olduğunu ve ne kadar kızgın olduğunu” diye konuştu.
Aydın, “Çünkü insanlar, öğrenciler, profesörlerimiz, bir kısmı umursasa da bir kısmı bunu göz ardı ediyor, bunun hakkında konuşmuyor, bir soykırım oluyor ama herkes sessizce etrafımızda dolaşıyor ve ben bundan ne kadar rahatsızlık duyduğumdan bahsetmiştim” diyerek, Eygi’nin bu konuya öfkelendiğini anlattı. Kendisinin de zaman zaman İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırına karşı protestolara katıldığını, arkadaşı Eygi’nin de bu protestolarda bulunduğunu ve çok kez Filistin için maddi yardımda bulunduğunu kaydetti. Aydın, “Bana oraya kadar gidip o insanlara yardımcı olmak istediğinden bahsediyordu. Ama bunu herkes söylüyor ve gerçekten yapacağını hiç düşünmemiştim” ifadesini kullandı.
‘Batı Şeria’da olduğunu bilmiyordum’
Arkadaşı Eygi’nin İsrail askerleri tarafından öldürülmeden iki gün önce mesaj atmayı düşündüğünü ancak bunu ertelediğini dile getiren Aydın, arkadaşının Batı Şeria’da olduğunu bilmediğinin altını çizdi. Aydın, okul tarafından Eygi’nin durumuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadığına dikkati çekerek, “Çok değerli bir öğrencimiz hayatını kaybetti, katledildi. (Okul) İsrail’le alakalı açıklamalarında bir tık İsrail yanlısı açıklamalarla bulundu çoğunlukla.” diye konuştu.
Üniversitede Müslüman ve Yahudi öğrenciler arasında çatışmalar yaşandığını, Yahudi öğrencilerin Müslüman öğrencileri takip ettiğini belirten Aydın, şunları kaydetti: “(Okul açıklamalarında) İki taraftan da bahsetti, iki tarafı da tırnak içerisinde savundu ama hiçbir zaman Filistin’i desteklediği hakkında, İsrail’in bu katliamı yaptığı hakkında kesin bir açıklamada bulunmadı. Bulunmasını da öğrenciler olarak istiyoruz ama bizi dinleyip dinlemeyeceğini bilmiyoruz.”
Filistinli arkadaşının ailesini de ziyaret edecekti, olmadı
Filistinli-Amerikalı Saif Sharabati de arkadaşı Eygi’yi “cesur”, “dürüst” ve “akıllı” biri olarak tanımlayarak, kendisiyle ölümünden birkaç saat önce konuştuğunu aktardı. Sharabati, “Nablus’ta Filistinlilere destek vermek için düzenlenen gösterilere gitmek için hazırlanıyordu. Filistinlilerin topraklarını savunmasında onlarla dayanışma içindeydi” dedi. Eygi’nin kendisine gergin olduğunu ancak iyi hissettiğini ve korkmadığını söylediğini anlatan Sharabati, onun çok cesur bir insan olduğunu vurguladı. Sharabati, Eygi’nin gelecek hafta Batı Şeria’nın güneyinde yer alan El-Halil kentinde Sharabati ailesini ziyaret etmeyi planladığını belirterek, “Ama bu asla olmadı çünkü Eygi öldürüldü” dedi. Eygi ile Seattle’daki bir üniversitede yapılan Filistin’e destek gösterilerinde tanıştığına işaret eden Sharabati, “Ayşe her şeyi kalbinden gelerek yapan, iyi kalpli ve dürüst bir insandı” diye konuştu.
Üzerinde Filistin haritası olan tişörtü kendine Eygi’nin verdiğini belirten Sharabati, “Filistin’i çok severdi. Her zaman Filistinlilerin ve İsrail işgaline karşı direnişlerinin yanında olmak istedi.” görüşünü paylaştı. Sharabati, Eygi’yi asla unutmayacaklarını sözlerine ekledi.
Eygi nasıl öldürüldü?
İsrail askerleri, Cuma günü işgal altındaki Batı Şeria’da barışçıl gösteri sırasında katılımcıların üzerine ateş açmıştı. Filistinlilere destek amacıyla gösteriye katılan ve ABD vatandaşlığı da bulunan Eygi, başından vurularak ağır yaralandı. Filistinlilere ait hastaneye kaldırılan Eygi, tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Eygi, Filistin topraklarının İsrail tarafından işgaline karşı barışçıl ve sivil yöntemlerle Filistinlilere destek veren Uluslararası Dayanışma Hareketi (ISM) gönüllüsü insan hakları aktivistiydi.
2003’te İsrail buldozeri tarafından ezilerek öldürülen ABD vatandaşı Rachel Corrie de aynı harekete mensuptu.
Erdoğan ve Dışişleri’nden açıklamalar
Eygi’nin ölümü tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yankı buldu. Önce Dışişleri Bakanlığı, ardından da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Eygi’nin öldürülmesini lanetleyerek İsrail’in işlediği insanlığa karşı suçların hesabını hukuk önünde vermesi için her platformda çaba göstermeye devam edeceklerini belirtti.
Erdoğan, “İsrail’in Batı Şeria’daki işgal karşıtı sivil bir protestoya karşı yaptığı barbarca müdahaleyi lanetliyor, saldırıda hayatını kaybeden vatandaşımız Ayşenur Ezgi Eygi’ye Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Türkiye olarak, İsrail’in neredeyse bir yıldır devam eden, çoluk çocuk, genç yaşlı demeden 41 bin insanı katlettiği bu işgal ve soykırım politikasının son bulması ve işlediği insanlığa karşı suçların hesabını hukuk önünde vermesi için her platformda çaba göstermeye devam edeceğiz” demişti.
Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada da “Ayşenur Ezgi Eygi adlı vatandaşımızın işgalci İsrail askerleri tarafından öldürüldüğü derin üzüntüyle öğrenilmiştir. Hayatını kaybeden vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Netanyahu Hükümeti tarafından işlenen bu cinayeti lanetliyoruz. İsrail, Filistinlilerin yardımına koşan ve soykırıma karşı barışçıl mücadele veren herkesi yıldırmaya çalışmaktadır. Bu şiddet politikası sonuç vermeyecektir. İnsanlığa karşı suç işleyen İsrail makamları ve onları kayıtsız şartsız destekleyenler, uluslararası mahkemeler önünde mutlaka hesap vereceklerdir” ifadeleri yer almıştı.