Trump hükümetinde görevlendirmek istediği isimleri açıklamayı sürdürüyor. Yeni isimler arasında İsrail yerleşimlerini destekleyen bir papaz, gizli istihbaratları kamuoyuna açıklayan eski istihbarat başkanı ve NATO'ya şüpheyle yaklaşan eski asker var.

ABD’deki Müslüman ve Arap topluluklarının liderleri Gazze’deki savaşı bitireceği umuduyla Donald Trump’ın seçim mitinginde sahneye çıktı, Trump için oy istedi. Peki yeni dönemde nasıl bir Ortadoğu politikası göreceğiz? Şimdiye kadar dışişleri bakanlığı ve ulusal güvenlik danışmanlığı pozisyonları için açıklanan isimlerin ikisi de İsrail’i canı gönülden destekleyen kişiler. Trump’ın belirlediği yeni İsrail büyükelçisi, CIA başkanı ve savunma bakanı kimdir necidir, inceleyelim:

‘Batı Şeria diye bir şey yok’ diyen eski vali İsrail büyükelçisi

Trump’ın İsrail büyükelçisi olarak seçtiği kişi eski Arkansas Valisi Mike Huckabee. Trump’ın yakın müttefiki ve İsrail destekçisi olan Huckabee İsrail’in İran’ın vekil güçlerine karşı çok cepheli savaş yürüttüğü, katı Netanyahu politikaları nedeniyle Gazze’de açlığın ve hastalıkların kol gezdiği bir dönemde bu görevi üstlenecek.

1996-2007 yılları arasında Arkansas valiliği yapan ve aslında Baptist papaz olan Huckabee daha önce denizaşırı ülkelerde ABD diplomatı olarak hiç çalışmadı. Yani bu ilk denizaşırı işi olacak.

Yine de Evanjelik Hıristiyanlar arasında popüler olan İsrail turlarına sıkça katılan Huckabee işgal altındaki Batı Şeria’da bulunan İsrail yerleşimlerini desteklediğini defalarca söylemiş, İsrail’in burayı ilhak etmesini savunmuştu. Hatta bir keresinde “Batı Şeria diye bir yer yok” bile demişti. Oysa Biden yönetiminde Batı Şeria’daki hukuksuzluklar için birtakım yaptırım kararları alınmıştı en azından.

Huckabee’yi “Mike uzun yıllar önemli bir kamu görevlisi, vali ve dini önder oldu. İsrail ve İsrail halkını seviyor, İsrail halkı da onu seviyor. Mike Ortadoğu’ya barış getirmek için yorulmadan çalışacaktır” diye duyurdu Trump.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu da yakın zamanda Batı Şeria’daki yerleşimleri destekleyen Yechiel Leiter’i ABD’ye büyükelçi atadı. İsrail’in aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich pazartesi günü İsrail’in gelecek yıl Batı Şeria’nın bir kısmını ilhak etmesini umduğunu söylemişti. Bu da İsrail yönetiminin Trump’ın ikinci döneminde Filistin topraklarını resmen ilhak için ABD’den onay isteyebileceği ihtimalini gündeme getirdi.

CIA’in başına Clinton’u ifşa eden yetkili

Açıklanan bir diğer isim ABD’nin istihbarat teşkilatı CIA’in başına geçecek kişi; eski Ulusal İstihbarat Başkanı John Ratcliffe. Trump’a sadık bir isim olarak öne çıkan Ratcliffe başkanın ilk döneminde görevini siyasileştirmekle suçlanmıştı.

Ratcliffe, Trump’ın ilk döneminde Hillary Clinton’un 2016’da başkanı Rusya’yla ve Demokratların Ulusal Komitesi’ne düzenlenen siber saldırılarla ilişkilendirmeyi amaçladığına ilişkin istihbarat bilgilerini kamuoyuna açıklamıştı. O zaman Demokratlar Ratcliffe’in bu bilgileri halka duyurmasını eleştirmiş, teyit edilmemiş bu açıklamaların sadece Trump’a faydası olduğunu söylemişti.

Trump, Ratcliffe’i duyururken ABD Başkanı Joe Biden’ın oğlu Hunter’ın dizüstü bilgisayarıyla ilgili gerçekleri söylediği için teşekkür etti. Ratcliffe’in “Amerikalıların anayasal haklarının korkusuz savaşçısı” olacağını söyledi.

Bu arada Ratcliffe zamanında Türkiye’nin F-35 programından çıkarılmasını destekleyen bir mesaj paylaşmış ve “NATO müttefiklerinin Rus sistemlerinden uzaklaşma sözünü baltalayan adımlar hafife alınamaz” demişti.

Ordunun dışladığı Hegseth savunma bakanlığının başına geçecek

Savunma bakanı olarak öne sürülen isim de Fox News yorumcusu Pete Hegseth. Hem Irak hem de Afganistan savaşlarına katılan Hegseth senatonun da onayı olursa “orduda çeşitlilik” konusunda ilerici politikalar izlemekle suçladığı generalleri temizleme sözünü yerine getirmiş olacak.

2021 yılında ordudan ayrılan Hegseth’in savunma bakanı olması “solcu politikalar” izlemekle suçladığı, hem Pasifik hem de Ortadoğu deneyimi olan eski savaş pilotu Genelkurmay Başkanı C.Q. Brown ile çatışabileceği bir ortamın oluşmasına neden olabilir. “The War on Warriors: Behind the Betrayal of the Men Who Keep Us Free” adlı bir kitap kaleme alan Hegseth o kitapta siyahi CQ için “İşi almasının nedeni ten rengi miydi? Yoksa yeteneği mi? Asla bilemeyeceğiz ama hep kuşku duyacağız, ki bu da CQ’ya haksızlık olacaktır. Gerçi ırk kartını başa koyduğu için bunun pek de önemi yok” diye yazmıştı.

NATO’ya şüpheyle yaklaşan Hegseth, Trump kabinesindeki en sürpriz isimlerden biri oldu. Muhalifler Trump’ın bu kararını kınamakta gecikmedi. Mesela Temsilciler Meclisi Silahlı Hizmetler Komitesi’nin en kıdemli üyesi Adam Smith “Savunma Bakanlığı giriş seviyesinde bir pozisyon olmamalı” dedi. Ancak Trump duyurusunda “Pete sert, akıllı ve Önce Amerika ilkesine gerçekten inanan biri. Pete dümende olursa Amerika’nın düşmanları diken üstünde olacak. Ordumuz Yeniden Büyük Olacak ve Amerika Hiç Geri Adım Atmayacak” dedi.

Hegseth’in kitabında NATO ile ilgili eleştirileri de şöyle: “Modası geçmiş, silahları bitmiş, işgal edilmiş ve güçsüz. Son yüz yıldır Avrupa’nın ‘acil durum numarası’ olan Amerika, neden kendini beğenmiş ve etkisiz ulusların geçmişte yapılmış, tek taraflı ve artık geçerliğini yitirmiş savunma anlaşmalarını kabul etsin ki? NATO ülkeleri kendi savunmalarına gerçekten yatırım yapsaydı belki ama yapmıyorlar. Ordularının içini boşaltıp Amerika’dan yardım istiyorlar, sonra da kural kural diye çığrınıyorlar.”

Bu arada Hegseth de Çin’e kafayı takmış isimlerden biri. Katıldığı podcast ve televizyon programlarında Çin’in ABD’yi yenmeye odaklı bir ordu inşa ettiğini savunuyor.

Gelen gideni aratacak gibi… Trump’ın kabinesinde Türkiye’yi terletecek isimler var

Elon Musk muradına erdi: Hükümet Verimliliği Bakanlığı cepte