Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 110 milyar dolara dayanan hacmiyle adeta saatli bir bombaya dönüşen kur korumalı mevduatla (KKM) ilgili olarak “Bence çağın buluşu oldu” tanımlamasını yaptı. Nebati, canlı yayında “KKM sona erecek mi?” sorusunu “KKM’den çıkış için yıl sonunu hedefliyorduk ancak küresel ekonomik durumu düşündüğünüz zaman dönüşümün kademeli olarak ve zamana yayılması konusunda bir irade ortaya çıkmış oldu” diye yanıtlayarak, yeni enstrümanlara vurgu yaptı.
Habertürk canlı yayınında soruları yanıtlayan Bakan Nebati’nin açıklamalarından satır başları şu şekilde:
- KKM 2021’in 20 Aralık’ında piyasa ile paylaşılan ihtiyati tedbirlerin içerisindeki en önemli sac ayaklarından bir tanesiydi ve beklediğimiz etkiyi fazlasıyla gösterdi. Toplumun tüm kesimleri tarafından kabul edilebilir ve ortak bir araca dönüştü. Dövize olan talebi azaltırken, döviz kurlarındaki oynaklığı da ortadan kaldırdı. Biz bunu geçici olarak getirmiştik, hala geçici olarak görüyoruz ancak şunu iddialı bir şekilde söyleyebilirim ki biz bir zihinsel devrim gerçekleştirdik.
- Türkiye gibi ülkelerde altın ve döviz, yastık altına itilen ve kar payı ve faizle ilgili olmayan kesimlerin buraya yönelerek ekonomi içerisinde fazlasıyla bir talebin oluşmasına sebep olan bir davranış türü sergiliyorlar. Biz bu tutumlarını değiştirdik. Elinde TL olan döviz alıp yastık altına çekeceğine parasını bankaya veya katılım finansa yatırdı. Bunun dövize çevrilmesi konusunda talebini bankalar karşıladı. Bunun karşılığında da hem dövize bağlamış oldu ayrıca da kar ve faiz oranıyla da şimdi limiti de kaldırdık, o limitin kaldırılmasıyla da aslında bir de döviz olarak tutacağı parasının üstüne döviz gelmiş oldu, yastık altına gidecek olan para sisteme girmiş oldu. Elinde döviz olanlar da Merkez Bankası kaynakları üzerinden değerlendirdi. Toplumun ekonomi davranışlarını, özellikle de küçük yatırımcıların dövize ve altına bakış açısını yakalayan çok değerli bir enstrüman oldu. Şu anda da 2.2 trilyon TL’yi aşmış durumda.
- Zihinsel dönüşüm gerçekleşti, bu bir devrim. Bundan sonraki aşama bu kur korumalı mevduattan çıkışı gerçekleştirdiğimiz zaman, yıl sonunu hedefliyorduk ancak görülüyor ki dünya piyasalarında yaşanan küresel şokların hala etkilerinin devam ediyor beklentisini düşündüğünüz zaman dönüşümün kademeli olarak ve zamana yayılması konusunda bir irade ortaya çıkmış oldu. Bu 2. zihinsel dönüşümü sağlayacak. Dövize gitmeyi engelledik, paraları çektiği zaman dövize gitmesini engelleyecek yeni enstrümanların oluşturulması ve TL’ye olan güveni artırılarak TL’de kalmayı teşvik edecek bir dünyanın oluşturulması. Yani ikili para sisteminden çıkıp yavaş yavaş TL’ye olan güvenin artırılması. Kur korumalı mevduat bence çağın buluşu oldu. TL’ye istikrar kazandırdı. Önümüzdeki süreçte de Türkiye ekonomisinin önemli enstrümanlarından birisi olmaya devam edecek ve zamana yayılarak buradan kurtulmuş olacağız. Geçen yıl 95 milyar liraya yakın, kur korumalı mevduattan kaynaklı Hazine’ye yük geldi. Ama bu çeyrek itibarıyla herhangi bir yük olmadı, şu ana kadar 2,2 milyar liralık bir ödenen rakam var. Bankalardaki ve Merkez Bankası’ndaki limiti kaldırdığımız için bu yük Hazine’nin üzerine gelmeyecek.