Merkez Bankası’nın geçen haftaki 7,5 puanlık şok faiz artışının bile vatandaşın dövize olan talebini azaltamadığı görülüyor. Merkez Bankası’nın faiz kararının açıklandığı gün bile 1 milyar dolar rezervden satış yaptığı, cuma günü de buna yakın bir rezerv erimesi yaşandığı anlaşılıyor.
Piyasaların en fazla 2,5 puanlık artış beklentisine karşılık Merkez Bankası 7.5 puanlık artışla piyasaya olumlu şok verdi. Normal bir dönemde böyle bir hareketin çok daha fazla etkili olması beklenirken, beklenen etkiyi yaratmadığı gözlendi. Döviz rezervlerindeki düşüş geçtiğimiz haftanın tüm günlerinde devam ederken, bu haftanın ilk günü de satışların devam ettiği tahmin ediliyor. Çünkü kurlar neredeyse faiz artışı öncesi değerlerine yaklaşırken, pazartesi günü kurların sabit gitmesi, yine kuru tutmak için rezerv satışlarının devam ettiğinin göstergesi gibiydi.
Faiz artışının şok etkisiyle 27.1 TL olan dolar kurunun 25.2 TL’ye kadar indiği görülürken, bu aşamada bile Merkez Bankası rezervden 1 milyar dolar satış yaptı. Bu hareketin Merkez Bankası tarafından “faiz artışının etkisi görülsün” diye yapılmış olacağı belirtilirken, bu yönüyle tepki çeken bir hareket oldu. Bu arada üzerinde durulmayan başka bir konu ise kurların aşağı inmesiyle birlikte dövize talebin tekrar artmış olmasıydı. Kısacası; kurlarda bir düşüş olsa bile vatandaş bunun geçici olacağını düşünüyor ve ucuz bulduğu her seviyeden döviz alımlarına devam ediyor, bankacılık deyimiyle alım fırsatı olarak görüyor. Bu eğilimin tersine çevrilmesinin yüklü faiz artışlarına rağmen ne kadar zor olduğu da buradan anlaşılıyor.
Bankalar dövizli KKM’den çözülmeyi önleyemiyor
Haftanın ilk günü piyasalardaki harekete gelince. Bankacıların en çok şaşırdıkları konunun başında dövizli KKM’den geri dönüşlerin beklenenden fazla olması. Bu KKM hesaplarının yüzde 95’nin çevrilmesi gerekirken, tasarruf sahiplerinin neredeyse yarısının KKM’yi bozdurup döviz olarak tasarruflarını tutmak istedikleri görüldü. Bankacıların “tekrar KKM yapamayız stopaj avantajınızı da kaybedersiniz” uyarılarına rağmen dövizli KKM’den dönüp klasik döviz hesaplarında kalma eğilimi ilk günün şaşırtıcı yönüydü.
Asıl yarısı çözülmesi istenen ise TL dönüşümlü KKM hesaplarıydı ve bunun için neler yapıldığı önemliydi. Bir özel bankanın böyle TL’ye dönenler için yüzde 45’e çıktığı öğrenilirken, diğer bankalarda bu tür dönüşümler için yüzde 37-38’lik faiz oranlarının uygulandığını öğrendik. Bu büyük özel banka agresif tutumuna devam ederse, diğerlerinin de zamanla buna ayak uydurmaları gerekebilir.
Özetle, haftanın ilk gününde KKM’den dönüşler ve TL hesaplarının faizleri konusunda bir netlik göremedik. Merkez Bankası’nın dün yaptığı düzenlemelerin ise bankacılar tarafından henüz net olarak anlaşılamadığını gözlemledik. Bir bankacı “Herhalde 30 Ağustos tatili devreye girip sorasında işler netleşecek” yorumunu yaptı.
Güven sağlamak çok zor olacak
KKM’den dönüşün başlatılmasının piyasaları tedirgin ettiği ve yüklü faiz artışına rağmen tedirginliğin devam ettiğini söyleyebiliriz. KKM’den dönüş halinde dövize talep olacağı beklentisi hâlâ çok baskın. Vatandaşların ekonomi yönetimine olan güveni o kadar kaybolmuş ki; kim ne derse desin artık çok somut kararları görmeden yeni politikalara inanmayacak. Dolayısıyla vatandaşın yeni rasyonel tedbirlerin devam edeceğini ilişkin güvenin oluşması için çok uzun bir süre ve radikal kararlar gerektireceği anlaşılıyor.
Güvenin oluşması için önemli aşamalardan biri ise TL tasarrufun gerçekten cazip hale getirilmesi, bunun için TL mevduatların faiz oranlarının çok daha yukarılara kadar çıkarılması gereği. Bankaların ucuz kaynak sağladıkları klasik mevduata verdikleri faizi çok artırmak istemedikleri, yüzde 33-34’lerde tutmaya çalıştıkları görülüyor. Sadece KKM’den dönen TL mevduata farklı yüksek faiz uygulaması ise TL’ye cazibe kazandırılmasının önündeki en büyük engellerden biri olarak görünüyor.
Uygulamanın ilk günlerinde kargaşa devam ederken, Merkez Bankası’nın yapacağı düzenlemelerle TL mevduat faizlerini ne kadar artıracağı önemli olacak. İktisatçılar şok faiz artışına rağmen KKM’den dönüş hazırlığının duyurulmasının bile, faizin etkisini azalttığını hatırlatıyorlar. Buradan hareketle de KKM probleminin aslında sanılandan çok daha ağır bir problem olduğunun geçtiğimiz hafta iyice anlaşıldığı görüşündeler.
Birisi kuyuya taş attı, çıkarmak için çok kişinin, daha uzun süre uğraşacağı artık iyice kesinleşti.