Finlandiya'nın mevcut Başbakanı Sanna Marin, parlamento seçimlerinde üçüncü sırada yer alarak hüsrana uğrayan Sosyal Demokrat Parti'nin (SDP) liderliğinden istifa edeceğini duyurdu.

Finlandiya’da pazar günü yapılan parlamento seçimlerinde Petteri Orpo liderliğindeki muhafazakar Ulusal Koalisyon Partisi (NCP) oyların yüzde 20,8’ini alarak kazanırken, ikinci sırada sağcı Finler Partisi yer aldı. Mevcut Başbakan Sanna Marin’in partisi Sosyal Demokratlar ise yüzde 19,9 ile üçüncü oldu. Finlandiya’da seçimleri lider tamamlayan parti, hükümeti kurmak için önceliğe sahip olduğundan, şimdi avantaj NCP’de.

Dünyanın en genç başbakanı unvanını taşıyan Marin, bu sonucun ardından partinin liderliğinden eylül ayında yapılacak parti kongresinde istifa edeceğini duyurdu. Kariyerine milletvekili olarak devam edeceğini belirten Marin, seçim sonucu sayesinde hayatında yeni bir sayfa açma fırsatı bulduğunu söyledi.

Finlandiya resmen NATO’da: NATO-Rusya kara sınırı iki katına çıktı

Sanna Marin’in çalkantılarla geçen başbakanlık dönemi

37 yaşındaki Marin, 2019 yılında Finlandiya’da başbakanlık yarışını kazanarak, dünyanın en genç başbakanı oldu. Başbakanlığı sürecinde Covid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi iki büyük krizle karşı karşıya kalan Marin, bu süreci çok büyük bir hasar almadan yürütmeyi başardı.

Başbakanlık görevi boyunca sosyal yaşantısından taviz vermeyen Marin, bundan dolayı da sık sık manşetlerde adından söz ettirdi. Arkadaşlarıyla içki içip dans ettiği bir partide çekilen fotoğraf ve videolarının ortaya çıkmasının ardından Marin, özür dilemek ve uyuşturucu testi yaptırmak zorunda kaldı.

Bunlara rağmen yılmayan Marin, başbakan da olsa eğlenmeye hakkı olduğunu savundu. Eleştirmenler Marin’in davranışlarını zaman zaman makamına uygun bulmasa da aralık ayında Gelsingin Sanomat gazetesinin yaptığı bir kamuoyu araştırmasına katılanların yüzde 64’ü, genç başbakanın ‘çok iyi’ ya da ‘yeterli’ ölçüde başarılı bir iş çıkardığını düşünüyor.

Ne var ki resesyon beklentisi, enflasyonun yükselmesi ve muhalefet liderlerinin hükümetin aşırı borçlandığı ve kamu harcamalarının şişirildiği yönündeki suçlamaları Marin’in önüne taş koydu.