İngiliz dergisi The Economist’in “Türkiye’deki depremler inşaat dolandırıcılığının ölümcül boyutlarını gösteriyor” başlıklı analizine göre “Ölümlerin en büyük nedeni kalitesiz bina standartları, yolsuzluk ve kötü politikalar olabilir.” Bu durumun inşaat ve ranta dayalı Türkiye ekonomik modelinin bir parçası olduğu belirtilen analizde şu görüşlere yer veriliyor: “Analistlere göre, suçun çoğunu hükümet taşıyor. Ancak önceki yöneticiler, bazıları muhalefet tarafından yönetilen belediyeler, müteahhitler ve planlamacılar da suçlu. Şehir plancısı ve akademisyen Murat Güvenç, ‘Bu devasa bir suç. Pastada herkesin payı var’ diyor. Türkiye, 1999’da yaklaşık 18 bin kişinin ölümüne neden olan depremin ardından kabul edilen ve 5 yıl önce güncellenen katı yönetmeliklere sahip. Hükümet tarafından tasarlanan bir kentsel dönüşüm planı kapsamında, 3 milyondan fazla konut yenilendi. Ancak sorunlar uygulama ve denetimde yatıyor. Yapı ruhsatlarının alınması kolay ve denetimler zayıf. Ruhsatsız veya kuralları ihlal eden mülkleri para cezası karşılığında tescil ettiren inşaat afları, kötü olan durumu çok daha kötü hale getirdi. Erdoğan hükümeti en son 2018’de olmak üzere bu şekilde birkaç af çıkardı. Muhalefet de seçmenler arasında popüler olduğu için bu hareketi destekledi. İlgili kurumlar, konut stokunun yarısından fazlasının inşaat standartlarına uygun olmadığını ortaya koydu.