Ekonomide seçim sonrasına dair dile getirilen felaket senaryolarını ‘kasıtlı’ bulan Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek MTV için yeni bir düzenlemeleri olmadığını ve yazın enflasyonun düşmesini öngördüğünü söyledi.

Bir süredir seçim için biraz gevşetildiği bilinen para politikasının seçim sonrasında ek vergi, zam ve yeni düzenlemelerle halkın karşısına çıkacağına dair senaryolar iktisatçılar tarafından sesli olarak dillendiriliyor.

Öyle ki ekonomi servisimizden Nuray Tarhan bu konuda bir yazı dizisi yapmış ve çokça ekonomistle söz konusu senaryoları masaya yatırmıştı. Yazı dizisine konuk olan isimler genellikle seçim sonrasında oluşacak ekonomik tablo için çok iyimser konuşmamıştı.

‘Türkiye’nin iyi bir programı var’

Dün Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de ana gündemi buydu.

Şimşek CNN Türk’te katıldığı programda bu konuyu da ele alırken ekonomideki birçok başlığa değindi. İşte Şimşek’in konuşmasından satır başları:

”Türkiye’nin şu anda kaynağa ulaşımda sorunu yok. Enflasyon ücret ayarlamaları olsun fiyat ayarlamaları yıl başında yoğunlaşıyor bu sebeple enflasyon beklentilerin biraz üzerinde çıktı. Seçim sonrası dört yıllık siyasi belirsizliğin azaldığı güçlü bir istikrarın olduğu bir ortama geçiş yapacağız. Tahminimiz uluslararası kuruluşlardan bu sene 12-13 milyar dolarlık yatırımlara ulaşırız. Avrupa Birliği’nde büyüme yüzde 0.4’ten 0.9’a çıkacak. İkincisi dünya ticareti yüzde 3.3 artış öngörüyor. Orta Doğu’da yüzde 2.9’a çıkacak. Risk iştahının bu bölgede artmasını Türkiye gibi ülkelere ilginin artmasını bekleriz. 2024’ten sonra ekonomi programı çok güçlü sonuç verecek. Geçen sene karşı rüzgarların arttığı bir dönemdi. Bizi ilgilendiren bölgelerde büyüme daha yüksek olacak. Türkiye’nin bir hikayesi var. Sizin iyi bir hikayeniz yoksa hiçbir rüzgârın size faydası olmuyor. Türkiye’nin iyi bir programı var. Olmasa dışarda bu kadar rağbet olmaz, risk primi bu kadar düşmezdi. Programın çalıştığına dair bir sürü emare var.”

Bütçe açığına dair hedeflerini açıkladı

“Teknik olarak fiyat istikrarı enflasyonu düşük tek haneli rakamlara kalıcı olarak indirmektir. Türkiye 10 yıl önce neredeyse oradaydı. Türkiye birçok şok yaşadı. Gelinen noktada program ihtiyacı çok netti. Geçen sene ortaya koyduk. Amacı enflasyonu tek haneye indirmekti. Mali disiplin önemsendi ve hayata da geçirildi. Geçen sene Türkiye büyük bir deprem felaketi yaşadı. Bütçe açığı büyüdü. Temmuz ayında önemli tedbirler aldık. Deprem hariç bütçe açığını yüzde 1.6’ya indirdik. Bu önemliydi. Bu sene de açık nispeten yüksek seyredecek. 2025’ten itibaren hedefimiz deprem dahil bütçe açığını yüzde 3’ün altına çekmek. İkinci önemli hedefimiz bu. Biz harcamaları kontrol altına aldık. Geçen sene gelir ayağında adımlar attık. Yaklaşımımız şu bütçe disiplini tesis ederek enflasyonu aşağı çekmede yardımcı olmak istiyoruz. Bütçe açığı geçen sene deprem dahil yüzde 5.2 idi. Bu sene de kararlıyız çok altında bitireceğiz. Gelecek seneden itibaren yüzde 3’ün altına çekmek istiyoruz. Üçüncüsü cari açık. Programın işlediğinin göstergesi cari açıktaki daralmadır. Türk firmaların finansmana erişimidir. Hem de daha ucuza.”

Enflasyon savunması: Geçiş dönemi

“Depremle ilgili altyapı harcamaları devam ediyor. Deprem nedeniyle bazı şehirlerde kiralar arttı. Deprem etkisi. Geçen sene yazın kurda düzeltmeye izin verdik. Vergi artışlarına gittik. Bunların tamamı bu yılın temmuz-ağustos-eylül ayında sistemden çıkacak. Yazın enflasyon 20-25 puan düşer. Para politikası gecikmeli çalışıyor. Siz bugün adım atıyorsunuz gelişmiş ülkelerde dahil 12-18 ay gibi bir aktarım süreci var. Enflasyonda beklentilerde iyileşme var. Amacımız ikinci yarıda ortaya koyacağımız güçlü performansla beklentilerin hedefe yakınsaması şeklinde. Net ihracatın etkisi geçen sene ikinci çeyrekte eksi 6 puandan fazla. Bu üçüncü dördüncü çeyrekte azaldı. Yılın ikinci üçüncü çeyreğinde aşırı talep ortadan kalkmış olacak. Biz ilk günden beri enflasyon 2024’ün Haziranına kadar yüksek kalacak ve yükselecek dedik. Bu bir geçiş dönemidir. Esas yıllık bazlı enflasyon hazirandan sonra düşmeye başlayacak dedik. Bu bir modele dayalı. Makro varsayımlar modelle tutarlı. Ocak şubatta beklenenden bir nebze yüksek rakamlar var. O da programı çok ötelemez. Her zaman ilave tedbir alma imkanı var. Seçim arefesinde maalesef bazı çevrelerin seçim sonrasına ilişkin belirsizlik yaratma çabası var. Spekülasyonlar öyle bir hal aldı ki, çok abartılı güvensizlik yaratmaya yönelik. Seçim sonrasına yönelik OVP’de öngörmediğimiz bir hamle yapmayacağız. Dün Batman’daydık. Çok yoğun bir gündü.”

