Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, dün Amerikan bankası JPMorgan’ın organize ettiği Türkiye Ekonomik Forumu’na katıldılar. Basına kapalı toplantı İstanbul Beşiktaş’taki Four Seasons otelinde gerçekleşti. Toplantının düzenleneceği yeri öğrenen 10Haber editörleri de oradaydılar. Toplantı öncesinde otele giren çok kıdemli bir editör kaba denebilecek bir biçimde çıkarıldı. Devletin savunma sırlarının konuşulduğu gizli bir toplantıdan değil, bir Amerikan bankası tarafından düzenlenen bir etkinlikten söz ediyoruz, ne oluyor? Neyse, 10Haber editörü salondan çıkarılmış olsa da ben katılımcılarla görüşerek içeride konuşulanlara dair izlenimlerini öğrendim.
-Hafize Gaye Erkan önceki hafta kamuoyu önüne ilk kez çıktığı “Enflasyon Raporu” toplantısındaki tonda konuşmuş, aynı mesajları tekrarlamış. Erkan’ın merkez bankacılığındaki tecrübesinin sınırlı oluşunun etkilerinin görüldüğü vurgulanıyor. Teknik bilgilendirmeden ziyade “ikna ve pazarlama odaklı” görünen bir iletişimin söz konusu olduğu belirtiliyor.
-Para politikasına dair somut ve öngörülebilir bir çerçeve çizmediği, yaklaşımının zaman kazanma odaklı bir hikaye anlatmaya dayandığı kanaati oluşmuş. Yabancı yatırımcıyı ikna edecek ve teşvik edecek bir iletişimden uzak olduğu söyleniyor.
-Anlattığı enflasyon patikası karşısında uygulanan para politikası gevşek görülüyor. Yüzde 60-70 bandına giden bir enflasyona karşı makroihtiyati tedbirlerle sıkılaştırma yaparak çözüm aramak ciddiyette uzak bulunuyor. Merkez Bankası’nın bu kadar pasif bir rolü tercih etmesi (veya buna mecbur kalması) olumsuz algılanmış.
-Hafize Gaye Erkan sunumunda son yapılan vergi düzenlemeleri gibi mali önlemler kanalıyla cari açığın azaltılmasına, ithalatı ve döviz talebini sınırlandırıcı önlemlere çok fazla vurgu yapmış. Mehmet Şimşek para politikası hakkında sık ve güçlü mesajlar verirken, Merkez Bankası Başkanı’nın maliye politikalarının sağlayacağı desteğe vurgu yapması pek olumlu karşılanmamış. Merkez Bankası’nın önemli ölçüde Şimşek’in yönlendirmesinde olduğu hissi oluşmuş. Katılımcılarda para politikası adımlarının kısıtlarla devam edeceği kanaati güçlenmiş durumda.
-Şimşek’in bütüncül bir resim ortaya koymadan bütçe, rezerv gibi belli parametrelerde iyileşmelerin devam edeceği bir patikadan bahsettiğini belirtiyorlar.
-Buraya kadar yazdıklarım fazla eleştirel görünüyor olabilir ki öyle ama bazı katılımcılar Türkiye’de çok kısa vadeli portföy yatırımı ve özelikle hedge fonlar için ideal bir ortam bulunduğunu da belirtiyor. Ekonomi yönetimi dış kaynak bulma, kuru patlatmama, ekonomik aktiviteyi kontrolü götürme (ama fazla yavaşlatmamak) üzerine kurulu bir oyun planına sahip olarak görülüyor. Bu da ciddi getiri imkanları sağlamaya müsait bir ortam olarak değerlendiriliyor. Kura müdahalenin devam etmesi bekleniyor. Bu da TL ve TL cinsi varlıklara kısa vadeli yatırım yapan hedge fonlar için en azından yerel seçime kadar bir kazanç kapısı yaratıyor. Bu kanaat toplantıda net biçimde oluşmuş.