Şehrin dinamizmini, görüntülerini ve seslerini benzersiz bir şekilde sergileyen çatı restoranları, öğle ya da akşam yemeğini unutulmaz kılmak isteyen gurme gezginler için pek çok alternatif sunuyor.
Manzaralı yemek keyfi için sizi şöyle alalım!
Gökdelenleriyle ünlü New York, Dubai ya da Bangkok silüetine kuşbakışı bakan bir restoranı mı tercih edersiniz yoksa İtalya ya da Yunanistan gibi önünüzde uzanan sonsuz deniz manzarasına sahip bir mekanı mı? Peki Paris’in ikonik yapılarına karşı leziz bir akşam yemeğine ne dersiniz? Londra’dan Marakeş’e, dünyanın dört bir yanında bazen yemyeşil bahçeler, bazen gökdelen, bazen de nehir ya da deniz manzarası sunan çatı restoranları bu hafta radarımızda.
Terrazza 241 (Como / İtalya)
Como Gölü’nü izleyebileceğiniz en iyi mekanlardan biri. Şehir merkezine sadece 10 dakika uzaklıkta bulunan Hilton Lake Como, sıra dışı bir çatı deneyimi sunuyor. Gölün nefes kesen manzaralarıyla çevrili olan üst kattaki Terrazza 241, iç mekandaki panoramik oturma alanını çok sayıda dış mekan alanıyla, şık yemek masalarını rahat salon alanlarıyla harmanlamış.
Organics SkyGarden (Milano / İtalya)
Hyatt Centric Milan Centrale’de şehrin muhteşem bir manzarasını sunan restoran, salon konforu vadeden oturma alanları ve yemyeşil bitkileriyle adeta bir orman tazeliğinde. Milano silüetinin ve Bosco Verticale binalarının hayranlık uyandıran manzaralarına sahip Organics SkyGarden, Milano’yu ziyaretçilerinin ayaklarının altına koyan şehir ormanı.
Ristorante Timeo (Taormina / İtalya)
Etna Dağı’na ve Naxos Körfezi’ne bakan Taormina’nın bu en panoramik restoranı, jet sosyetenin müdavimi olduğu Belmond Grand Hotel Timeo’da yer alıyor. Sicilya geleneğinden ilham alan mutfağına prestijli bir yöresel şarap menüsü eşlik ediyor. Ustalıkla hazırlanmış kokteyllerin ve aperatiflerin tadını çıkarmak için harika bir adres.
Ristorante Aroma (Roma / İtalya)
Michelin yıldızlı restoran, Hotel Palazzo Manfredi’de Kolezyum dahil Roma’nın en iyi manzaralarından birini sunuyor. Şef Giuseppe Di Iorio’nun yemekleri dillere destan. Alakart veya tadım menülerinin yanı sıra şarap garsonunun tavsiyelerine göre şarap eşleştirme seçeneğini de tercih edebilirsiniz.
Le Jules Verne (Paris / Fransa)
Yıldızların altında 20 bin fersah… Eyfel Kulesi’nin 2. katında yer alan ve muhteşem bir manzara sunan bu zarif restoran iki Michelin yıldıza sahip. Bu prestijli ödül, şef Frederic Anton ve ekibinin mutfaktaki mükemmelliğini ve yenilikçiliğini yansıtıyor. Üç yemek odası üç olağanüstü bakış açısı sunuyor: Quai Branly, Trocadero ve Champ de Mars.
Le Tout-Paris (Paris / Fransa)
Kesinlikle Parisli… Cheval Blanc Paris’in üst katındaki restoran, şehir yaşamının nefes kesen panoramik manzarasıyla göz dolduruyor. Le tout-Paris geleneksel Art deco bistrolarından ilham alıyor ve yüksek rakımlı bir mutfak macerası vadediyor.
La Suite Girafe (Paris / Fransa)
Paris’in kalbinde, Eyfel Kulesi ile karşı karşıya, çağdaş bir deniz mutfağı deneyimi… 30’lu yılları şık ruhunu leziz deniz ürünleri ve Eyfel Kulesi manzarasıyla sunuyor. Joseph Dirand tarafından hayal edilen Girafe, krem renkli banklardan, mermer çubuklardan ve tropikal bitkilerden oluşan rahat bir dekora sahip.