İlave vergi değil tasarruf

“Vergiyle ilgili tutumumuz çok net. Kurumlar vergisini artırmayacağız. OVP’de yazılı. Gelir vergisini artırmayacağız. KDV genel oranları artırmayacağız. Ama verimsiz istisnalar varsa onları gözden geçireceğimizi paylaştık. Bu uygulama etkinlik için. MTV ile ilgili hiçbir düzenleme planımız yok. İlave vergi gündemimizde değil. Maliye ayağında seçim sonrası planımız net. Kamu maliyesinde reform düşünüyoruz. Harcamaları gözden geçireceğiz. Daha çok tasarrufa odaklanacağız. Kayıt dışılıkla mücadele edeceğiz. Çok ciddi düzenlemeler çalışıyoruz. Nokta atışı. Kayıt dışıyla mücadele ederek bütçe açığını kontrol altına alacağız. Kayıtışı haksız rekabet demektir. Bunların dışında vergi anlamında gündemimiz yok.”

Türkiye’nin kredi notuna dair iyimser

(Seçim sonrası için konuşulan kötü senaryolara ilişkin) “Bunlar siyasi söylemler. Seçim arefesinde bir güvensizlik yaratmaya yönelik kasıtlı üretilen spekülasyonlar. Hazirandan itibaren yeni nesil pos makinesi uygulamaya konacak. Kayıtdışı işletmelere ilişkin algoritmaları geliştireceğiz. Diyelim ki, bir şehrin çok işlek bir restoranında o gün kesilen fişler su veya ekmek fişi yüzde 1 KDV. O algoritma bize haber verecek. İkincisi bütün kira sözleşmelerini E-Devlet üzerinden yaptırmak. Bunlar örnek. Bunun gibi çok örnek var. Türkiye’de büyük ihtimalle önümüzdeki aylarda ciddi kredi not artışları olacak. Reyting kuruluşlarının tamamı görünümünü iyileştirdi. Pozitife çevirdiler. ‘Bu önümüzdeki aylarda not artıracağım’ demektir.”

Gri listeden çıkma tarihi: Eli kulağında

“BAE ile geçen yaz çok kapsamlı bir yatırım anlaşmasına vardık. Bu anlaşma imzalandı. BAE Türkiye’nin yeşil dönüşümüne ciddi bir yatırım yapacak. 27 milyar dolarlık yatırım yapmak istiyor. Bu Türkiye’nin cari açığını azaltacak. O süreç Enerji Bakanlığımızla ilgili taraflar arasında devam eden bir süreç. İhtiyaç olabilir diye deprem bölgesinde 8,5 milyar dolarlık kaynak öngörmüştük. Geçen sene bütçemiz öngördüğümüzden daha iyi gitti. Ortalama kuru baz alırsak 10 milyar dolar ilave gelir oldu. Dışarıdan kaynak alma ihtiyacını azalttı. O kalem duruyor. İhtiyaç olursa yine alabiliriz. İlk defa Türk bankası sermaye benzeri 10 yıl vadeli tahvil çıkardı. Başka büyük bir bankamız yine sermaye benzeri kaynak buldu ve talep inanılmaz boyutlardaydı. Örneğin 500 milyon dolar kaynak için piyasaya çıkıyorsunuz gelen talep 3,5 milyar doların üzerinde. Bizim şuanda uluslararası piyasalarında kaynağa erişimimizde sorunumuz yok. Eylül ayında programı açıkladık ve Dünya Bankası ‘Türkiye’ye 35 milyar dolar kaynak sağlayacağız’ dedi. Gri listeden çıkışımız eli kulağında. Gri listeye alındıktan sonra prosedürler çok net. Sizden eylem planı istiyorlar. Ve bunları yapıp yapmadığınıza dair raporlar oluyor. Düzenleme derken bunlardan biri de kripto. Bunla ilgili bir düzenlemeyi Meclisimize verdik. Önümüzdeki dönemde geçirilir. Asıl konu uygulamada etkinlik. Kara para aklama ve terörizmin finansmanı konusunda Adalet ve İçişleri Bakanlarımızla çok yakın çalıştık. Kendilerine dedik ki ‘düzenlemelerimiz tamam uygulamada etkinlik için bir takım adımlar atmamız lazım.’ Çok güçlü destekler aldık. Türkiye üzerine düşüne yaptı. Heyet Mayıs ayında denetime gelecek. Yerinde denetim yapacak. Türkiye gri listeden Haziran’da çıkmış olacak.”

Şimşek’ten faiz mesajı: Merkez Bankası parasal sıkılaştırmayı yeterli görüyor