Hamas'ın savaşa evrilen operasyonu ardından Suudi Arabistan'ın İsrail'le normalleşme görüşmelerini durdurduğu iddiası gündeme geldi.

“Suudi Arabistan’la tarihi barışın eşiğindeyiz.” Bu sözler, geçtiğimiz ay Amerika birleşik Devletleri’nin (ABD) New York şehrinde düzenlenen Birleşmiş Milletler’in 78’inci Genel Kurul toplantısında konuşan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’ya aitti.

Bölgenin geri kalan ülkeleri tarafından tepkiyle karşılanan Tel Aviv-Riyad normalleşme süreci, 7 Ekim’de ‘Aksa Tufanı’ operasyonuyla başlayan savaşla birlikte havada kalmış durumda.

AFP ve Reuters haber ajanslarına konuşan kaynaklar, Suudi Arabistan’ın İsrail ile normalleşme görüşmelerini durdurma kararı aldığını aktardı. AFP’ye konuşan görüşmeler hakkında bilgi sahibi bir kaynak Suudi Arabistan’ın kararından ABD’li yetkilileri bilgilendirdiğini söyledi.

Reuters’a konuşan iki kaynak da ABD destekli İsrail’le normalleşme görüşmelerinde bir gecikme olacağını ifade etti.

Konuşan ve ismi açıklanmayan yetkililer, İsrail ile Filistinli grup Hamas arasındaki savaş tırmanırken ‘Suudi Arabistan’ın İsrail ile ilişkileri normalleştirme planlarını rafa kaldırdığını’ ve Riyad’ın ‘dış politika önceliklerini hızla gözden geçirdiğini’ söyledi.

7 Ekim’e kadar olan süreçte Suudi Arabistan ve İsrail, Ortadoğu’yu ‘yeniden şekillendireceklerini’ savundukları politikalar için kolları sıvamıştı. Her fırsatta iki taraftan da normalleşme sürecinin ‘istikrarlı bir şekilde’ devam ettiği mesajları geliyordu. Suudi Arabistan’ın normalleşme süreci ‘Filistin’i gözden çıkardı’ şeklinde de yorumlanmıştı.

Bu yorum ve eleştirileri takip eden süreçte patlak veren savaş, Riyad’ı geri adım atmak, en azından duraklamak zorunda bıraktı. Reuters’a konuşan kaynaklar görüşmelerin şimdilik sürdürülemeyeceğini ve görüşmeler yeniden başladığında da İsrail’in Filistinlilere vereceği tavizler konusunun daha büyük bir öncelik olması gerektiğini söyledi.

Suudi hükümeti henüz bu iddialar hakkında resmi açıklama yapmadı.

Prens Muhammed, Reisi ile görüştü

Riyad’ın Tel Aviv ile ‘normalleşme’ yoluna girmesini ‘gericilik’ olarak nitelendiren İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman ile görüştü. 45 dakika süren görüşme iki liderin yaptığı ilk görüşme olarak kayıtlara geçti. Bu da patlak veren savaşın ilişkileri yeniden yoluna sokmaya çalışan Riyad ve Tahran’ı diyalog kurmak yoluna ittiği şeklinde yorumlandı.

Suudi Arabistan görüşmeye dair bir açıklama yaptı ve Muhammed’in Reisi’ye ‘Krallığın, yükselen tansiyonu durdurmak, uluslararası ve bölgesel taraflarla temas kurmak için azami çaba sarf ettiğini’ söylediğini vurguladı.

Görüşme sonrasında iki İranlı yetkili de Reuters’a konuştu. Reisi’nin, Prens Muhammed’e yaptığı çağrının amacının “Filistin’i desteklemek ve bölgede savaşın yayılmasını önlemek” olduğunu söyledi.

Yetkili, “Görüşme iyi ve umut vericiydi” ifadelerini kullanırken ikinci bir İranlı yetkili de 45 dakika süren görüşmenin dini lider Ayetullah Ali Hamaney’in onayını aldığını söyledi.

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan da Lübnan ve Suriye turunun sonunda Lübnan’ın başkenti Beyrut’taki İran Büyükelçiliği’nde basın toplantısı düzenledi. Abdullahiyan, Suudi Arabistan’ın İsrail ile olan normalleşme sürecini kast ederek, Gazze’deki durumun söz konusu normalleşme sürecini ‘artık tamamen masanın dışına attığını’ öne sürdü.

İran ve Suudi Arabistan yaklaşık 6 ay önce 2 ülke arasında 7 yıldır devam eden gerilime son verip, Çin’in arabuluculuğunda diplomatik ilişkilerini yeniden tesis etme kararı almıştı.

ABD, ‘askıya alınmadı’ demişti

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan bu hafta Beyaz Saray’da düzenlenen bir brifingde normalleşme çabalarının ‘askıya alınmadığını’ ancak diğer acil sorunlara odaklanıldığını söylemişti. Çatışmalar sürerken normalleşme sürecinin geleceği henüz belli değil.

ABD; Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Fas ve Sudan’la İsrail arasında sağlanan normalleşme anlaşmalarında olduğu gibi Riyad ve Tel Aviv arasında da arabuluculuk yürütüyordu.

Ancak Suudi Arabistan, İsrail ile normalleşme için Filistin meselesinin çözümünü şart koşuyordu. Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, bağımsız Filistin devletinin kurulmasının, ülkesinin İsrail ile diplomatik ilişki kurmasında ‘ön şart’ olacağını söylemişti.

2020 yılında eski İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’nun gizlice Suudi Arabistan’a gittiği ve burada Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ve dönemin ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile üçlü bir zirve gerçekleştirdiği öne sürülmüştü.

 

Esir ailelerinden Netanyahu’ya istifa çağrısı: Ellerinde kan var Bibi!