Seabird London (Londra / İngiltere)
Southwark’taki Hoxton Hotel’deki Seabird, tadına doyulmaz deniz ürünlerine sahip. Şehrin panoramik manzarasının keyfini çıkarırken, İspanyol ve Portekiz esintili deniz ürünleri sizin için hazırlanıyor olacak. Serinletici yaz kokteylleri de cabası…
High Note SkyBar (Budapeşte / Macaristan)
Avrupa gastronomi çizgisini takip eden modern bir menüye sahip, müzik efsanelerinin orijinal imzasıyla dekore edilmiş bir bar, salon ve teras… Aria Hotel’in yedinci katındaki terastan Budapeşte’nin en ikonik simge yapılarından Aziz Stephen Bazilikası’nı izlemenin keyfine varın! Şef Viktor Hiermann tarafından tasarlanan yemek menüsü doyumsuz Avusturya-Macaristan lezzetleriyle çevrili.
Terasa U Zlate Studne (Prag / Çekya)
En romantik akşam yemeklerinden birini yaşayacağınız kesin!
Vltava Nehri’nin batı yakasındaki dört katlı Golden Well Hotel’deki Terasa U Zlate Studne, şehrin panoramik manzarasına sahip. Binanın tarihi ise 1528 yılına kadar uzanıyor. Sadece Executive Chef Lukas Hlavacek’in başyapıtlarını sunmakla kalmıyor, aynı zamanda Prag’ın muhteşem manzarasına da sahip.
Le Foundouk (Marakeş / Fas)
Büyük kapılar, ferforje avizeler ve oryantalizm… Eski şehre bakan, mum ışığıyla aydınlatılmış bir çatı katında Fas klasiklerini denemeye ne dersiniz? Tarihi bir binada yer alan restoran, otantik ve zarif Fas dekorasyonuyla büyüleyici bir atmosfere sahip.
Lüx Restaurant & Bar (Zürih / İsviçre)
Göl kenarındaki muhteşem bir manzara eşliğinde, ağırlıklı olarak bölgesel, mevsimlik ve organik ürünler içeren modern ve kozmopolit bir mutfağı keşfetmeye ne dersiniz? Baş Aşçı Gerhard Rentz yönetimindeki Lüx’ün mutfak ekibi, masanıza servis edilecek menülerin yanı sıra denenmiş ve test edilmiş klasikleri de bir araya getiriyor.
The White Rabbit (Moskova / Rusya)
Smolenskaya binasının 16. katından 360 derecelik muhteşem bir Moskova manzarası sunan, cam kubbeli bu restoran, dünyanın en iyi şefleri arasında gösterilen Vladimir Mukhin’in yaratıcılığıyla adından söz ettiriyor. Eğlenceli tavşan resimleri, renkli rokoko mobilyalar ve peluş kanepeler eşliğinde gerçekten farklı bir dünyaya gireceksiniz.
Nubeluz (New York / ABD)
Uruguaylı mimar Rafael Vinoly tarafından tasarlanan, iç mekanları ise Martin Brudnizki Design Studio’nun imzasını taşıyan The Ritz-Carlton New York’taki Nubeluz, adını İspanyolca bulut (nube) ve ışık (luz) anlamına gelen kelimelerden alıyor ve New York şehrinin muhteşem manzarasına sahip.
Above Eleven (Bangkok / Tayland)
Bangkok silüetinin panoramik manzarasına karşı yemek keyfine ne dersiniz? Fraser Suites Sukhumvit’in 33. ve 34. katlarında yer alan Above Eleven, füzyon yemekleri ve suşi klasikleri için Japon ve Peru etkilerini harmanlıyor. Ancak şık bir yemek için bazı kıyafet kurallarına uymak zorundasınız. Sandalet, parmak arası terlik, erkekler için kolsuz tişört, bagaj ve sırt çantaları yasak. Benzer kurallar çocuklar için de geçerli.