Politico yazarı Cook, 'Türk Dostu' olarak bilinen ve Türk hükümetiyle bağları mercek altına alınan New York Belediye Başkanı Adams'ın "Türk lobiciliği kurbanı olduğunu" yazdı. Adams şimdi de cinsel saldırı suçlamasıyla karşı karşıya.

New York Belediye Başkanı Adams’ın Türk hükümetiyle ilişkileri dolayısıyla soruşturulması ABD gündemindeki yerini koruyor.  Bu vesileyle bir yazı yayımlayan ABD’nin önde gelen gazetecilik kuruluşu Politico, Adams’ın Türkiye’nin lobicilik faaliyetlerinin kurbanı olduğunu yazdı. Yazıda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’deki belediyelerin “iş yapma” biçimini bunların yasadışı olduğu New York’a kadar uzatmak istediği ileri sürüldü.

Türk hükümetiyle bağları araştırılan New York Belediye Başkanı Eric Adams şimdi cinsel saldırı suçlamasıyla da karşı karşıya. İsmi açıklanmayan bir kadın 1993 yılında New York Belediyesi’nde birlikte çalıştıkları dönemde Adams’ı kendisine cinsel saldırıda bulunmakla suçlayarak mahkemeye başvurdu,  New York Belediye Başkanı suçlamayı reddetti.

Cinsel saldırı davası New York Belediye Başkanı Adams’ın 2021 seçim kampanyasında paravan bağışçıları olduğu iddiası ve bunun FBI ajanlarınca soruşturulması sırasında gündeme geldi. ABD’nin önde gelen kuruluşlarından Politico Adams’ın Türkiye’nin lobicilik faaliyetlerinin kurbanı olduğunu yazdı. Yazıya göre Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Türkiye’deki belediyelerin “iş yapma” biçimini ABD’de yasadışı olmasına rağmen New York’a kadar uzatmak istiyor.

Sürenin dolmasına saatler kala gelen başvuru

Üç sayfalık dosyada iddia edilen saldırının ayrıntıları yer almıyor. Dosyada New York Belediye Başkanı polis memuru olarak görev yaptığı 1993 yılında ismi açıklanmayan kadına cinsel saldırıda bulunmakla suçlanıyor. Davayla ilgili dikkat çeken bir husus da başvurunun New York eyaletinde cinsel saldırıya maruz kalan kadınların adalet arayışında zaman aşımına takılmasını engellemek için bir yıllığına çıkarılan “Hayatta Kalan Yetişkinler Yasasının” süresinin dolması öncesinde gelmesi. Yasa aralarında eski Başkan Donald Trump, şarkıcı Sean Combs ve aktör Russell Brand’e karşı açılanlar dahil 2 bin 500’den fazla şikayet ve davaya yol açmıştı. Adams yasa süresinin dolmasına neredeyse saatler kala yapılan başvurunun sahibini tanımadığını öne sürdü.  ABD’nin önde gelen haber kanallarından CBS News’a konuşan Adams suçlamayı reddederek ismi açıklanmayan kadınla “tanıştığını bile hatırlamadığını” belirtti. New York Belediye Başkanı “Söz konusu olay kesinlikle yaşanmadı. Bu kişinin kim olduğunu, onunla tanıştığımı hatırlamıyorum. Hayatımı insanları koruyarak geçirdim” dedi.

Şikayetçi kadın Adams’tan bu gerekçeyle beş milyon dolar tazminat isteyor. Dilekçede New York emniyetinin transit bürosu ve New York Polis Departmanı Muhafızları Derneği de davalı olarak gösteriliyor. Cinsel saldırı davası Adams’ın 2021’deki belediye başkanlığı seçimi kampanyasının finansmanının FBI tarafından soruşturulduğu döneme denk geldi. FBI ay başında Adams’ın dairesine baskın düzenlemiş ve iki telefon ile bir tablet bilgisayara elkoymuştu. Soruşturmada New York Belediye Başkanı’nın Türkiye ile bağlantılı şirketlerden yasadışı bağış aldığı iddiası araştırılıyor. Adams’ın bu bağışlar karşılığında Türkevi’nin açılmasını öne çektiği iddia ediliyor. Demokrat Partili Adams siyasete girmeden önce New York polis departmanında üst düzey polis görevlisiydi. New York Belediye Başkanı olmadan önce de New York eyalet senatörü ve Brooklyn ilçe belediye başkanı olarak görev yaptı.

