Enflasyon düzeltmesine yapılan “son saniye” düzeltmelerinin sonu gelmiyor. Enflasyon düzeltmesinin yol açacağı normal karşılanabilecek zorluklar, bu son dakika fikir değiştirmeleriyle adeta bir kaosa dönüşüyor. Ara ara ve büyük bir belirsizlik yaratacak şekilde düzenlemeler yapmak yerine, neden bir defada kapsamlı ve anlaşılır bir düzenleme yapılmadığını anlamak ise mümkün değil.
Enflasyon düzeltmesinin uygulanmaya başlanacağı belirtilen ikinci geçici vergi dönemine ilişkin beyanname verme süresi dahi devamlı olarak belirsizliğini koruyor. Öyle ki, sürenin kaç defa uzatıldığını hatırlamakta artık meslek mensupları bile zorlanıyor. Sadece bir haftada 2 defa uzatılan beyanname verme tarihi şu an için 13 Eylül Cuma.
Uzun zamandır tartışılan enflasyon düzeltmesinin geçici vergi dönemlerinde değil, yıllık olarak yapılması gerektiği hususuna ilişkin bir düzenlemenin getirilmesi ise beyanname verme süresi birkaç kez uzatıldıktan sonra hayata geçecek gibi görünüyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, geçen gün yaptığı açıklamada küçük işletmelere yönelik olarak alınan bir kararla yaklaşık 1,5 milyon gelir ve kurumlar vergisi mükellefinin geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kapsamından çıkartılacağını belirtmişti. Beklenen düzenlemeye ilişkin dün yayınlanan taslak tebliğe göre, 2023 senesi net satışları 50 milyon TL’nin altında olan mükellefler enflasyon düzeltmesini geçici vergi dönemlerinde değil, yıllık olarak yapmak zorunda. Diğer bir deyişle, bu mükelleflerin isteğe bağlı olarak enflasyon düzeltmesi yapmaları mümkün değil.
Taslak tebliğe ilişkin pek çok yorum yapılabilir fakat en temel soru yapılması planlanan düzenlemelerin zamanı. İkinci dönem geçici vergi beyannameleri verilirken enflasyon düzeltmesinin de yapılacağı, bu konuda geri adım atılmayacağı belirtilmişti. Mükellefler buna göre gereken hazırlıklarını yaptı, hatta bazı mükellefler taslak tebliğin yayınlanmasından önce enflasyon düzeltmesini de içeren geçici vergi beyannamelerini hazırladı ve onayladı. Tam da bu aşamada, bir taslak tebliğ yayınlanarak bazı mükelleflerin geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmalarının mümkün olmadığı ve bu mükelleflerden ikinci geçici vergi dönemine ilişkin beyannamelerini vermiş olanların, “beyanname verme süresi içerisinde” düzeltme beyannamesi vermeleri gerektiği belirtildi.
Beyannamelerini zaten vermiş ve yıllık olarak enflasyon düzeltmesini uygulayacak olan mükelleflerin, bir son dakika düzenlemesi ve bir son dakika süre uzatımı ile düzeltme beyannamesi vermek durumunda bırakılmalarının ne derece mantıklı olduğu son derece tartışmalı. Zaten verilmiş olan beyannamelerin düzeltilmesi ya hiç mümkün olmamalı ya da isteğe bağlı olmalıydı. Düzeltme ile birlikte yaşanacak iade sürecinden veyahut bizzat düzeltmeden kaynaklanacak farklı sorunlar da mevcut. Böylece var olan sorunlara, düzelemeden kaynaklanacak sorunlar da eklenmiş oldu.
Her zorluk kaosa dönüşmek zorunda değil. Keşke neyin, ne zaman, ne şekilde yapılacağı olması gerektiği gibi etraflıca düşünülmüş tek bir düzenleme ile yapılmış olsaydı da, enflasyon muhasebesine geçişte kaos yaşanmasaydı.