ABD Kongresi'nde dört kez konuşan tek yabancı lideri olarak rekor kıran İsrail Başbakanı Netanyahu ordusunun Gazze'de hiç sivil öldürmediğini iddia etti. UCM'yi de hedef alan Netanyahu'nun konuşmasına protestolar damga vurdu.

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu bir kez daha geldi ve Amerikan parlamentosuna hitap etti. Netanyahu Kongre’de ateşli ve gergin bir konuşma yaparak Temsilciler Meclisi salonundaki protestoculara ve Kongre binası dışında toplanan yüzlerce kişiye meydan okudu ve ABD-İsrail ilişkilerinin önemini vurguladı.

Yaklaşık on yıl sonra ABD milletvekillerine yaptığı bu konuşma Hamas’ın İsrail’e düzenlediği ve 1200 kişinin ölümüne yol açan terör saldırısından ve 100 kadar rehinenin hâlâ esir tutulduğuna inanılan Gazze’ye götürülmesinden, ardından İsrail’in başlattığı ve 40 bine yakın Gazzelinin ölümüne neden olan ağır saldırılardan sonraki ilk konuşmaydı.

Netanyahu’nun konuşması kritik bir döneme denk geliyor: ABD kaotik bir seçim yılının ortasında ve Biden yönetimi Hamas tarafından yönetilen Sağlık Bakanlığı’na göre 39 binden fazla insanın öldürüldüğü Gazze’deki savaşı sona erdirebilecek ateşkes anlaşması için müzakerelere devam ediyor.

7 Ekim’i Pearl Harbor’a benzetti

Pearl Harbor saldırısının ardından Başkan Franklin D. Roosevelt’ın ‘Alçaklık Günü’ konuşmasını yaptığı yerde duran Netanyahu “Dostlarım, bugün size bir konuda güvence vermeye geldim. Kazanacağız” dedi. “7 Aralık 1941 ve 11 Eylül 2001 gibi 7 Ekim de sonsuza kadar rezillikle yaşayacak bir gün” diyen Netanyahu sonra şunları ekledi: “Medeniyet güçlerinin zafer kazanması için Amerika ve İsrail birlikte durmalı.”

Netanyahu Gazze’ye saldırılara karşı hem bu bahar üniversite kampüslerinde hem de Kongre Binası dışında yapılan Filistin protestolarına da değindi: “İnanılmaz bir şekilde, İsrail karşıtı protestocuların birçoğu kötülüğün yanında durmayı tercih ediyor. Hamas’ın yanında duruyorlar. Tecavüzcülerin ve katillerin yanında duruyorlar.”

Netanyahu Gazze’de, sivillerin öldürülmesiyle ilgili açıklamaların “yalan” olduğunu öne sürerek “Duyduğunuz tüm yalanlara rağmen Gazze şehir savaşları tarihinde savaşmayan sivillerin savaşanların kayıplarına göre en düşük olduğu yerdir” iddiasında bulundu.

Geçen hafta Refah’a gittiğini ve İsrail ordusu komutanlarıyla görüştüğünü söyleyen Netanyahu burada “kaç sivil öldürüldüğü” sorusuna “bir bombanın şarapnel parçasının Hamas’ın silahlı bir personeline çarptığı ve bu nedenle istemeden iki düzine insanı öldürdüğü tek bir olay dışında hiç sivilin öldürülmediği” şeklinde cevabını aldığını öne sürdü.

Netanyahu’nun, yaklaşık bir saat süren konuşması boyunca her cümlenin sonunda ABD Kongresi üyeleri tarafından ayakta uzun uzun alkışlanması dikkat çekti.

Protestolar

On binlerce Filistinli sivilin ölümüne ve sakat kalmasına neden olan ve bölge nüfusunun tahminen yüzde 90’ını yerinden eden Gazze’deki savaşa karşı protestolar dünyayı ve Kongre salonunu kasıp kavurdu. Temsilciler Meclisi ve Senato’daki yaklaşık 40 Demokrat Netanyahu’nun politikalarına, Gazze’de büyüyen insani krize ve ABD’nin buna verdiği askeri desteğe öfkelenerek konuşmayı boykot etti. İlerici Temsilci Alexandria Ocasio-Cortez, D-N.Y. NBC News’e “O bir savaş suçlusu!” dedi.

