Yanlış iktisat politikalarının uygulandığı son yılların faturası hayli kabarık şekilde önümüze geldi. Depremin ve seçimlerin etkisiyle rekor kıran bütçe açığı bu yıl da benzer bir performans gösterecek. Hükümetin merkez yönetim bütçe açığı tahmini 2,7 trilyon TL. Rakamın bunun da üstüne çıkacağını söyleyenlerin sayısı az değil. Çare vergileri artırmak. Ancak önümüzdeki haftalarda TBMM’ye gelecek vergi paketinin açığın ne kadarını kapatacağı da belli değil. Yetkililerin açıklamalarından da sonbaharda bir paket daha geleceği anlaşılıyor. Hasta olduğunu uzun süre kabul etmeyen Türkiye’nin geldiği nokta bu.
Hazine eski Müsteşarı iktisatçı Dr. Mahfi Eğilmez Türkiye’nin içinde bulunduğu duruma gelişinin nedenlerini “Kendime Yazılar” adlı bloğunda yayınladığı “Özdeyişler 7” başlıklı yazıda tane tane anlattı:
“Yüksek tansiyon hastasıysanız bu gerçeği kabul ederek tansiyon ilacına başlamanız gerekir. Aspirinle baş ağrınızı hafifletseniz de tansiyona bağlı sorunlarınızın gelişmesini engelleyemezsiniz. Ekonomi de böyledir. Önce gerçeği kabul edeceksiniz. Ki aldığınız önlem çözüm getirsin.”
“Çin’de demokrasi mi var da gelişti diye soran arkadaşlara yanıtımdır: Çin’de bizim anladığımız anlamda hukukun yerini tutan yüzlerce yıllık gelenekler var. Ayrıca Çin gelişmiş ülke değil. Gelişmişlik demokrasinin, hukukun, eşitliğin, liyakatin yükselmesiyle olur. Büyümek başkadır, gelişmek başka.”
“Ekonomik krizlerde ilk ve en büyük darbeyi esnaf alır. Satışları düşer, para kazanamaz hale gelir, hatta bir bölümü işini tasfiye eder. Esnaf ancak o zaman siyasal iktidardan desteğini çeker.”
İktisat okuyanlar Caretta Carettalara benzer
“Faiz ve kur üzerine ekonomi politikası kurulmaz. Ekonomi politikasının amacı nedenleri düzeltmek ve sonuca gitmek olmalıdır. Faiz sonuçtur. Eğer faizi belirli bir noktaya indirmek istiyorsanız politikanızı riskleri düşürmek üzerine kurmanız gerekir.”
“İktisat okuyanlar Caretta Carettalara benzer. İktisat okuyanların çok azı iktisatçı olabilir.”
“Ödediği verginin nereye harcandığı sorusunu sormayan bir toplumun şikâyete hakkı yoktur.”
“Çoğunluk, bildiğini sandığı çoğu şeyi yanlış bilenlerden öğreniyor.”
“Yaşamın kanıtladığı tezleri tersine çevirmek için gerçekleri değiştirmeye çalışmanın maliyeti her zaman yüksek olmuştur.”
Dünyanın en zor işlerinden biri nedir?
“Dünyada en zor işlerden biri yanlışı doğru sanan ve bunda ısrar eden bir insana doğruyu anlatmaya çalışmaktır.”
“Kurla, swapla, faizle kötü gidişi bir süre gizlemek mümkün olsa da bu yaklaşım sürdürülebilir değildir. Bir gün fatura önümüze gelir.”
“Neoliberal politikaların öne sürdüğü emek piyasasının katılığı gibi masum görünümlü yaklaşımların altında emeğin zayıflatılması projesi vardı.”
“Türkiye son kırk yılda riskleri düşürmeye değil faizi düşürmeye odaklandığı için enflasyon sorununu çözemedi.”
“Temel yanılgımız bütün dünyanın bizimle uğraştığını sanmamızdır. Kimimiz bu yanılgıyla dünyaya şirin görünmeye, kimimiz kafa tutmaya yöneliriz. Oysa yapmamız gereken tek şey hatalarımızı kabul edip onları düzeltmeye çalışmaktan ibarettir.”
“Ekonomiye ekonomi politikasıyla yön verilir, doğrusu budur. Ne zaman polisiye önlemlerle ekonomiye yön verilmeye çalışılsa işler daha da karışır. ”
“Ekonomiyi batıran faiz lobisi değil faiz fobisidir.”
“Bana sordukları kadar kendilerini yönetenlere ‘sen bu işin uzmanı mısın’ diye sorsalar sorunlarımızın çoğu çözülmüş olurdu.”
“Bizdeki ekonomi politikası değil politika ekonomisidir. Onun için her şey ters gidiyor.”