‘Erdoğan sistemini New York’a kadar uzatmak istiyor’

ABD Adams’a yönelik suçlamalarla çalkalanırken, önde gelen yayın kuruluşlarından Politico, Steven A. Cook imzalı bir makale yayınladı. Manşette yer alan makalede Türkiye’nin ABD’de yürütmek istediği “lobicilik” faaliyetlerine ve geçmiş bağlarına dikkat çekildi. Cook “Türkiye’nin Eric Adams Skandalı’nın Merkezinde Olmasına Neden Şaşırmadım?” başlıklı yazısında “Ülkeyi ABD nüfuzuna bu kadar aç kılan şey nedir?” diye sorduğu sorulara tarihsel bağlamda cevap vermeye çalıştı. FBI ve Manhattan savcılarının Türk hükümetiyle bağlantısı olduğundan şüphelenilen Brooklyn’deki bir inşaat şirketinin Adams’ın 2021’deki Belediye Başkanlığı yarışına fon sağlamak için paravan bağışçı kullanıp kullanmadığını araştırdığını hatırlatan Cook bunu “ABD’nin alışık olduğu klasik bir seçim hilesi” olarak nitelendirdi. Amerikalı politikacıların yabancı hükümetlerle ilişkilerinin ortaya çıkmasının duyulmamış şey olmadığını yazan Cook örnek olarak da Robert Menendez, Michael Flynn, ve Jean Schmidt vakalarını gösterdi.

Cook “Türkiye’yi ilgilendiren bu siyasi skandalların çoğu şahsi itibarlarını zedeleyip makamlarının itibarını sarsan Amerikalı politikacıların hatasıdır, ancak burada başka bir şeyler oluyor. ABD siyasi sistemiyle ilgili tüm deneyimlerine rağmen Türk liderler Amerika Birleşik Devletleri’nde siyasetin Türkiye’deki gibi işlediğine inanıyor” diye yazdı. Cook oyunu kendi kurallarına göre oynayan ABD’li birkaç politikacının Türkiye’nin bu içgörüsünü haklı çıkardığını vurguladı.

Bu politikacılara örnek olarak da yukarıda sıraladığımız isimleri veren Cook, Donald Trump’ın döneminde Ulusal Güvenlik Danışmanı olan Michael Flynn’in 2019 yılında Türkiye hükümetinin gizli ajanı olarak hareket etmekle suçlandığını anımsattı. 2009-2011 yılları arasında Türk Amerikan Hukuki Savunma Fonu’ndan (TALDF) yaklaşık 600 bin dolar para alan ve etik soruşturma sonrasında parayı geri ödemek zorunda kalan eski Ohio Cumhuriyetçi Temsilcisi Jean Schmidt’e de değindi. Cook’un verdiği isimler arasında yer alan ve Türkiye’ye F-16 satışına karşı çıkmasıyla tanınan Robert Menendez ise önceki aylarda rüşvet aldığı iddiasıyla gündeme gelmişti.

“Türkiye’nin liderleri Ankara’da olanın Washington’da ve şimdi de New York’ta da geçerli olduğuna inanıyor” denen yazıda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Halkbank davasını “ortadan kaldırmaya yönelik çabaları” ve Fethullah Gülen’in iadesine dair diplomatik hamleleri anımsatıldı. Cook, Türkiye’nin ABD’de nüfuz sahibi olma iştahının kabarmasının sebebi olarak da Erdoğan’ın itibarını zedeleyecek konularda etki alanını geliştirmek istemesini gösterdi.

Cook yazısında “Türkiye’nin Beyaz Saray’ın karar alma süreçlerine müdahale etme yolları ABD’de adalet sisteminin nasıl çalıştığına dair bir yanlış algı ortaya koyuyor; ancak bu tür küçük vakalar da bazı politikacıları tuzağa düşürüyor. Belediye Başkanı Adams bunlardan biri. Yolsuzluk olsun, lobicilik olsun… Erdoğan ve danışmanları ülkesindeki iş yapma biçimlerini buradaki belediyelere empoze etti. Erdoğan’ın ülkesindeki gücü inşaat sektörü üzerinden yürütülüyor. Görünüşe göre bu sistemi New York’a kadar genişletmek istiyor” dedi.

 

Adams soruşturması genişliyor: THY’nin eski New York müdürünün evine baskın