ABD'de evinde silahlı saldırıda ölen MIT profesörü Nuno Loureiro ile Brown Üniversitesi'nde iki kişinin öldüğü silahlı saldırının şüphelisinin ölü bulunduğu açıklandı.

ABD’de evinde uğradığı silahlı saldırıda ölen MIT profesörü Nuno Loureiro ile Brown Üniversitesi’nde iki kişinin öldüğü silahlı saldırının şüphelisinin ölü bulunduğu açıklandı.

Polis yetkilileri 13 Aralık’ta Brown Üniversitesine yapılan silahlı saldırıya ilişkin basın toplantısı düzenlendi.

Yetkililer üniversitedeki saldırının şüphelisi 48 yaşındaki Portekiz vatandaşı Claudio Neves Valente’nin New Hampshire’da kiraladığı bir depoda ölü bulunduğunu açıkladı.

Valente’nin kendini öldürdüğü bilgisini paylaşan yetkililer şüphelinin Brown Üniversitesinde 2000-2001 yıllarında fizik alanında lisansüstü eğitim gördüğünü aktardı.

Yetkililer Valente’nin 15 Aralık’ta yaşamını yitiren MIT profesörü Nuno Loureiro’nun uğradığı silahlı saldırının da şüphelisi olduğunu, Valente ve Loureiro’nun Portekiz’deki bir üniversitede 1995’te aynı akademik programda yer aldığını kaydetti.

ABD İç Güvenlik Bakanı Kristi Noem, şüphelinin ölü bulunduğunun açıklanmasının ardından ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundan paylaşım yaptı.

Brown Üniversitesi saldırısı şüphelisi Valente’nin 2017’de ABD’ye DV1 programı kapsamında giriş yaptığını ve Yeşil Kart (Green Card) sahibi olduğunu belirten Noem, “Bu iğrenç şahsın ülkemize girmesine izin verilmemeliydi.” ifadesini kullandı.

Kampüste silahlı saldırı

ABD’deki Brown Üniversitesinde silahlı bir saldırgan nedeniyle 13 Aralık’ta yerel saatle akşam saatlerinde kampüste “aktif silahlı saldırgan” alarmı verilmişti.

Providence Belediye Başkanı Brett Smiley, saldırıda 2 kişinin hayatını kaybettiğini, 9 kişinin yaralandığını açıklamıştı.

Yetkililer, silahlı saldırıyla ilgili şüphelinin arandığını bildirmişti.

Massachusetts Institute of Technology (MIT) Profesörü Nuno Loureiro ise 15 Aralık gecesi Massachusetts’in Brookline kasabasındaki evinde silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmişti.

FBI, daha önce yaptığı açıklamada, iki olay arasında bilinen bir bağlantı bulunmadığını ifade etmişti.