Daha sonra Washington’daki protestocuları İran tarafından finanse edilmekle suçlayan Netanyahu, ABD Ulusal İstihbarat Direktörü Avril Haines’in bu ayın başlarında yaptığı bir açıklamada ABD’nin “İran hükümetine bağlı aktörlerin internette aktivist gibi davrandığını, protestoları teşvik etmeye çalıştığını ve hatta protestoculara mali destek sağladığını gözlemlediğini” söylediğini aktardı. Netanyahu protestoculara bir mesajı olduğunu söyledi: “Sizler resmen İran’ın kullanışlı aptalları haline geldiniz.”

Davetçilerine teşekkür, Biden’a övgü: Gururlu bir Siyonist

Kongre’nin İsrail için 14 milyar dolar içeren bir askeri yardım paketini kabul etmesinden üç ay sonra ve ABD Başkanlık Seçimleri yaklaşırken Netanyahu her iki partinin siyasi liderlerine şahsen teşekkür etti.

İsrail Başbakanı kırk yıldır tanıdığı ve son zamanlarda başbakanın savaş stratejisini kamuoyu önünde eleştiren Başkan Joe Biden’ı da övdü. Biden yönetiminin üyeleri arasında da ateşkes görüşmelerinin durması nedeniyle artan bir hayal kırıklığı söz konusuydu. Netanyahu “İsrail’e yarım asırlık dostluğunuz ve kendisinin de dediği gibi ‘gururlu bir Siyonist’ olduğunuz için size teşekkür etmek istiyorum” dedi. “Aslında, ‘gururlu bir İrlandalı-Amerikalı Siyonist’ diyor.”

‘İsrail giderse sırada Amerika var’

Netanyahu ayrıca önümüzdeki yıl Beyaz Saray’a dönmeyi uman eski Başkan Donald Trump’a da teşekkür etti. Başbakan konuşmasının bir bölümünü kendisi ve diğer İsrailli liderler hakkında savaş suçu işledikleri gerekçesiyle tutuklama emri çıkaran Uluslararası Ceza Mahkemesi’ni (UCM) eleştirmeye ayırdı. Bu eylem Biden’ın ve Kongre’deki pek çok kişinin, özellikle de Cumhuriyetçilerin kınamasına neden oldu.

İsrail Başbakanı, UCM’yi iftira atmakla suçlayarak “İsrail’in elini kolunu bağlamaya ve kendimizi savunmamızı engellemeye çalışıyor. Ve eğer İsrail’in eli kolu bağlanırsa sırada Amerika var demektir” dedi.

Netanyahu UCM’nin İsrail’in Filistinli sivilleri kasıtlı olarak hedef aldığı iddiasına karşı çıkarak, İsrail’in hava saldırıları düzenlemeden önce sivilleri tahliye etmeleri konusunda uyardığını söyledi. Ancak NBC News’in Nisan ayında hava saldırılarına ilişkin yaptığı bir araştırma, Filistinlilerin Gazze’nin güneyinde İsrail ordusunun açıkça güvenli bölge olarak belirlediği alanlarda öldürüldüğünü ortaya koydu. NBC News ekipleri 1 Aralık’ta yayınladığı online interaktif haritada İsrail ordusu tarafından tahliye bölgesi olarak tanımlanan bir bölgeyi vuran saldırıların GPS koordinatlarını derledi.

Netanyahu UCM’nin İsrail’i Gazze’deki Filistinlileri kasıtlı olarak aç bırakmaya çalışmakla suçlamasına da karşı çıkarak İsrail’in yardımları engellemediğini, Hamas’ın çaldığını söyledi.

Gazze’ye giden yardımlara İsrail’in bilinçli engeli

Mart ayında Mısır Kızılayı’nın operasyonlardan sorumlu başkanı Muhammad Nuseyr İsrail’i yardımları engellemekle suçlamıştı. Nuseyr, Gazze’ye giden yardımları denetlemekle görevli İsrailli yetkililer ve askerler için “Geçebilecek kamyon sayısını sınırlıyorlar” dedi: “Sorun şu ki, çok gerekli olan bu malzemeyi de geri çeviriyorlar.”

