Sudan’ın fiili lideri Abdülfettah El Burhan liderliğindeki ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (RSF) arasında 15 Nisan’da başlayan çatışmalarda onuncu güne girmiş bulunuyoruz. 423 kişinin hayatını kaybettiği, yaklaşık 3 bin 700 kişinin yaralandığı çatışmalarda ramazan bayramı sebebiyle ateşkes ilan edilse de hem ordunun hem de RSF’nin bu ateşkese uymadığı görüldü. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, karışık bölgede gece yarısından itibaren 72 saatlik ateşkes ilan edildiğini açıkladı.
Öte yandan dün gün içerisinde Sudanlı bir diplomat, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ordunun başındaki El Burhan ve RSF’nin başındaki Muhammed Hamdan Dagalo ile yaptığı telefon görüşmelerinde, çatışmaların sona ermesi için arabuluculuk teklifinde bulunduğunu söyledi.
Ancak kaynakların aktarımına göre El Burhan, RSF başkent Hartum’dan çekilmediği müddetçe müzakere masasına oturmayacağını söyleyerek teklifi reddetti. Dagalo da önceki günlerde Sky News Arabia’ya verdiği demeçte El Burhan ile müzakereyi reddetmekle beraber ordunun ‘saygın üyeleri’ ile masaya oturabileceğini söylemişti.
Alıp veremedikleri ne?
Sudan’ın eski lideri Ömer El Beşir’i indirmek için 2019’da işbirliği yapan ülkenin fiilen devlet başkanı General Albulfettah El Burhan ile ‘Hemedi’ olarak da bilinen RSF’in lideri Muhammed Hamdan Dagalo’yu karşı karşıya getiren ise farklı ideolojilere sahip olmaları değil, tamamen iktidar savaşı.
El Beşir’i indirdikten sonra ülkeyi kimin yöneteceğine dair bir bilinmezliğe düşen ülkede önce Askeri Geçiş Konseyi kurulmuş, uluslararası arenadan tepkiler yükselince de bunun yerine sivillerin de söz sahibi olduğu Egemen Konsey getirilmişti. Ancak El Burhan 2021’de yaptığı darbe ile iktidarı ele geçirdi ve ülkenin deneyimlediği bu kısacık demokrasi denemesi rayından çıktı.
Dagalo’nun çatışma çıkarma isteği de aslında 100 bin kişilik RSF’nin orduya katılmasının istenmesi, Dagalo böyle bir karara karşı çıkarak ordu içinde hâlâ demokrasi karşıtı kişilerin olduğunu belirtiyor.