Pakistan’ın geçen yıl güven oylamasıyla düşen eski Başbakanı İmran Han, başbakanlığı döneminde aldığı hediyeleri yasalar uyarınca Toshakana adı verilen departmana bildirmekle yükümlü olmasına rağmen bildirmediği gerekçesiyle tutuklandı ve üç yıl hapis cezasına çarptırıldı. Han’ın o dönemde yabancı devlet yetkililerinden aldığı hediyelerin toplam bedelinin 500 bin dolar civarında olduğu öne sürülüyor.
Eski başbakan ise bu suçlamaları kabul etmeyerek yüksek mahkemeye itirazda bulundu. Han’ın avukatı tarafından mahkemeye sunulan dilekçede, kararı almadan bir gün önce savunmanın tanık listesini reddettiği belirtildi ve bu durum, ‘adalete büyük bir saygısızlık ve adil yargılamanın yüzüne atılmış bir tokat’ olarak nitelendirildi.
Öte yandan ülkenin Seçim Komisyonu, Han’ın beş yıl boyunca siyaset yapmasını önleyecek bir karar aldı. Han’ın danışmanlarından Sayid Buhari, seçim komisyonunun bu kararının ‘çok erken alındığını’ söyleyerek, “Hükümet Han’ı Pakistan’ın siyasi sahnesinden silmeye çalışıyor” şeklinde bir tweet attı. Buhari’ye göre Başbakan Şahbaz Şerif öncülüğündeki hükümet, seçim öncesinde Han’ı ‘anlamsız’ davalarla boğmayı amaçlıyor.
Tutuklanmasından bir gün ce BBC’ye demeç veren Han, üstüne gelinmesindeki temel sebebin hükümetin, PTI’nin yeniden kazanacağının farkında olmasından kaynaklandığını dile getirerek, “Bu yüzden demokrasimizi parçalıyorlar” dedi.
Han’ın defalarca çağrılmasına ve tutuklama kararına rağmen duruşmalara katılmayı reddetmesi üzerine dava sürecini uzatan mahkeme, kararı bozmadığı takdirde Han’ın gelecek seçimlere katılması mümkün olmayacak. Ancak Han’ın tutuklanmasına verilen tepkiler, ilk tutuklandığı zamanki tepkilerden çok farklı oldu.
İlkinde halk sokaklara dökülerek protestolar düzenlerken, bu seferki tutuklamada sessiz kalınması konusunda AFP haber ajansına konuşan köşe yazarı Usama Hilji, “Bu sessizliğin sebebi ilk tutuklamanın ardından PTI çalışanlarına yönelik son gaz devam eden baskılardı. İmran Han’ın mayıs ayında tutuklanmasının ardından PTI çalışanlarının tutuklanması ve koalisyon hükümeti tarafından aceleyle çıkarılan acımasız yasalar, Pakistan vatandaşları üzerinde caydırıcı bir etki yarattı” dedi.
Seçim süreci sallantıda
Öte yandan ülkenin bir diğer sorunu da hükümetin seçimler öncesinde yeni bir nüfus sayımı yapıp yeni seçim bölgesi sınırlarını çizmek istemesi. Bu işlemlerin yaklaşık dört ay sürmesi beklendiğinden halk, seçimlerin ertelenebileceğinden endişe ediyor.
Biraz önce de bahsettiğimiz üzere Han’ın partisi, Şerif’in iktidardaki koalisyonunun, Han’ın popülerliğinden korktuğu için seçimlerden olabildiğince kaçmaya çalıştığını iddia ediyor. Şerif’in görev süresi 12 Ağustos’ta sona eriyor. Şerif görev süresinin bitmesine üç gün kala, dün gece parlamentoyu feshetti. Bu hareketi, seçimler yapılana kadar en fazla 90 gün geçici hükümetin başa geçmesi takip edecek.
Hükümet, süreci uzattığı iddialarını reddederek, seçimin nüfus sayımına görev yapılmasının anayasal bir gereklilik olduğunu söylüyor. Ne var ki Seçim Komisyonu’nun eski üst düzey yetkililerinden Dilshad, Reuters’a verdiği demeçte, nüfus sayımı yapılırsa normal şartlarda en geç kasımda yapılması gereken seçimlerin birkaç ay daha ertelenebileceğini söylüyor.
Tanınmış bir anayasacı olan Muhammed Zafarullah Han ise, sürecin uzatılmasının ‘anayasanın ruhuna aykırı olduğunu’ ve ‘hem siyasi hem de etik açıdan yanlış’ olduğunu dile getirdi. Eski bir senatör olan Mustafa Nawaz Kokar ise seçimleri erteleme hamlesinin, iktidardaki koalisyonun seçim beklentileri konusundaki güvensizliğinden kaynaklandığını söylüyor.
Kokar, “Bel büken enflasyon, İmran Han’ın popülerliğini artırdı. Dikkat etmeleri gereken şey, seçimler ertelendiğinde kendi siyasi önemlerinin önemli ölçüde azalacağı ve güvenlik kurumlarının seçimlerin yapılması zorunluluğunu tamamen ortadan kaldırabileceğidir” dedi.