Nuseyr kamyonların, halkın büyük çoğunluğunun yerinden edildiği ve yerel sağlık yetkililerine göre 39 binden fazla kişinin öldürüldüğü Gazze’ye girişini engellediğini söyledi. Bu kamyonlarda oksijen tüpleri, su filtreleri, metal çatallar, reçetesiz satılan ağrı kesiciler ve jeneratörler bulunuyor. Nuseyr NBC News’e verdiği bir röportajda “Eğer yasaklı malzemelerle dolu bir kamyonum varsa tüm kamyonu geri çeviriyorlar” dedi.

Protestolar oturuma damga vurdu, Harris katılmadı

Amerikalı rehinelerin ailelerinden bazıları konuşmaya katıldı ve sonrasında Netanyahu ve Temsilciler Meclisi Başkanı Mike Johnson ile planlanmış bir toplantıları var. Altı Amerikalı rehine ailesi Washington’da ve Netanyahu İsrail’de kalıp sevdiklerini evlerine döndürmeye çalışmak yerine bu ziyareti yaptığı için üzgün olduklarını söylediler.

Aileler perşembe günü Beyaz Saray’da Biden ve Netanyahu ile yapılacak görüşmeyi ABD’nin başbakana savaşı sona erdirecek anlaşmayı önümüzdeki hafta içinde kabul etmesi için baskı yapma şansı olarak gördüklerini belirttiler.

Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in de bu hafta içinde Netanyahu ile Beyaz Saray’da bir araya gelmesi bekleniyor. Cuma sabahı de Netanyahu’nun eski Başkan Trump ile Florida Palm Beach’teki konutu Mar-a-Lago’da bir araya gelmesi planlanıyor.

Demokrat boykotlar, protestolar ve bazı tutuklamalarla ilgili konuşmanın ortasında Kongre’de görevli ilk Filistinli kadın olan ilerici Temsilci Rashida Tlaib Netanyahu’ya üstünde “Savaş suçlusu” ve “Soykırım suçlusu” yazan küçük siyah beyaz bir pankart kaldırdı.

Temsilci Anna Paulina Luna ve daha sonra bir Temsilciler Meclisi güvenlik yetkilisi Tlaib’in pankartını indirmeye çalıştı. Ancak Tlaib konuşma boyunca pankartı kaldırmaya devam etti.

Kongre Polisi muhtemelen bir ateşkes anlaşmasına atıfta bulunan ‘Seal the deal now / Anlaşmayı sonlandır’ yazılı sarı tişörtler giyen üç kişiyi salondan dışarı çıkardı. Bu kişilere fermuarlı kelepçe takıldı ve götürüldüler. Polis, meclisten toplam altı kişinin tutuklandığını söyledi.

Dışarıda Kongre Binası Polisi de protestoculara biber gazı sıktı. Polis 6 Ocak 2021’deki saldırının ardından Kongre Binası’nın etrafına çektiği tel örgülerin aynısını iki gün de gösteriler öncesinde çekmişti.

Yabancı liderler genellikle Başkan’ın resmi davetleriyle eşgüdümlü olarak Kongre’ye hitap eder. Ancak bu olayda Johnson, Mart ayında, Filistin yanlısı protestoların ve bu bahar üniversite kampüslerinde kurulan kampların ortasında Netanyahu’nun milletvekillerine hitap etmesi için kamuoyu önünde baskı yapmaya başlamıştı.

Genel seçimlerden aylar önce yapılan bu davet Cumhuriyetçi Parti’nin İsrail’e verdiği desteğin altını çizdi ve Netanyahu’nun Gazze’deki savaşı ele alış biçimi konusunda bölünmüş olan Demokratların arasını daha da açtı.

Netanyahu’nun yerine yeni seçim yapılması çağrısında bulunan Washington’daki en üst düzey Yahudi Amerikalı olan Senato Çoğunluk Lideri Chuck Schumer daha sonra Johnson ile birlikte resmi davet gönderdi.

Normalde Senato Başkanı olarak böyle bir konuşmaya başkanlık etmesi gereken Harris konuşmaya katılmadı, oturumu yönetmeyi reddetti. Aralarında Senato Başkanı Nancy Pelosi ve Senato’nun iki numaralı lideri Dick Durbin’in de bulunduğu diğer bazı önde gelen Demokratlar da katılmadı. Ortodoks bir Yahudi olan ve Dış İlişkiler Komitesi başkanlığını yürüten emekli Senatör Ben Cardin (D-Md.) ise konuşmayı yönetti.

