Putin'in iki günlük Azerbaycan ziyareti, Bakü'nün BRICS üyeliği başvurusuyla sonuçlandı. Bakü, son zamanlarda Batı'ya karşı hızlı bir genişleme gösteren BRICS'in şimdilik son adresi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in iki günlük gezisinin hemen ardından Azerbaycan, gelişmekte olan ülkelerden oluşan BRICS’e üye olmak için başvuruda bulundu. Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı tarafından duyurulan katılım başvurusu, bloğun geniş çaplı genişlemesinin son ayağı da oldu.

BRICS’in sosyal medya hesabından pazartesi akşamı yapılan açıklamada, Azerbaycan’ın birliğe resmi başvuruda bulunduğu duyuruldu. Temmuz ayında yapılan BRICS 10. Parlamento Forumu’na katılan Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova, ülkesinin birliğe katılma isteğini duyurmuştu.

BRICS genişlemesi hız kazandı

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) dağılmasıyla beraber Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) lideri olduğu tek kutuplu düzen, her geçen gün daha da uzaklaşılan bir durum olmaya devam ediyor. Özellikle Washington liderliğindeki tek kutuplu düzenden yaka silken Küresel Güney ülkelerinin daha da bağımsız davranmaya başladığı diplomasi arenası, bunun kanıtlarından biri. Bu durum, Batı’ya karşı bir blok olarak bundan 15 yıl evvel 2009 yılında kurulan BRICS’e de yansıdı. Kurulduğundan bu yana neredeyse hiçbir genişleme kaydedemeyen BRICS bünyesine sadece Güney Afrika Cumhuriyeti’ni katmayı başarmıştı. Yani Güney Afrika Cumhuriyeti’nin katılımıyla BRICS, kurucularıyla beraber 5 üyeye ulaşmıştı: Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika Cumhuriyeti. Ancak özellikle 2024 yılı BRICS için epey büyük bir atılım oldu.

İran, Mısır, Etiyopya ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Ocak ayında örgüte üye oldu. Türkiye katılım arzusunu dile getirmeye devam ederken Suudi Arabistan da “düşünen” tarafta yer alıyor. Son somut adım ise Bakü’nün.

‘Moskova giderek Bakü’ye bağımlı hale geliyor’

BRICS, halihazırda dünyanın en büyük petrol üreticilerinden bazılarını içeriyor ve dünya gayri safi yurtiçi hasılasının (GSYH) dörtte birinden fazlasını oluşturuyor. Üyeleri Rusya ve İran, Moskova’nın Ukrayna savaşı ve İran’ın bölgesel politikaları nedeniyle Batı ile ilişkilerini kopma noktasına getirdi. Pazartesi günü Putin ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev arasında gerçekleşen görüşmede iş ilişkileri gündemin üst sıralarında yer alırken, Aliyev iki ülke arasındaki taşımacılığın artırılması için 120 milyon dolar ayrıldığını açıkladı.

AP’ye konuşan siyaset bilimci Zardusht Alizade’ye göre Putin, Moskova’ya uygulanan yaptırımlar nedeniyle küresel pazarlara erişim için Azerbaycan gibi ülkelere giderek daha fazla bağımlı hale geliyor. Alizade, Azerbaycan için Moskova’nın iyi niyetini korumanın, komşu Ermenistan’la yaşanan gerginlikler karşısında ulusal güvenlik açısından önemli olduğunu söyledi. Rusya, SSCB’nin çöküşünden bu yana Ermenistan’ın uzun süredir müttefikiydi. Ancak iki ülke arasındaki ilişkiler, Azerbaycan ordusunun Karabağ bölgesinin kontrolünü ele geçirerek otuz yıllık etnik Ermeni ayrılıkçı yönetimine son verdiği Eylül 2023’ten bu yana kriz durumunda.

Çünkü Ermenistan’a göre bölgedeki Rus barış güçleri Azerbaycan’ın saldırısını durdurmadı. Bunu da Bakü’nün çıkarlarını korumak için yaptı. Ermenistan’da askeri üssü bulunan Moskova ise Erivan’ın bu iddialarını yalanlıyor, askerlerinin müdahale etme yetkisinin olmadığını savunuyor. Bu da Ermenistan’ın yüzünü Batı’ya dönmesine neden oldu. Ervian, Putin için tutuklama emri çıkartan Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) taraf olduğu gibi kendisine Avrupa Birliği (AB) yolunu da açmış oldu.

Erivan’ı Batı’ya bırakmaya razı da değil

Ancak ilişkiler ne kadar gergin de olsa, Putin Ermenistan’ı tamamen Batı’ya kaptırmaya razı değil. Haliyle Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki normalleşme sürecinde etkin bir rol oynamak istiyor. Bu nedenle Putin, Bakü ziyaretinden sonra Erivan ile de görüştü. Putin ve Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın bugün telefon görüşmesinde Azerbaycan-Ermenistan ilişkilerinin normalleşmesini ele aldığı belirtildi. Kremlin’den yapılan açıklamada, görüşme sırasında, Vladimir Putin’in Bakü’ye gerçekleştirdiği ziyareti sırasında Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile yaptığı görüşmeler bağlamında, Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinin normalleştirilmesine ilişkin konuların değerlendirildiği ifade edildi.

Rus liderinin, Ermenistan ve Azerbaycan’a bir barış anlaşmasının hazırlanması, sınırın belirlenmesi ve çizilmesi sürecinin ilerletilmesi ve ayrıca ulaşım ve lojistik bağlarının önündeki engellerin kaldırılması konularında daha fazla yardımcı olmaya hazır olduklarını bir kez daha dile getirdi. İkili gündeme ilişkin görüş alışverişi sırasında da ticari ve ekonomik işbirliğindeki olumlu dinamiklerin vurgulandığı aktarıldı.

BRICS nedir?

Üyeleri Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın İngilizce isimlerinin ilk harflerinden oluşan BRICS, 2001’de dönemin Goldman Sachs’ın baş ekonomisti Jim O’Neill tarafından kaleme alınan ve Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’in büyüme potansiyellerini değerlendiren bir araştırma makalesinden ilham alarak kuruldu. İlk etapta Güney Afrika’nın üye olmadığı grup, 2009’da ABD ve Batılı müttefiklerin dünya düzeni hegemonyasına karşı bir platform oluşturmak amacıyla, Rusya’nın girişimiyle kuruldu.

Ekonomik nüfuz ve nüfus olarak BRICS’in en küçük üyesi olan Güney Afrika, ilk genişleme sürecinde 2011’de gruba katıldı. Grup, Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Bankası ya da Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) gibi bir uluslararası bir örgüt değil. Üye ulusların dönüşümlü olarak başkanlığını üstlendiği grubun devlet ve hükümet başkanları yılda bir kez bir araya geliyor.

Oy birliği ile karar alan grubun bütün üyeleri dünyanın en gelişmiş ekonomilerinden oluşan G20 grubunun da üyesi. Grup, jeopolitik konuların yanı sıra, ekonomik işbirliği, çok taraflı ticaret ve kalkınmayı arttırmaya odaklanıyor.

Fidan üyeliğe olumlu bakmıştı: İşte beş soruda BRICS