Üst düzey yönetici yerleştirme şirketi Challenger, Gray and Christmas tarafından yapılan araştırmaya göre çalışanlar için “büyük istifa” furyası sona ermiş olsa da CEO’lar için daha yeni başlıyor. Şirket bu yıl 1,500’den fazla CEO’nun görevinden ayrıldığını ve bunun verileri takip etmeye başladıkları 2002 yılından bu yana en yüksek rakam olduğunu tespit etti.
Gartner’da kıdemli araştırma müdürü olan Alexander Kirss son birkaç aydır CEO değişiminde artış olmasının en az dört nedeni olduğunu belirterek, bunları şöyle sıraladı: Emekliliğin gecikmesi, tükenmişlik, düşük performansla ilgili endişeler ve son olarak da daha cazip fırsatları değerlendirme isteği.
Covid-19 salgını gibi öngörülemeyen dalgalanma dönemlerinde, şirketler genellikle CEO’larını bu dönemleri atlatmalarına yardımcı olmaları için tutarlar. Ancak ekonomik ortam normalleştiğinde, yönetim kurulunun risk iştahı geri döner. Yeni liderlik arayışı da buradan başlar.
Salgın stresi bitti, şimdi jeopolitik gerginlikler gündemde
CEO’lar için pandemi sırasında bir şirketi yönetmenin yarattığı stres, şimdi artan jeopolitik gerilimler, süregelen enflasyon ve durgunluk olasılığından kaynaklanan rüzgarlarla daha da artıyor. Bu eğilimler sadece CEO’ları etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda maliyetlerin düşürülmesine, işe alımların dondurulmasına ve işten çıkarmalara da yol açabiliyor ve bunların hepsi her seviyedeki çalışanları etkiliyor.
Salgın bittiğinde ‘büyük istifa’ yaşanmıştı
Covid-19 pandemisinin ardından 2021’in başlarında başlayan, çalışanların işlerinden toplu olarak gönüllü olarak istifa ettiği “büyük istifa” olarak adlandırılan ekonomik bir eğilim yaşanmıştı. En çok belirtilen istifa nedenleri arasında artan hayat pahalılığı karşısında ücret durgunluğu, kariyer gelişimi için sınırlı fırsatlar, düşmanca çalışma ortamları, sosyal hakların eksikliği, esnek olmayan uzaktan çalışma politikaları ve uzun süreli iş tatminsizliği yer alıyordu. İşten ayrılma olasılığı en yüksek çalışanlar konaklama, sağlık ve eğitim sektörlerinde çalışanlar olmuştu.