Johnson salı günü yaptığı açıklamada Harris’in Netanyahu’nun konuşmasını atlamasının “affedilemez” olduğunu ve bunun için “sorumlu tutulması” gerektiğini söyledi. Bu eleştiri her iki meclisteki Cumhuriyetçiler tarafında da yankılandı ancak Donald Trump’ın başkan yardımcısı aday adayı Senatör JD Vance’in konuşmaya katılmaması konusunda benzer bir eleştiri yapılmadı.

Netanyahu konuşmasıyla rekor kırdı

Dün Netanyahu’nun Kongre’de yaptığı dördüncü konuşma, onu tarihteki yabancı liderler arasında Kongre’ye en fazla hitap eden kişi yaptı. İngiltere’nin efsanevi başbakanı Winston Churchill Kongre’ye üç kez hitap etmişti.

Netanyahu Kongre’ye en son yaklaşık on yıl önce, Mart 2015’te benzer bir siyasi durumda hitap etmişti. Dönemin Meclis Başkanı Cumhuriyetçi John Boehner Başkan Barack Obama’ya danışmadan Netanyahu’yu İran’dan gelen tehditler konusunda Kongre’ye hitap etmesi için davet etmişti. Beyaz Saray bunu diplomatik protokolün ihlali olarak değerlendirmişti.

Dış İlişkiler Komitesi’nin en üst düzey Demokrat üyesi New York Temsilcisi Greg Meeks bunun Netanyahu’nun 2015’teki konuşmasına “biraz benzediğini” söyledi. “Bu politik gibi görünüyor; Boehner’in yaptığı şey etkilemeye çalışmak gibi görünüyordu… o zaman da politik bir dönemdi.”

ABD Kongre Binası Polisi dünkü konuşmanın “çok sayıda göstericiyi” çekebileceği uyarısında bulundu.

X’te yemin töreninin bir videosunu paylaşan Komiser Yardımcısı Kaz Daughtry’ye göre, Kongre Binası Polisi protestolar için güvenlik önlemlerini arttırdığını ve bu hafta Washington’daki etkinliklerin denetlenmesine yardımcı olmak üzere 200’den fazla New York polisinin yemin ettiğini söyledi.

Kongre Polisi salı günü 200’den fazla Barış İçin Yahudi Sesi protestocusunun Temsilciler Meclisi ofis binalarından birinde gösteri yaptıktan ve Filistin yanlısı sloganlar attıktan sonra tutuklandığını bildirdi.

İsrail’in Mossad ve Shin Bet gibi güvenlik kurumlarında ve İsrailli şirketlerde çalışmış iki düzineden fazla eski üst düzey yetkili de Netanyahu’nun Kongre önünde konuşmasına karşı olduklarını dile getirdi. Kongre liderlerine hitaben yazılan ve Salı günü NBC News tarafından ele geçirilen bir mektupta, Netanyahu’nun ziyaretinin ABD ve İsrail’in ortak hedeflerine vereceği “zarar” konusunda “ciddi endişeleri” olduğu belirtiliyor. Mektubu imzalayanlar arasında eski Mossad Direktörü Tamir Pardo, eski Savunma Bakanı Moshe Ya’alon ve İsrail Savunma Kuvvetleri eski Genelkurmay Başkanı Dan Halutz gibi Netanyahu’nun liderliği altında çalışmış isimler de bulunuyor.

Bu arada Biden yönetimi İsrail ile Hamas arasında bir ateşkes anlaşmasına varılması için perde arkasında çalışmaya devam etti. Dışişleri Bakanı Antony Blinken geçen hafta sonunda müzakerecilerin “hedef çizgisine doğru ilerlediklerini” söyleyerek iyimserliğini ifade etmişti.

Netanyahu ABD'de: Hem Biden hem Trump'la görüşecek, bir ilke imza atacakNetanyahu ABD’de: Hem Biden hem Trump’la görüşecek, bir ilke imza atacak

Komplo teorisi sevenler buraya: İsrail ordusunun gizli ‘8200’ adlı birimini tanıyor musunuz?