Uganda’da geçen ay LGBTİQ+ bireyleri aleyhine yeni bir yasa tasarısı gündeme geldi. Bu yasa tasarısına göre eşcinsel seks yapanlara idam veya müebbet hapis cezası, eşcinselliğe ‘teşebbüs’ için 14 yıla kadar hapis cezası ve eşcinsel faaliyetlerin teşviki ve finanse edilmesi için 20 yıl hapis cezası öngörüyor.
Tasarının daha önceki versiyonu uluslararası toplumdan tepkiler toplamış ve Uganda Anayasa Mahkemesi tarafından usule ilişkin gerekçelerle uygunsuz bulunmuştu. Museveni, kurduğu hükümetin Batı’nın ‘sapkınlıklarını normalleştirme’ faaliyetlerine karşı direnmeye çalıştıklarını iddia ederek meşrulaştırma girişimlerinde bulunuyor.
Tasarı bir kez daha, yukarıda bahsettiğimiz maddelerle hortladı. Meclisten geçen tasarı bu sefer Devlet Başkanı Yoweri Museveni’ye takıldı. Devlet başkanı ile iktidar partisi milletvekilleri arasında perşembe günü yapılan toplantıda, tasarının daha sert bir hale getirilmesine karar verildi.
Musevni’nin oldukça tepki toplayan tasarıyı revizyon için parlamentoya geri yollaması, veto etmesi ya da imzalayıp kanunlaştırması için 30 gün mühleti var. Bununla birlikte tasarıyı parlamentoya iki kez göndermesi halinde tasarı, devlet başkanının onayı olmadan da yasalaşabilir.
Afrika’dan ve dünyanın dört bir yanından bir grup bilim insanı ve akademisyen ise, Museveni’yi ‘eşcinselliğin normal ve doğal bir varyasyon’ olduğunu söyleyerek tasarıyı veto etmeye çağırdı. Tasarının şimdi parlamentoya geri gönderilmesiyle insan hakları savunucuları, kararın tamamen rafa kaldırılmasını talep etti.
Öte yandan ülkede son zamanlarda eşcinselliğe yönelik birtakım yasal işlemler yapılmaya başlandı bile. Ülkenin Jinja kentindeki bir mahkemede, 17 Nisan’da ‘suç teşkil eden bir cinsel ağın parçası olmak’ ile suçladığı altı genç eğitimciyi kefaletle serbest bırakmayı reddetti. Uganda polisi de söz konusu altı kişiye zorla anal muayene yaptığını ve HIV testi uyguladığını doğruladı.