Türkiye günlerdir gelecek yeni vergi paketini tartışıyor. Tartışmaların merkezinde ise 10Haber’in tam metnini yayınladığı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 24 Mayıs 2024’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yaptığı sunum var. Bu sunum incelendiğinde içinden pek çok haber konusu çıktığı gibi bir de skandal çıktı. Skandalın merkezinde yönetim kurulu başkanlığını bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı Türkiye Varlık Fonu var.
Hazine ve Maliye Bakanlığına bağlı Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 24 Mayısta gerçekleştirdiği sunumun bir bölümü de katma değer vergisine getirilen bazı istisnaların kaldırılması yoluyla devletin vergi gelirlerinin yükseltilmesini anlatıyor.
Bu bölümde örneği verilen istisnalardan biri Türkiye Varlık Fonu ile ilgili. Fonu kuran temel yasa olan 3065 sayılı yasa TVF tarafından yönetilen fon ve şirketlerin KDV ödemeyeceğini, yani bu vergiden istisna tutulacağını söylüyor.
Gelir İdaresi sunumunda durumu nasıl anlatıyor?
Olağanüstü Hal döneminde çıkarılan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile at yarışları düzenleme ile Piyango, Hemen-Kazan, Sayısal Loto, Şans Topu, On Numara ve Süper Loto oyunlarının lisansları Türkiye Varlık Fonu’na devredildi. Yani yasa gereği bu şans oyunları KDV’den muaf hale geldi. Ancak TVF yönetimi bu şans oyunlarını vatandaşa satarken satış fiyatının içine KDV eklemeye devam etti.
Gelir İdaresi’nin sunumunda bu durum şöyle anlatılıyor: ‘TVF Milli Piyangodan devraldığı oyunlar için 2020 yılı Temmuz ayından itibaren, Türkiye Jokey Kulübünden devraldığı at yarışları için 2023 Ekim ayından itibaren KDV beyan etmemesine karşın bu oyunların bedelinde nihai tüketicilerden KDV dahil tutarları tahsil etmekte, ancak tahsil edilen bu KDV Hazineye gelmemektedir.”
Gelir kaybı enflasyona endekslense ne kadar olur?
Peki şans oyunları nedeniyle TVF’nin vatandaştan tahsil ettiği ama Hazine’ye ödemediği KDV ne kadar? Gelir İdaresi Başkanlığı’nın hesabına göre 2020 yılında 455 milyon, 2021 yılında 1 milyar 757 milyon, 2022 yılında 3 milyar 250 milyon, 2023 yılında 8 milyar 779 milyon ve bu yılın ilk dört ayı sonuna kadar da 5 milyar 972 milyon lira para vatandaştan alındı ama devlete aktarılmadı. Yani toplamda 20,2 milyar lira.
Ama aslında gerçek gelir kaybı bu 20,2 milyardan daha fazla, çünkü rakamlar nominal, enflasyona endeksli değil.