İsrail'in Gazze Şeridi'nde devam ettiği saldırıları dünyanın dört bir yanından gelen tepkilere rağmen devam ederken Pakistan hükümeti, İsrail Başbakanı Netanyahu'yu 'terörist' ilan etti.

Pakistan hükümeti, sağcı protestocuların baskısı altında Cuma günü İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yu terörist ilan etti ve liderin Filistinlilere karşı işlediği iddia edilen savaş suçlarından dolayı adalet önüne çıkarılmasını talep etti.

Başbakan Şahbaz Şerif’in siyasi ve kamu işleri danışmanı Rana Sanaullah tarafından yapılan açıklama, İslamcı bir siyasi parti olan Tahrik-i Lebbeyk Pakistan Partisi (TLP) ile başkent İslamabad’ın dışındaki önemli bir yolda günlerdir süren oturma eylemini sona erdirmek için yapılan anlaşmanın bir parçasıydı.

Binlerce TLP destekçisi geçen cumartesi günü İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını kınamak üzere başkent yakınlarında bir miting düzenledi. Protestocular hükümetten Netanyahu’yu terörist ilan etmesini, İsrail ürünlerini boykot etmesini ve Filistinlilere yardım göndermesini talep etti.

Mitingin ardından birçok kişi İslamabad’ı komşu garnizon şehri Rawalpindi’ye bağlayan işlek bir kavşakta oturma eylemine devam etti ve bu durum yolcular için ciddi bir kesintiye neden oldu.

Radikal İslamcı TLP’nin 2021 yılında İslamabad’daki protestolarından bir kare. / Fotoğraf: AA

 

‘Netanyahu bir teröristtir ve savaş suçu işlemiştir’

Sanaullah “Netanyahu bir teröristtir ve savaş suçu işlemiştir” diyerek TLP’nin önemli bir talebini kabul etti. Danışman, TLP liderleri ve Enformasyon Bakanı Attaullah Tarar ile birlikte İslamabad’da bir basın toplantısı düzenledi.

Başbakan Şerif’in en üst düzey yardımcısı Sanaullah yaptığı açıklamada, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun yargılanmasını talep etti. Sanaullah “Bu zalimliği (İsrail’in Gazze’deki eylemlerini), İsrail’i ve buna karışan tüm güçleri tüm kalbimizle kınıyoruz” dedi.

Radikal İslamcı Tahrik-i Lebbeyk Pakistan Partisi, halkı kışkırtarak hükümeti zor durumda bırakma konusunda geçmişte de aktif rol oynadı. 2017 yılında binlerce TLP destekçisi, milletvekillerinin yemin töreninde yapılan bir değişikliğe karşı yaklaşık üç hafta süren bir oturma eylemi düzenleyerek başkenti felç etmişti.

Pakistan’ın tanımadığı bir devlet olan İsrail ile diplomatik ya da ticari bağları bulunmuyor. Pakistan 1967 öncesi sınırlara dayalı bitişik bir Filistin devletinin kurulmasını destekliyor.

Rana Sanaullah “Sadece İsrail’i değil, onunla ilgili tüm ürünleri ve bu zulme doğrudan ya da dolaylı olarak karışan ya da bu güçlere yardım eden şirketleri boykot edeceğiz” dedi. Hükümet hangi ürünlerin İsrail’le bağlantısı olduğunu araştırmak üzere bir komite kuracağını da duyurdu.

Hükümet ayrıca TLP’ye ay sonuna kadar Filistinliler için bin tondan fazla yardım malzemesi göndereceği sözünü verdi. Pakistan geçen yılın Ekim ayından bu yana Gazze’ye dokuz insani yardım sevkiyatı gerçekleştirdi.

7 Ekim sonrası Gazze: Neler yaşandı?

Gazze’de savaş, Hamas öncülüğündeki Filistinli örgütlerin 7 Ekim’de İsrail’in güneyine düzenlediği ve çoğu sivil binden fazla kişinin ölümü, 5 bin 132 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan saldırının ardından patlak verdi. Militanlar ayrıca yaklaşık 250 rehine ele geçirdi; İsrail’in tahminlerine göre bunlardan 128’i Gazze’de kaldı, 36’sı öldü.

Gazze’de Hamas’a bağlı Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail’in askeri misillemesi çoğu sivil ve birçoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 38 bin kişinin ölümüne neden olurken, İsrail kuşatması korkunç gıda kıtlığı ve kıtlık tehdidini de beraberinde getirdi. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

Filistin Eğitim ve Yüksek Öğretim Bakanlığı, İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılara başladığı 7 Ekim’den bu yana Gazze ve Batı Şeria’da 9 bin 241 öğrencinin yaşamını yitirdiğini bildirdi.

İsrail ordusu ise Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere en az 580 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023’te dört günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan ‘insani ara’da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı.

Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında en az 400 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ordusu ve Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten beri yaşanan çatışmalarda en az 300 Hizbullah mensubu ve 50’den fazla Lübnanlı sivil, 40’ı aşkın Filistinli örgüt mensubu ile 6 İsrailli sivil ve 11 asker öldü.

Soykırım davası ve savaş suçları

Cuma günü Dünya Mahkemesi olarak da bilinen Uluslararası Adalet Divanı (UAD), İsrail’in Filistin topraklarındaki yerleşim politikalarının ve doğal kaynakları sömürmesinin uluslararası hukuku ihlal ettiğini ilan etti.

Güney Afrika, Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan BM’ye bağlı mahkemede İsrail’e karşı bir soykırım davası yürütüyor. Mahkeme, İsrail’in Gazze’deki eylemlerini soykırım olarak tanımayı reddetti ancak İsrail’e Gazze Şeridi’nin bazı bölgelerinde askeri eylemlerini durdurması ve Filistinlilere daha fazla zarar verebilecek eylemlerden kaçınması çağrısında bulundu.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han da Başbakan Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın yanı sıra üç Hamas lideri hakkında savaş suçu ve insanlığa karşı suç işledikleri iddiasıyla tutuklama emri çıkarılmasını talep etti.

İsrail meclisi Filistin devletinin varlığına karşı çıkan tasarıyı onayladı

İsrail Savunma Bakanı’ndan çağrı: Netanyahu dahil herkes sorgulanmalı