İran'da 3 Ocak'ta IŞİD tarafından üstlenen intihar saldırılarında 84 kişi hayatını kaybetmişti. Wall Street Journal'a göre ABD, IŞİD'in böyle bir eylem düzenleyeceği konusunda İran'ı saldırıdan önce uyarmış.

İran 3 Ocak’ta Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü’nün önde gelen komutanlarından Kasım Süleymani’nin ölümünü anarken terör saldırısıyla sarsılmış, saldırıda 80’den fazla İranlı hayatını kaybetmişti.

Saldırıyı terör örgütü IŞİD üstlenmişti ve Wall Street Journal’in ABD’li yetkililere dayandırdığı habere göre Washington Tahran’ı IŞİD’in saldırmaya hazırlandığı konusunda önceden uyarmış.

Yetkililer uyarının IŞİD’in Afganistan kolu olan ve IŞİD-H olarak da bilinen IŞİD-Horasan grubunun İran’a saldırmayı planladığı istihbaratının elde edilmesinin ardından yapıldığını söyledi. İran’a iletilen bilgide konumun yeterince spesifik şekilde belirtildiğini söyleyen yetkililer uyarının 3 Ocak’taki saldırının engellenmesinde ya da hiç can kayıplarının en aza indirilmesinde Tahran’ın işine yarayabilirdi düşüncesinde.

Ne var ki İran ülkenin güneydoğusundaki Kirman kentinde Süleymani’nin ölüm yıldönümü için düzenlenen anma törenini hedef alan intihar saldırılarını engelleyemedi. Süleymani Ocak 2020’de dönemin ABD Başkanı Donald Trump’ın talimatıyla Bağdat Havaalanı yakınlarında düzenlenen insansız hava aracı saldırısında öldürülmüştü.

‘Uyarma vazifesi’ politikası

Uyarıyla ilgili olarak bilgi veren yetkili “Washington, diğer hükümetleri olası saldırılara karşı uyarmak için uzun zamandır uyguladığı ‘uyarma vazifesi’ politikasına göre hareket etti. Bu uyarıları yapıyoruz, çünkü terör saldırılarında masum canların yitip gitmesini istemiyoruz” dedi. ABD İran’ı hangi kanallar aracılığıyla uyardığını belirtmedi. Washington’ın Tahran’a daha önce de benzer uyarılan yapıp yapmadığı konusunda da bilgi verilmedi.

İstihbarat dünyasında “uyarma vazifesi” olarak bilinen politika istihbarat kurumlarının hem Amerikan vatandaşlarının, hem de Amerikalı olmayan kurbanların terör saldırısı hedefi olması durumunda uyarılmalarını kapsıyor. Bu politika ancak saldırının hedefi terörist gruplar olduğunda ya da istihbaratın ABD ve müttefiklerinin askeri operasyonlarını tehlikeye atabileceği durumlarda uygulanmıyor.

Devrim Muhafızları ABD’nin terör listesinde yer alıyor ama saldırının hedefindekiler ağırlıklı olarak sivillerdi. Eski bir ABD’li yetkili Washington’un İran’ı uyarmak için başka nedenleri olabileceğini de söylüyor. Örneğin Tahran’ın saldırıyı yanlış yorumlayıp bölgede istikrarsızlığı daha da derinleştirecek bir misilleme yapmasının önüne geçmek gibi.

İran’ın Birleşmiş Milletler’deki temsilcileri WSJ’nin bu önceden haberdar edilme  konusunu nasıl yorumladıkları konusundaki sorularına henüz yanıt vermedi. İran’da bazı aşırılık yanlıları saldırıyı gerçekleştiren IŞİD’in ABD ve İsrail ile bağlantısı olduğunu iddia etmişti. Kirman’daki saldırıda yaşamını kaybedenler için düzenlenen törende İran Devrim Muhafızları Ordusu Genel Komutanı Tümgeneral Hüseyin Selami IŞİD’in “bugünlerde ortadan kaybolduğunu” söyleyerek örgütün “ABD ve İsrail’in çıkarları için paralı asker gibi hareket ettiğini” öne sürmüştü.

Kirman’da 84 İranlının hayatını kaybettiği, yüzlercesinin yaralandığı intihar saldırıları 1979 Devrimi’nden bu yana İran’daki en kanlı terör saldırıları olarak tarihe geçti. Biden yönetimi 3 Ocak’taki saldırıdan kısa süre sonra saldırının failinin IŞİD-H olduğuna dair ellerinde bilgi olduğunu duyurmuştu. Ancak ellerinde önceden istihbarat olduğu ve İran’ı uyardıkları konusunda herhangi bir şey söylememişlerdi.

IŞİD-H nedir?

IŞİD’in Horasan kolu 2015 yılında Afganistan’da ortaya çıktı. ABD ordusunun Afganistan’dan çekildiği Ağustos 2021’de Kabil Havaalanı yakınlarında 13 Amerikan askeri ile yaklaşık 170 Afgan sivilin ölümüne neden olan bombalı saldırının sorumlusu örgütün Horasan koluydu. Taliban’ın düşmanı olan örgüt Taliban ve ABD ateşi altında kalınca zayıflamıştı. ABD güçlerinin bölgeden ayrılmasının ardından Horasan kolu güç toplamaya başladı. ABD’li yetkililer IŞİD-H’nin bölgedeki en tehlikeli terör örgütlerinden biri olduğunu, hatta El Kaide’yi gölgede bıraktığını söylüyor.

İran ve Pakistan krizi tatlıya bağladı: Büyükelçiler görev yerlerine dönüyor

Gazze işgali dördüncü ayına girmek üzere: ABD ve İran’ın savaştaki yeri ne?